Sayfa 1/12 1234511 ... SonSon
115 sonuçtan 1 ile 10 arası

Konu: Sensizlik Saatleri...

  1. #1
    Karar Dönemi Elzem - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2009
    Mesajlar
    170

    Standart Sensizlik Saatleri...

    Başı belalarda dolanıyorum bu gece...
    Biliyorum konuşacak bir şeyimiz kalmadı, paylaşacak hiç bir şeyimiz yok.
    Yine de yüreğimden gücümün yettiği yere kadar seninle konuşuyorum...
    Bugün sana olan kırgınlığımı rafa kaldırdım,
    Cümlelerimi kısalttım, kelimelerim buruk, gülüşlerim istenmeyen dudaklarımda...
    Sendeki benin nasıl olduğunu, anlamsız bir sıkıntıyla merak ediyorum…

    Belki de görmeyi istemek gerekiyordu... Gözlerini aç desem kapatacaksın…
    Konuş desem yine susmalar denizine yelken açacaksın… Oysa senin cümlelerin benim içimdeki savaşı dindirecekti…

    Gel etme. Diline kepenkler vurulsa da sen giyme suskunluğu… Susarsan tek bir kum tanesi akmaz zaman zulasından…

    Susma ne olur. Kopmasın sende saklı kıyametim..Biliyorum attığın her adım sonrası yangın yeri..Köşe başları tutulmuş..Eller tetikte. Her kelimende bir ölüm saklı..Ama sen konuş beni.

    Sınır tanımaz sözcüklerimin girdapları derin,
    Gönlümün ülkeleri uzak, aşklarımı anlamak, o aşklara dalmak çok zor…

    Aşk yok desem de aldırma sen bana. Aşk eskilerden kalma al bir yazma gönlümün gergefinde. Üzerine nice çiçeklerini işledim sevdanın, gece yıldızlarının özlemini nakışladım durdum, kenarını oyaladım zamana, bir türlü bitiremedim bu al yazmayı. O yüzden bilemem nicedir aşklar.

    Hayata karşı tüm savaşların galibiyken kendimle savaşmayı ve yenilmeyi öğrettin bana.

    Uzun esti bu ara rüzgârlar. Yüksek dağlardan engin düzlüklere bakınca gözü kararır ya insanın hani, başı döner de seçemez ya nesneleri, ufuktaki çizgiyi…
    İşte öyle bakar olduk birbirimize. Aradaki mesafeyi o kadar büyüttük ki…

    Bilirim buz dağıdır yüreğinin bana dönük yüzü… Gerisi ise patlamaya hazır bir volkan gibi…


    Eylül Baranları
    Konu Elzem tarafından (29-07-2009 Saat 04:05 PM ) değiştirilmiştir.

  2. #2
    Karar Dönemi Elzem - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2009
    Mesajlar
    170

    Standart

    Yazma nöbetlerine düşürdün beni yine...

    Neden bütün veda cümleleri senin için senin adına diye başlıyor...
    Benin adıma alınmış bir karar sadece zorunluluktur. Zorunluluk olan birşey nasıl oluyorda iyiliğim oluyor.

    Kırgınlık mı öfkemi...
    Geriye kalan ne... Sanırım sadece suskunluğunun verdiği bir sağırlık...

    Suskunluğunun orucunu bir cümle ile aç ta söyle bana..
    Kimin katili olacağım ben..Senin mi yoksa kendimin mi...
    Sustuğun yer o kadar büyük ki..Yaralarımı bölüp bölüp yapıştırdıkça kapanmıyor suskunluğun..

    Ayaklarım toz toprak..Oysa benim ayak izlerim hep maviye benzerdi.
    Cümlelerim çırılçıplak kalmış, bağdaş kurdum kırgınlıklarımın en rüzgarlı tepesine..

    Ben sana sıfat bulamazken sen beni bir gidiş cümlesinin belirtisiz öznesine bırakıverdin...

    Hayat küçücük bir tüy,rüzgara gerek yok.Nefes alıp verirken bile yönü değişiverir bir anda….

    Öylede olmadı mı ki bir anda tepetaklak ne ne değil bilemden pat...

    Ben beceremiyorum dilim susuyor lanet olası içimdeki ses susmuyor.
    Yak diyorum bütün kelimeleri nasılsa muhattabı yok...

    Hangi kelimeler anlatırdı hissedilenleri...
    Karşılık bulunabilir miydi yaşananlara..Dokunan neydi kalbe...
    Neydi acıtan bu kadar.

