Günlerden bir gün zengin bir baba oğlunu köye götürdü.
Bu yolculuğun tek bir amacı vardı
oğluna buradaki insanların ne kadar fakir olduklarını göstermek.
Çok fakir bir ailenin evinde iki gün geçirdiler.
Köyden yaşadıkları kente dönerken baba bıyık altı bir gülümsemeyle oğluna sordu;
"İnsanların ne kadar fakir olduklarını gördünmü?"
Çocuk daha ciddi bir tebessümle;
"Evet" dedi.
Babası "peki ne öğrendin ?" diye sordu.
Çocuk; "Şunu öğrendim"
Bizim evde bir köpeğimiz var,
onlarınsa üç.
Bizim bahçede çok büyük bir havuz var, onlarınsa sonu olmayan dereleri.
Bizim bir kaç halımız var,
onların yemyeşil, göz alabildiğince uzanan çimenleri.
Bizim görüş alanımız karşı apartmana kadar,
onlarsa bütün bir ufku görüyor.
Oğlu sözünü bitirdiğinde babası söyliyicek birşey bulamadı.
Oğlu ekledi;
"Teşekürler baba, bana ne kadar fakir olduğumuzu gösterdiğin için"
HAYATA BİRAZDA ÇOCUKÇA BAKA BİLMEK DİLEĞİYLE....
alıntıdır .
YA ÇARESİZSİZİNİZ YA DA ÇARE SİZSİNİZ
Benim Hayatımı Yargılamadan önce ..
Benim ayakkabılarımı giy
ve benim geçtiğim yollardan,
sokaklardan, dağ ve ovalardan geç .
Hüznü, acıyı ve neşeyi tad...
Benim geçtiğim senelerden geç,
benim takıldığım taşlara takıl,yeniden ayağa kalk
ve aynı yolu tekrar git, benim gittiğim gibi !!
Ancak ondan sonra BENİ YARGILAYA BİLİRSİN
Gerçekten çocuk olaya farklı bir şekilde bakmış.
Ve belkide (bir çok yönden) doğru olanı görmüş.
''Mutluluk her yanda üzülmek için dinazor olmam gerek''
Yer imleri