okurken ara sıra dolan gözleriniz, titreyen göz bebekleriniz varsa zordur; yalnızken okuyorsanız daha da zor. bu yüzden sahilini bulabildiğimde sık sık oraya çıkarım söz konusu ritüel için.
bu arada insan sadece kitap, gazete ya da dergi okumaz; ara sıra ufku da okumak gerekir. örneğin eskihisar-topçular feribotundan martıları okuyabilirsiniz. ne derece özgür olduklarını, ama aynı zamanda da feribotla birlikte uçarken, susamları kadar sevgi de içeren simitlere ne kadar esir olduklarını okursunuz mesela. huzurun, gündelik yaşama sıkıştırılmış, itilmiş ve kakılmış bir ifadesini bulabilirsiniz. zor değil. sadece bu da değil; bir çocuğun gözlerini de okursunuz, güzel bir insanın yüz hatlarını da.
Ve neyi okursan oku(ister bir insanı, ister bilimsel bir kitabı, isterse dini bir kitabı) muhakkak eleştirel gözle okumalısın.
Bu çok önemli.
Aksi takdirde okuduklarının esiri olursun.
Büyük aşklar ya sonsuzdur, ya da O’nsuz!.
Yer imleri