    Gidişinden geriye ne kaldı peki bunca zaman sonra... Anlaşılamamışlıklar...
    Anlaşıldığı halde anlaşıldığını anlamamışlıklar, anlamamışlıktan gelmeler..
    Hep kendini bilme durumu.. `Böylesi daha iyi`lerle geçiştirme çaresizliği...

    Öfkem kendimi anlatamayışımda gizli...
    Yanlış zamanlara tutsak kalan bu yüreğim şimdi ne desem iflah olmaz.


    Eylül Baranları
    Konu Elzem tarafından (29-07-2009 Saat 04:05 PM ) değiştirilmiştir.

  3. #3

    Standart

    :çok çok iyi...gönlüne sağlık...
    ...In girum imus nocte et consumimur igni...

  4. #4
    Karar Dönemi Elzem - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2009
    Mesajlar
    170

    Standart

    Kirli gülümsemelerin soğuk avuçlarında sahte dualar.

    Bize ayrılmış mutlulukların gölgeliklerinde, bastırılmış sevinçlerin kıyılarına vurunca adımlarımızı içten içe yanan bir yüreğe rest çeker deli nabzımız.

    Binlerce yılın keskin ışıklarına nefesimizi savurur, dolambaçlı yolların menzillerinde sevdayla buluşmayı dileriz.

    Birbirimize gecikmişliğin saydam göğünde iç çekişlerimizle köhne bir odadan bakarız uzaklara.

    Yüzümüzde biriken yol yorgunluklarını uykularla bastırır, hep kendimize dönüşlerin değişmez ütopyasında fısıltılı bir sessizliğin ayrılık içlenişlerini derinlerimize çekeriz.

    Yangınlarımızı rüzgâr titrettikçe, gönlümüzdeki sahte kalabalıklar birer birer bizi terk edince yapayalnızlığımızın tükenen ışıklarına avuçlarımızı kuşkuyla uzatırız.

    Suyun rengini ararız yağmurun masum dökülüşlerinden, göçmen bir bakışla uzakları gözler, dayanaksız bedenimizin kederli masallarıyla işkence sıramızı bekleriz.

    Bunun içindir ki, aşkla gerdiğimiz sevda yayından sabır okumuzu uzaklara savurmak isteriz.

    Anlamlarını kaçışlara yüklediğimiz ve her kaçışta kendimizden çok şeyler verdiğimiz bir sevda muhasebesinin yanık tarlalarında yürümek.

    Yükseklerden dökülen sularla, kendi yuvasını unutan kuşlarla ve her kaçışta aslında kendi yalnızlığını dinleyen bir sevda destanıyla birbiri peşi sıra kapanır aşkın isimsiz hanları ve kopar bir bir yaşanmışlığın sararmış yaprakları.

    Kırık cümlelerimizin çürük tekneleriyle açıldığımız denizlerin ulaşılmaz derinliklerinde kendimizi izledikçe, değişken kimliklerimizin şakaklarından akan terlerle yüzümüzü yıkadıkça, sevda oltamızın imgeli sayfalarında her harf yalnızlığımızı tasvir eden cümlelerle buluşur anlayacağınız.

    Eski bir sevdanın yorgun yolcularını çağırdım yaşanası saraylarına, tanımsız aşkların suskun ilahileriyle yalnızlıkların bütün meşalelerini duvarlara astım.

    Bir ömrün bütün baharlarıyla, bir hayatın bir ömre sığmayacak dualarıyla her gece öfkeli düşünüşlerle sana geldim.

    Sensizliğin çoğalan dalgalarıyla uzadı gece, alışkanlığımın delirmiş cümleleriyle bu gece de seni en baştan yazdım.
    Konu Elzem tarafından (17-12-2009 Saat 01:16 AM ) değiştirilmiştir.

  5. #5
    Karar Dönemi Elzem - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2009
    Mesajlar
    170

    Standart

    Alıntı sevgiduvarı Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    :çok çok iyi...gönlüne sağlık...
    Teşekkür ederim.

