İnsan ruhunu,kalbini ve nefsini temizledikçe kalbinin vicdan toprağında bir gül bitermiş.

Önce tomurcuklanır,sonra nefes alır,en sonunda da açılırmış bayıltan rayihalarla dolu kokusu ve neşesi bol renkleriyle.

Eskiler gülden terazi tutar,gülü de GÜL'le tartarlarmış.

Hal diliyle halleşip,gül diliyle söyleşelim,ehli aşkın bülbüllerinden nağmeler dinleyelim diye açtım bu başlığı.

Kimbilir belki bizim kalbimizde de tomurcuklanır mütevazi bir gül,belki bizimde açılır görmeyen gözümüz,duymayan kulağımız.

Ara ara uğrarım inşallah.

Sizinde katılmanız dileğiyle;

Şimdilik eyvallah...