Güzel bir hayatım vardı Cehennemi yaşattılar

9 Sulh ceza mahkemesinin 2007 232 nolu temiz ettiğim davanın sonucunu bekliyorum.
Yargıtaydan dava ya bozma kararı verildi. Yeniden Ankara ) Sulh Ceza mahkemesinde 13 06 2013 talihinde 2013/733 dosya numarası ile dava tekrar açıldı, ceza hükmünün açıklanmasından dolayı, Yargıtaydan geriye dönen dava için hakin ceza hükmünün açıklanmasını istiyor musun diye sordu. İstediğimi söyledim. Hakime benim bu davada hiçbir suçum olmadığını üzerine basarak anlatmama rağmen. Asıl mağdurun ben olduğumu bu yüzden yıllardır tedavi gördüğümü anlatmama ve antolojiden kanıtlar sunmama rağmen hala beni dikkate almadığını görünce elimde önceki iddialarımı tekrarlayan yazılı savunmamı mahkemeye tekrar sundum ve oradaki antoloji ling inden antoloji E kitaba girdiğinde böyle bir suçun olmadığını anlattım hakim dosyayı aldı inceleyeceğini söyleyerek bir başka tarihe duruşmayı erteledi. Ama buna çok bozulmuştu ya salonda yanımda birilerinin olması oluruna gitmeye zorluyordu, sanki tavır buydu..

Aynı davanın ikinci duruşmasında oğlum kızım damadım eşim hep birlikte mahkemeye gitmiştik, hakim ben senin cezanın açıklanmasını geriye bırakarak 5 yıl seni bu konuda konuşmaman için karar verip bu davayı bitirecektim şimdi senin yaptığın bu savunma benim elimi kolumu bağladı. Bundan sonrasını sen düşün diyerek adeta birilerine verdiği sözü yerine getirememenin çelişkisi içinde. Şimdi seni adli tıpa gönderiyorum. Orada iyi olduğunu söyle sakın hasta raporu alma bu iş biran önce bitsin. Diyerek beni Numune hastanesi adli tıpa geriye yolladı.
Barodan avukat istenmesine .17 Aralık 20013 duruşma günü verildi.
Adli tıpta yeniden yaşadıklarımı anlattım onların eşim ve kızım ile görüşmeleri ardından yapılan inceleme sonucu yaşadıklarımdan zarar gördüğüm için, ceza ehliyeti yoktur raporu mahkemeye yollanıyor .

17 Aralık 2013 3 duruşmada hakim artık bana karşı doğrudan kızgınlığını saklamıyor sen bilirsin bunları sen istedin şimdi seni 5 yıl ilaç tedavisinde mahkemenin kontrolü altında bırakıyorum. Bu dava burada bitti bundan sonrakilerle sen uğraşırsın artık. Diyerek davayı bitidiğini barodan gelen avukata onaylıyormuşun deddi, avukat onaylıyorum diyerek salondan çıktık.
9 Sulh Mahkemesinde dava henüz bitmeden. 17 aralık 20013 duruşma var 16, 12 .20013 tarihinde 12 Asliye hukuk mahkemesi adıma 3 Sulh Hukuk mahkemesinde Vesayet Davası açıyor.

6 Yıldır yaptığım savunmaları hiçbir şekilde dikkate almayan 12 Sulh Cezanın verdiği kararı ve oradaki Adli tıp raporlarını görmezden gelen, 12 asliye hukuk ne olduysa, 9 Sulh cezadaki dava bitmeden önce Vası davası açıyor.
12 Asliye Hukukun Adıma Açtığı .3 SULH HUKUK MAHKEMESİ 2013/ 1891 nolu 15 01 2014 tarihinde duruşma yapılıyor. Adıma açılan bu davayı İnternet e devletten öğrendim ve doğrudan aynı gün 3 sulh hukuka giderek adıma açılan davadan dolayı benin vasim eşim Ayşe Oraldır diye yazdırarak mahkeme kaleminden beni hemen adli tıpa sevk etmesin için gerekli dosyanın verilmesini istedim.
Adli Tıp vasi tayin edilmesine gerek yok sadece yaptığı işlerde bir danışman gerekebilir raporu yolluyor. Mahkemede buna katılıyor Her açılan dava bir iş kayıp etmeme neden oluyor.
Vasi Davası açtıranlar baktılar ki bundan da kurtulmuşum bu sefer başka bir oyuna yöneldiler,
9 yıldır. 9 SULH CEZA MAHKEMESİNE yaptığım savunmalar ve psikolojik olarak gördüğüm zararları anlatmama rağmen beni hiçbir şekilde dikkate almayan Hakim.
Olaylar istediği gibi gelişmediği için karar yazısın da Benim 5 yıl daha savcılık denetiminde tedavi görmem için kara veriyıor ve bana hiçbir bildirim yapılmadan. Savcılık tarafından evime polis gönderilerek ben Ankara'dan alıyorlar istanbul bakır köye ruh ve sinir hastalıkları bölümüne polis nezaretinde teslim ediyorlar.
Sözde bunlar sağlığım için yapılıyormuş, be hayatımın en kötü günlerini 2007 yılında 200 yıllarında yaşadım mahkemeye her gittiğimde bu olanları protesto edebilmek için intihar duygularıyla gittim. Ama benim İntiharımın da Üzeri örtülerek adıma yalanlar düzenlenerek, birilerine iftira attığı için bunalıma girdi yalanları dolanacaktı.
Bazen Ölüm bile aranıyor ki o aradığın anda orada olmuyor.
2009 yılının son aylarında kendimi toparlamaya başladım, daha iyi düşünüyor hayatı yorumlaya biliyordum, Her Duruşmaya Adliye binasında intihar eylemiyle sesimi duyurma çalışmaları. artık son bulmuştu. intihar düşlerinden sıyrılıp çıkmıştım..
Girdiğim işte daha başarılıyım sanki uzun karanlık bir yol bitmiş dünyaya ve hayata yeniden başlamış gibi girdim 2010 yılına.

Ölüm ile yaşam arasında kaldığımı onlarca kez anlatmaya çalıştığım, Hakimim Hiç bir şekilde yaşadıklarımı dikkate almıyor 7 yıl boyunca, masumluğunu belgeler ile kanıtlamaya çalıştığım halde görmedi, son duruşmalarda. nihayet benim tedaviye ihtiyaç duyduğunu düşünüyor.
Onca zorlara göğüs gererek kazandığım kendimi yeniden bir çıkmaz yola sokuyor, ve Bakırköy Akıl hastanesine, beni sağlığıma kavuştuktan sonra yolluyor.
Bana bunu Hiç bir şekilde bildirim yapılmadan bir sabah evime yapılan polis baskınıyla beni alarak yapıyorlar. tüm bu yaşananları baba bildirseler ben zaten kendim istedikleri yere giderdim, Eşimin ve ailemin bu kadar zarar görmesini de engellemiş olurdum.
Bundan sonra her 6 ayda bir Savcım a giderek ben buradayım diyerek adli tıp kontrolünde olacağım. sahi siz 9 yıldır neden sustunuz hakimim. 9 yıldır benim hayatımı nasıl yaşadığımı neden görmediniz. Şimdi sağlığım ile oynuyorsunuz…..
Abdullah Oral