  6. #6
    Karar Dönemi dipsizkuyu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Dec 2008
    Mesajlar
    445

    Standart

    çok güzel paylaşımlar.gerekirse kopyalar ara ara okuruz.birde altına kime ait olduğunu yazsaydınız ki ben size aiti olduğunu düşünmüştüm.şimdi gece gece eski defterleri açtırma yüreğimde.daha kurumadı acını çığlıkları,küllerindenmi yaratırdı anka kuşu acılarını veya aşklarını.
    YAŞAMIN KIYISINDA; DÜŞÜNCENİN IRMAKLARINDAYIM

  7. #7
    Karar Dönemi Elzem - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2009
    Mesajlar
    170

    Standart

    Alıntı dipsizkuyu Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    çok güzel paylaşımlar.gerekirse kopyalar ara ara okuruz.birde altına kime ait olduğunu yazsaydınız ki ben size aiti olduğunu düşünmüştüm.şimdi gece gece eski defterleri açtırma yüreğimde.daha kurumadı acını çığlıkları,küllerindenmi yaratırdı anka kuşu acılarını veya aşklarını.
    Yazılanlar kelimelerin gizemine ait onlar sıraya diziliyor ben tuşlara dokunuyorum sadece,marifet onlarda...
    Yol bulup aktıkları her yüreğe aittirler...

  8. #8
    Karar Dönemi Elzem - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2009
    Mesajlar
    170

    Standart

    Şimdi biz neyiz biliyor musun?
    Akıp giden zamana göz kırpan yorgun yıldızlar gibiyiz
    Birbirine uzanamayan
    boşlukta iki yalnız yıldız gibi.
    Acı çekiyor ve kendimize gömülüyoruz.
    Bir zaman sonra
    batık bir aşktan geriye kalan,iki enkaz olacağız yalnızca.
    Kendi denizlerimizde sessiz sedasız boğulacağız.
    Ne kalacak bizden?
    Bir mektup, bir kart, birkaç satır ve benim şu kırık dökük şiirim.
    Sessizce alacak yerini nesnelerin dünyasında
    Ne kalacak geriye savrulmuş günlerimizden
    bizden diyorum, ikimizden
    Ne kalacak?

    Şimdi biz neyiz biliyor musun?
    Yıkıntılar arasında yakınlarını arayan, öksüz savaş çocukları gibiyiz.
    Umut ve korkunun
    hiçbir anlam taşımadığı bir dünyada
    bir şey bulduğunda neyi, ne yapacağını bilmeyen
    çocuklar gibi.
    Ve elbet biz de bu aşkta büyüyecek
    Her şeyi başka bir aşka erteleyeceğiz.
    Murathan Mungan



    Şimdi cümlelerle oynuyor beynim. Bu oyunda hep düşüp kalkıyorum. Her yanım yara bere… Her yanım vurgun… Tehlikeli bir oyunda ölüm kalım savaşı vererek mutsuzluk diziyorum. Dizgim hatalı, harflerim kırık…
    Kelimelerimin kapısı aralı…
    Anlamı uzun olan bir cümle bulanıklığıyım. Hangi kelime beni özetleyebilir ki? Hangi dil lisanımı konuşur?
    Ne demeliydi ki içim bunca yanmışlığı üzerine?
    Yoruldum adına düşler biriktirmekten. Harflerin kalemime dolanmasın artık… Ki adımı unuttum adını yazmaktan… Yorgunum...
    Sana susmayı kabullenecek kadar… Geç bir zaman. Artık düşme satırlarıma. Ki sen satırlarıma düştükçe ben acılara düşüyorum…

    Eylül Baranları
    Konu Elzem tarafından (17-12-2009 Saat 01:17 AM ) değiştirilmiştir.

  9. #9
    Karar Dönemi dipsizkuyu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Dec 2008
    Mesajlar
    445

    Standart

    gecemizin sessizliğine çığlıklar düşürmeye devam ediyorsuuz.biz o aşk kısmına sürgü çekiyoruz.siz kapıyı kırıyorsunuz.güzel paylaşımlar tşk.madem ok yaydan çıktı. cezmi ersöz düştü yine kapısız aşklara;

