Sayfa 1/2 12 SonSon
11 sonuçtan 1 ile 10 arası

Konu: İdeal olan nedir? Olması gerek nedir?

  1. #1
    Çıraklık Dönemi osmangazi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Dec 2012
    Mesajlar
    1.360

    Standart İdeal olan nedir? Olması gerek nedir?

    171 mesaj atmışım ve galiba hiç konu açmamışım; ilk konumu açayım.

    Müthiş bir dizayn olduğunu düşünüyorum. Merkez efendinin sınavında sorulan soruya cevabı gibi, dünyada neyi değiştirmek isterdin diye soruyor hocası, o da olduğu gibi kalmasını hiç birşeyi değiştirmesinin gerekmediğini söylüyor.

    Herşey yararlı ve aynı zamanda herşey zararlı. İnanılmaz bir ölçü var. Kusursuz bir terazi var; bir kefesi ağır olursa diğer taraf tepeye, hafif olursa diğer taraf dibe giriyor. Kefelerin bir kısmı dolu bir kısmı boş geliyor önümüze. Bir kısmını biz dolduruyoruz, bazen boşaltıyoruz. Dengeye ne kadar yakınsa o kadar iyi. Sürekli olmusuz düşünmek beraberinde karamsarlığı getirir ve zararlıdır ancak nadiren olumsuz düşünmek bazen bizi olabilicek olumsuz durumlara karşı hazır tutar ve önlemini almaya itiyorsa faydalıdır.

    Tam dengele olması imkansız. Çünkü insan hiçbir şeyi kusursuz yapamaz. İşin içine insan iradesi girince bu mümkün değil. Bu irade ancak ortadan kalkarsa yani iki kefede ilk durumdaki dolulukta olursa veya tamamen boş olursa tam denge mümkün; herkese hayırlı ömürler dilerim.
    "İnanırsan Hayaller Gerçek Olur" Aynur Meydan'ın şiirinden. Çok doğru bir söz ama hiç tavsiye etmem...

  2. #2
    Çıraklık Dönemi yorum - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Aug 2011
    Yer
    istanbul
    Mesajlar
    2.322

    Standart

    hiç anlamadım ama size de hayırlı ömürler :-D
    Ona çok acıyordum, hiç mi âşık olmamıştı acaba, sevdiği biri yok muydu?

  3. #3
    abuzettin
    Guest

    Standart

    Evet denge önemli derken her durum için farklı düşünce kalıpları uygulamak gerek. Trafikte olduğunu düşün pozitif düşünce mi seni kazasız belasız gideceğin yere ulaştırır, yoksa temkinli davranmak mı. Başka bir durum örnek verelim, mesela gasp edilme, öldürülme korkunuz var diyelim, bunun için hiç sokağa çıkmamalı mı yoksa güvenli yerlerden gitmeyi seçip hayata katılmalı mı, tabi ki ikincisi. Yani olayın şekline göre kararlar almalı. Her olaya uyan bir kalıp yok.

    İkinci meseleye gelirsek, insan sorumluluğu üstüne almalı ve kararlarını o şekilde vermeli ama asla kararı yukardan bekleyeyim de benim hakkımda hayırlı kararı o versin şeklinde düşünmemeli. Bazen hayat sizi bir yerlere sürükleyebilir, buna yapacak bir şey yok ama bunun haricindeki kararları verme sorumluluğunu üstlenmemiz gerekiyor. Dünyada neyi değiştirmek istersin sorusuna hiçbirşeyi dersen, senin iradeni kullanmadığın noktada bencilce düşünenler boşluğu doldurur ve sen de sorumsuzluğunun bedelini onlara tabi olarak ödersin ve suçu burada tanrıya atamazsın çünkü sorumluluktan kaçtın.

  4. #4
    Çıraklık Dönemi osmangazi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Dec 2012
    Mesajlar
    1.360

    Standart

    Katılıyorum yarım saat önce bana faydası olan şimdi, işte faydası olan evde, bana faydası olan başkasına olmayabilir. Bu herşeyin faydalı ve aynı zamanda zararlı olduğu, yere zamana ve kişiye göre değiştiğini gösteriyor. Kabaca tek bir düşünce ideal olanı bulmak için yetmeyecektir.

