Buraya yazmaya karar verdim sonunda.25 yaşındayım.Benim yaşadıklarımı duyunca emin olun kendi halinize sevineceksiniz.Vücudumda o dayanılmaz acı ile uyandım yine bugün....

Okb nin en ağır şeklini yaşıyorum. Tabi ki depresyon, anksiyete, panik atak gibi faktörlerde bırakmıyor peşimi yıllardır. Size yaşadığım hayatın bir kısmını anlatmak istiyorum.
Takıntılarımdan başlayım önce;çocukluğumda el yıkama yada belli sayıda birilerine dokunma gibi şeylerle başladı, bunların en masumları olduğunu henüz bilmiyordum. Şimdilerde her saniye takıntılıyım evet neredeyse her saniye.Bir olay yada kelimeyi unuttuysam ve özellikle o anda kaygı yaşamıssam hatırlayana kadar kafamı parçalıyorum günlerce gerekirse haftalarca yatakta yatıp hatırlamaya çalışıyorum, hatırlayamayınca kötü bir şey mi olmuştu o anda diyip kafayı yiyorum ve tabi ki depresyon ile anksiyete eşlik ediyor. Nerdeyse çoğu kelimeyi birşeylerle özdeşleştirmişim ve düşünebiliyor musunuz hayatımızın içinde her zaman olan kelimelere takılıyorum, ordan geçmişteki bir olaya takılıyorum sürekli telefon ve deftere not alıyorum şaka değil en az 100 deftere yada telefona not yazmışımdır.insanların yanında aniden gelen o kaygı ve telefona yazma isteğini durduramıyorum.Zaten yaşadığım her dakikada da çoğunlukla kaygı ve korku dolu. İnsanlar bazen benden korkuyor yada yadırgıyor. En kötüsü insanlara takıyorum; yanımdan geçen biri yada uzakta farketmez o kişiyi aklımda tutmam gerekiyormuş gibi geliyor bana zarar vermediğinden yada kötü niyetli olmadığından emin olmam gerekiyor, gerekirse defalarca bakıyorum bazende emin olamadıysam arkasından koşup tekrar tekrar bakıyorum.

Şaka değil her dakikamda takıntılıyım, nefes aldığım takıntının azaldığı tek aralık depresyonda olduğum, acı çektiğim o boktan aralık.ilk ve orta okulda da tek bir arkadaşım yoktu, o zaman yalnızlıktan acı çekiyordum.Lise 1 de hiç arkadaşım olmadığı için okul sırasına hergün günleri yazıp çizik attığımı ve gözlükten utandığım için 3.5 derece miyopla derslere arka sırada oturarak girdiğimi bilirim.Ayrıca ailemde de huzur yok.Dedem şizofren hastasıymış, babamda da problemler var ama anlatmıyor hiç.Küçükken anneme sürekli fiziksel şiddet uygulardı evde mutlu, huzurlu bir günümü hatırlamıyorum.Benim varlığımdan artık şiddet uygulayamasada hergün evde kavga gürültü tartışma eksik olmuyor.Ayrıca babam ne yazık ki çok cimri ve bencil bir insan. Dışarıya da çıkamıyorum çünkü herşeye herkese takıyorum; insanlar, sıradan bir ağaç, demir parçası aklınıza ne gelirse.Çok kötü hissetmediğim anlarda bile inanılmaz yorgun ve bitkin oluyorum.Çok acı çekiyorum tarifi imkansız.İlaçları da çok kötü ve düzensiz kullandım beynimi onlarda iyice etkilemiş olabilir.Bir psikatriste gidemiyorum çünkü maddi kaynaklarım sıkıntılı, devlet hastanesinde de boş boş bakıp ilaç söyleyip 10 dakikada gönderiyorlar.Bir keresinde uzman doktor bana dünyada 7 milyar insan var ne takıcan dedi inanabiliyor musunuz, o günden sonra devlet hastanelerine inancım iyice kırıldı.

Lise hayatıma kadar hiç arkadaşım olmamıştı insanlarla nasıl iletişim kurulur hiç bilmiyordum. Artık biliyorum ama artık son yıllar benim için hergün ayrı bir acı kaynağı olduğundan dışarı çıkamıyorum.Üniversite sınavı sırasında ve öncesinde bile kafamdalardı. Takıntılar yüzünden üniversiteme bile gidemedim adam akıllı sadece vize finallere gittim ve bir hiç şeklinde hızla geçti okul hayatım..Korkuyorum geçmişten, şimdiden ve özellikle de gelecekten.Gerçekten canlılara çok değer veren hiç bir canlının acı çekmesine dayanamayan kötü niyeti olmayan bir insanım.Çok büyük hayallerim var ve bu hayallerimle birlikte birçok insana yardım etmek istiyorum...Ama yine çoğu sabah olduğu gibi o acıyla uyanıyorum, uyanmak istemiyorum geride uyuyamıyorum, hayattan korkuyorum, takıntıdan korkuyorum, toplu taşıma dahi kullanamıyorum dışarıda tuvaletlerin önünden bile geçemiyorum, hiç bir yere gidemiyorum takıntılar yüzünden. Halbuki dünyayı ve farklı insanları tanımak da var hayallerimde. Gerçekten her dakika yaşadığım bu acıyı tarif bile edemiyorum.Biriyle konuşurken bile sürekli aklıma takılıyor kelimeler yada çevredeki nesne ve insanlar,bu yüzden aynı anda birçok işi yapmaya çalışıyor beynim. Çevreme takılıyorum sürekli.Bir kere baktığım bir şeye emin olamayıp defalarca bakıyorum ve bunu yine çevredeki neredeyse herşeye yapıyorum. 100 metrelik bir yolda yada yarım saatte en az 40 50 şeye takabiliyorum hem tekrar tekrar bakıyorum hem de yazıyorum, unutursam kafayı yeme derecesine geliyorum.En son bir şeyi hatırlayamadım ve kötü birşey mi olmuştu acaba diye çok kötü oldum..Şuanda inanılmaz acı çekiyorum.Kıpırdayacak gücüm kalmadı, yemek bile yiyemiyorum.Çevremde birçok iyi arkadaşım oldu ama takıntı ve depresyondan onlarla bile görüşemiyorum...

Çok araştırma yaptım , birçok şey denedim ama her seferinde sert bir darbe ile en aşağı düşüyorum.Hayata en ufak şekilde olumlu bakamıyorum, şuanda neredeyse hissizim en ufak enerjim gelince ya son hatırlamadığım olayı hatırlamaya çalışacağım yada yine müthiş bir umutsuzluk, acı,korku bedenimi saracak ve beni hapsedecek...

Artık dayanamıyorum....Bildiği bir yöntem yada başka ne olursa olsun paylaşmak isteyen bana ulaşsın...sevgilerle....