    Aşkta Yarın Yoktur Sevgili

    Aşk Bu Dünyanın Ölçüleriyle Açıklanamaz Sevgili
    O İlkel Bir Acıdır, Yaban Bir Ağrıdır.
    Gelir ve İçimizdeki O Çok Eski Bir Şeye Dokunur.
    Sonra Bir Perde Açılır ve Yolculuk Başlar
    Bu Yolculukta Artık Para, Tarifeler
    Beklentiler, Randevular, Taksitler, İş,
    Anneler ve Korkular Yoktur
    Aşkın Kendi Gerçekliği Vardır Sevgili.
    İnsan Başka Bir Işığa Teslim Olur,
    Daha Derinden Anlamaya Başlar, Bilgeleşir
    Hiç Bilmediği Sezgileriyle Buluşur
    Yükü Çok Ağırdır, Kendiyle Buluşmuştur
    Hem Dışındadır Dünyanın, Hem de Tam Ortasında.
    Hindistan'da Ganj Nehri'nin Yakılan
    Yoksun Adamın Hissettikleri de Onunladır,
    Yitirdikleri de...
    New York'ta, Bir Sokakta,
    Kartondan Kulübesinde Yaşayan Kadının
    Çıplak Yalnızlığı da
    Her Şey Onunladır, Ona Emanettir Sanki,
    Ama O, Çıldırtıcı Bir Yalnızlık İçindedir Yine de...
    Aşkın Kültürlü Olmakla, Bilgili Olmakla da İlgisi Yoktur Sevgili,
    Kanımıza Karışan İlkel Acı, O Yaban Ağrıyla
    Hiçbir Kitabın Yazamadığı Hakikatlere Daha Yakınızdır,
    İnan...
    Kim Demiştir Hatırlamıyorum,
    Aşk Varlığın Değil, Yokluğun Acısıdır Diye.
    Belki de Bu Yüzden İlk Gençliğimde,
    O Yoğun Aşık Olduğum Yıllarda,
    Gözüme Uyku Girmez, Dudağımda Bir Islıkla
    Bütün Gece Şehri, O Karanlık, O Hüzünlü Sokakları Dolaşır,
    İnsanları Uykularından Uyandırmak İsterdim.
    Uyanıp, İçimde Derin Bir Sızıyla Uyanan
    O Derin Sancının Acısına Ortak Olsunlar Diye...
    Aşk Çok Eski Bir Şeydir Sevgili
    Onun İçinden O Çileli Çocukluğumuz Geçer
    Sevdiğimiz İnsanların Çocuklukları da...
    Oradan Üvey Anneler, Eksik Babalar, Parasız Yatılılar Geçer
    Ve Sonra Aşk Bütün Bunları Alır, Daha da Eskilere Gider,
    Hep O İlkel Acıya, O Yaban Ağrıya...
    İnsan Bazen Nedensiz Yere Umutsuzluğa Kapılır
    Kimselere Veremez Sevgisini,
    Kimselere Derdini Anlatamaz, Evlere Kapanır...
    Bazen Denizler Kıyılar Çeker İnsanı.
    İnsan Bu Kapılmayı Anlayamaz,
    Oysa
    Çok Eski Bir Yerde Yaşanmasından Korkulup
    Vazgeçilmez Aşkların Sızısıdır Bu.
    Bu Sızı, Bu Yenilgi Mevsimlerle Yıllarla Devrilir Başka İnsanlara...
    Bir İnsanın Yaptığı Bir Hatanın
    Tüm İnsanlara Yayılması Gibi...
    İşte Şimdi Biz de Sevgili,
    Ya Olmadık Zamanlarda Umutsuzluğa Kapılıp,
    Soluğu Evlerde Alacağız,
    Ya da Denizler, Kıyılar Çekecek Bizi.
    Nasıl Biz Başkalarının Korkularını Taşıyorsak,
    Başkaları da Bizim Korkularımızı Taşıyacak,
    Yenilgimizi, Umutsuzluğumuzu...
    Birazdan Sabah Olacak...
    Para, Tarifeler, Beklentiler, Randevular, Taksitler,
    İş, Anneler ve Korkular Başlayacak...
    Bunlar Varsa Bizim İçin Geçerliyse
    Aşk Yoktur ve Hiç Olmamıştır Sevgili.
    Birbirimizi Kandırmayalım...
    Hadi Güne Hazırlan,
    Yaşadıklarımızı Unutmaya Çalış
    Aşk Bize Güvenip Verdiği Büyüsünü,
    Sırlarını, Cesaretini, Bilgeliğini ve O İlkel,
    O Yaban Ağrısını Geri Alacak
    Bunlar Olurken İçimiz Bir an Üşüyecek,
    Sonra Geçecek...
    Hadi, Oyalanma Birazdan Yarın Olacak...
    AŞKTA YARIN YOKTUR SEVGİLİ

    Cezmi Ersöz
    YAŞAMIN KIYISINDA; DÜŞÜNCENİN IRMAKLARINDAYIM

  10. #10
    Karar Dönemi Elzem - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2009
    Mesajlar
    170

    Standart

    Cezmi Ersöz hımm...
    Bana hep tehlikeli gelmiştir...
    Unutmak kavramı varmıdır ki sürgü çekilsin. Tek bir anahtar kelimeye bakar anı yığınının üzerine gelmesi için.

Sayfa 1/12 1234511 ... SonSon

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •