Ne demiş ünlü düşünür Recep İvedik " içinizdeki kötülükleri salın"
Şaka bir yana aynen katılıyorum ve bir kaç yıldır hayatıma geçirdiğim bir uygulama ama herkesin yapacağı iş değil, kinle nefretle yaşamaya inat eden insanlar tanıyorum.
Affetmemek ve sürekli geçmişin izleriyle hesaplaşmak, fizyolojik düzeyde böbrek üstü bezlerinin aşırı miktarda çalışmasına ve kortizol hormonunda artışa yol açıyor. Bu hormonun aşırı salınımı da bağışıklık sistemini zayıflatıyor.
Zihin ve bedenin bir bütün, zihnin somut halinin de beden olduğunu belirten Uzman Psikolog Özge Genlik, affetmemenin kortizol hormonu seviyesini artırdığını, bu artışın da bağışıklık sistemini zayıflatarak hastalıklara zemin hazırladığını söyledi.
İfade bulmamış her türlü duygu ve düşüncenin zihinsel kayıtlarda birikerek bedende hastalık oluşturduğunu dile getiren Genlik, “Hastalık, problem ve sorunların tek mesajı; şifalanma zamanının geldiğine yönelik bir sinyaldir” dedi ve olumsuz duyguların yol açtığı sorunları şöyle anlattı:
“Araştırmalara göre, affetmemek ve zihinde sürekli geçmişin izleri ile geleceğe yelken açmak fizyolojik düzeyde böbrek üstü bezlerinin aşırı miktarda çalışmasına ve kortizol hormonu seviyesinin artmasın neden olmaktadır. Kortizol hormonun vücutta aşırı salınımı da bağışıklık sistemini zayıflatır.
Böylelikle beden ve ruh toksin üretmeye başlar. Depresif bozukluğa, ansiyeteye, kızgınlığa ve vücudun sürekli gergin olmasına yol açar. Sürekli uyarılan sempatik sinir sistemi, kardiyovasküler hastalıklara zemin hazırlar. Affetmek, bazı kalıplaşmış düşünce ve değer yargılarına meydan okuyarak psikolojik olarak yeniden doğmayı göze alabilmektir.”
“AFFEDEBİLEN İNSAN ÖZGÜRDÜR”
Her insanın hoşuna gitmeyen, acı, öfke, hüzün, üzüntü, kaygı duygulanımlarını deneyimlediğini söyleyen Genlik, şöyle konuştu:
“Önemli olan her şeyin birbiri ile mutlak şekilde bağlı olduğunu idrak edebilmektir. Karşınızdaki kişi, sizin bir parçanızdır. Karşınızdaki kişide rahatsız olduğunuz nitelik, kabul zemininize almanız gereken bir parçanızdır.
Bir başka deyimle eleştirdiğiniz her şey benliğinizde de mevcuttur ancak siz o niteliğiniz ile buluşmamayı tercih ettikçe acı duygusunu deneyimlersiniz.
AFFDEREK KENDİNİZE İYİLİK YAPARSINIZ
Affetme, kişisel bir eylem gibi görünse de aslında en büyük yararı kişinin kendisine yöneliktir. Bir kişiyi affetmek, kendinizi affettiğiniz anlamına gelir.”
aktuelpsikoloji
YA ÇARESİZSİZİNİZ YA DA ÇARE SİZSİNİZ
Benim Hayatımı Yargılamadan önce ..
Benim ayakkabılarımı giy
ve benim geçtiğim yollardan,
sokaklardan, dağ ve ovalardan geç .
Hüznü, acıyı ve neşeyi tad...
Benim geçtiğim senelerden geç,
benim takıldığım taşlara takıl,yeniden ayağa kalk
ve aynı yolu tekrar git, benim gittiğim gibi !!
Ancak ondan sonra BENİ YARGILAYA BİLİRSİN
Ne demiş ünlü düşünür Recep İvedik " içinizdeki kötülükleri salın"
Şaka bir yana aynen katılıyorum ve bir kaç yıldır hayatıma geçirdiğim bir uygulama ama herkesin yapacağı iş değil, kinle nefretle yaşamaya inat eden insanlar tanıyorum.
Yüksek bir tepeye çıkıp oradan avaz avaz bağırıp, sonra da hanımefendi bir şekilde geri inesim var.
kin gutmem,yalani affetmem,affettim desemde unutmam,o kisi hayatimdan cikmaya mahkumdur.umrumda degil yukarida sayilan hastaliklardan birine yakalanip olsemde.
Elif gibi yalnızım,
Ne esrem var, ne ötrem.
Ne beni durduran bir cezmim
Ne de bana ben katan bir şeddem var.
Ne elimi tutan bir harf
Ne anlam katan bir harekem…
Kalakaldım sayfalar ortasında.
İşte ben gibi, sen gibi…
Bir okuyan bekledim,
Bir hıfzeden belki…
Gölgesini istedim bir dostun med gibi…
Sızım Elif sızısı…
Affetmemek hasta ediyor deniliyor ya, işte insan hasta olduğu için affedemiyor.Hem bence affettim demek insanın elinde değl, sen milyonlarca kez affetim de affetmeyi iste, ama bazen o affetme olayı elinde olmuyor.Bir insan sende bir yara bırakmışzsa o orda kalıyor ve onun sendeki düşüncesi de silinmiyor.Küçükken sırf zevk aldığından dolayı ayaklarımdan tutup su bidonuna koyan bir adam vardı bizim üvey amca hatta.küçüklüğümden beri hep nefret ettim,her görüşümce nefretle baktım.Öldü gitti halen nefret ediyorum.Ama isterdim nefret etmemeyi.
Ona çok acıyordum, hiç mi âşık olmamıştı acaba, sevdiği biri yok muydu?
bazen o kadar iğrençliklere tanık oluyorsun ki kin ve nefret duymamak mümkün olmuyor.
Mutlu olmakla, mutsuz olmanın arasında bir yerde kaybolup gitmekten korkuyorum.
Yer imleri