    İkinciye de katılıyorum. İnsan kendine verilen alanda yapabileceğinin en iyisini yapmaya çalışmalıdır-bu alana göre sorumluluğu da değişir- bu ne olursa olsun zaten mükemmel olmayacaktır. Ancak insanın kendi hayatını değiştirmeye çalışması, dünyayı değiştirmekten farklı. Ben değişirsem dünya da değişir gibi bir algı değil. Dünyadaki bir şeyi istediğimizde direk değiştirme yetisine sahip olduğu görüşüne itiyor bu soru. Bunun için sonsuz güç gerekir ve bu görüş fani birinin yerine ebedi güç sahibi olan bir varlık gözüyle görmeyi gerektirir. Merkez efendi aslında. bunu reddediyor, çünkü bu şekilde görmesi mümkün değil. Sadece gördüğünü sanacak ve yanılacaktır.
    "İnanırsan Hayaller Gerçek Olur" Aynur Meydan'ın şiirinden. Çok doğru bir söz ama hiç tavsiye etmem...

  5. #5
    Süper Moderatör 9 ŞUBAT - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Oct 2007
    Mesajlar
    9.135

    Standart

    Alıntı osmangazi Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    171 mesaj atmışım ve galiba hiç konu açmamışım; ilk konumu açayım.

    Müthiş bir dizayn olduğunu düşünüyorum. Merkez efendinin sınavında sorulan soruya cevabı gibi, dünyada neyi değiştirmek isterdin diye soruyor hocası, o da olduğu gibi kalmasını hiç birşeyi değiştirmesinin gerekmediğini söylüyor.

    Herşey yararlı ve aynı zamanda herşey zararlı. İnanılmaz bir ölçü var. Kusursuz bir terazi var; bir kefesi ağır olursa diğer taraf tepeye, hafif olursa diğer taraf dibe giriyor. Kefelerin bir kısmı dolu bir kısmı boş geliyor önümüze. Bir kısmını biz dolduruyoruz, bazen boşaltıyoruz. Dengeye ne kadar yakınsa o kadar iyi. Sürekli olmusuz düşünmek beraberinde karamsarlığı getirir ve zararlıdır ancak nadiren olumsuz düşünmek bazen bizi olabilicek olumsuz durumlara karşı hazır tutar ve önlemini almaya itiyorsa faydalıdır.

    Tam dengele olması imkansız. Çünkü insan hiçbir şeyi kusursuz yapamaz. İşin içine insan iradesi girince bu mümkün değil. Bu irade ancak ortadan kalkarsa yani iki kefede ilk durumdaki dolulukta olursa veya tamamen boş olursa tam denge mümkün; herkese hayırlı ömürler dilerim.
    Çok güzel bir noktaya temas etmişsin .

    Denge kuralını yıllar once prensib edindim ,çok çok faydasını gordum .

    Yaşadıgım ve gözlemlediğim tum olaylarda ilahi bir denge var .Hiç bir şey asla mükemmel değildir .Bir şeyi mükemmel yaparken hayatımızın başka bir kısmında hatalar yapmakta buda dengeyi sağlamakta .

    Tam dengede olmak imkansız sözüne bu yüzden katılmıyorum . Dedigim gibi hayat başarı ve başarısızlıkla bir butundur ,bir kefe de başarılar diğer kefe de ise başarısızlıklar yer alır .

    Bunlar her zaman dengededir yada çok az farkla bir taraf agır basar ,asla ama asla tek kefe olabildiğince agır basmaz ,basamaz .Aksi takdirde ilahi adalet de sağlanmış olmaz .

    Şöyle hayatınızı bir gözden geçirin başarılar başarsızlıkları bir yere not edin ,buyuk ihtimalle her iki tarafta birbirine çok yakın olucaktır .

    Bu denge prensibini benimsediğinizde olaylar bakış açınız ve hayatla mücadeleniz çok daha farklı olucak ,yaptığınız hatalar karşısında daha az mutsuz olacaksınız .Size de bu denge prensibini hararetle tavsiye eder ,mutlu bir gelicek dilerim .
    YA ÇARESİZSİZİNİZ YA DA ÇARE SİZSİNİZ

    Benim Hayatımı Yargılamadan önce ..
    Benim ayakkabılarımı giy
    ve benim geçtiğim yollardan,
    sokaklardan, dağ ve ovalardan geç .
    Hüznü, acıyı ve neşeyi tad...
    Benim geçtiğim senelerden geç,
    benim takıldığım taşlara takıl,yeniden ayağa kalk
    ve aynı yolu tekrar git, benim gittiğim gibi !!

    Ancak ondan sonra BENİ YARGILAYA BİLİRSİN

  6. #6
    abuzettin
    Guest

    Standart

    Dünya neden para babalarının kontrolü altında? Dünyayı parası çok olan mı yönetmeli, sadece onun çıkarları mı korunmalı, insanların genelinin mutluluğu ve refahı önemli değil mi? Maalesef şu an değil, çünkü insanlar kendi kaderlerine, haklarına sahip çıkmıyorlar. Herkes değişirse dünya da değişir. Tanrı insanların acı çekmesinden zevk mi alıyor(bu soruya doğaya ve hayvanlara yaptıklarımız düşünülürse 'evet olabilir' denebilir ama bu sonucu değiştirmez) ? O zevk alıyor olsa bile bu bizim kendi kaderimiz için savaşmamızı engellemez. Yanlış anlama burada topu insanlığa atarak sorumluluktan kaçmıyorum ben de insanların çoğuna dahilim. Yani sen değişirsen, ben değişirsem, onlar değişirse dünya da değişir. Topu taca atmayalım ve dünyadaki karanlıkta hepimizin katkısı olduğunu kabullenelim ve daha çok çalışalım, savaşalım ve dünyanın genelinin mutluluğunu elde edelim.

  7. #7
    Çıraklık Dönemi osmangazi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Dec 2012
    Mesajlar
    1.360

    Standart

    "Dünya neden para babalarının kontrolü altında?" Bu sorunun cevabını verebilmemiz mümkün mü? bunun cevabını ben de merak ediyorum... Her insanın olumlu şekilde değişebilme ihtimali ile dünyanın değişmesinin, bir anda bir güce sahip olup istediğimiz şekilde dünyayı değiştirebilme ihtimalimizden çok da farklı değil. Benim de şu an düşüncelerimi aktarırken bir tartışmanın içine düşmekten kaygılandığım gibi, farklı düşüncelere olmamız doğal , bazen çatışmış insanlar, ; benim iyimle sizin iyiniz aynı olmaması gibi. Bu yüzden herkesin kendini değiştirmesi mümkün değil-olumlunun bur da tanımı da ömenli-, öyle olsa bile sonucun istediğimiz şekilde olma ihtimali ne kadar garanti. Evet çabalamalıyız, mücadele etmeliyiz. Herkes evinin önün temizlese dünya temizlenir. Temizlenmez çünkü buna uymayan muhakkak kimseler çıkmıştır, çıkacaktır.

    Mesela tanrı algısı öğrenilirken biz işitiyorsak o sonsuz işitiyor biz görüyorsak o sonsuz görüyor. İşiten duyan şeklinde öğrenmişiz, tanrıyı bu anlamda insanlaştırmıyor muyuz ve bu ne kadar doğru. Yoksa bizim onu anlamamız kolaylaşsın diye mi bize böyle sunuldu. esmaül hüsnada sadece duygu anlamında benim görebildiğim merhamet ve şefkatten bahsediliyor, gerçekten bizim anlayabildiğimiz anlamda mı şefkat ve merhamet gösteriyor. Tanrı zevk alır mı? Ya da tanrıya normal bir insana yaklaşır gibi empati yapabilir miyiz? Zevk aldığını düşünmek onun insan gibi duyguları olduğunu ve bunu anlamaya çalıştığımızı gösterir.
    "İnanırsan Hayaller Gerçek Olur" Aynur Meydan'ın şiirinden. Çok doğru bir söz ama hiç tavsiye etmem...

  8. #8
    Karar Dönemi ruşen - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Oct 2009
    Yer
    izmir
    Mesajlar
    151

    Standart

    kime göre ideal neye göre ideal ? her bireyin bakış açısı farklı olduğuna göre her bir bireyin ideali, doğrusu,yanlışı farklıdır. önemli olan (bence) bu farklılıkların uyumu ve aynı toplum içinde yaşanabilmesidir. tabii sen bu arada bana " şurda kırk yılın başı bir konu açtım sen ne diyorsun ben ne diyorum " diyebilirsin

    Önce herşeyi siyaha boyamak lazım. Sonra, kurumasını bekleyip: üstüne beyaz harflerle yeni bir hikaye yazmak. Buna "UNUTMAK" diyoruz.

  9. #9
    abuzettin
    Guest

    Standart

    Tanrı kavramına doğada görebildiğin kadar, hayal edebildiğin kadar özellikler yükleyebilirsin. Benim konuyla alakalı düşüncem kurmalı bir oyuncak gibi bu evreni kurduğu ve aklına gelebilecek herşeyi bir nedene ve sonuca bağladığını ve sadece iyilik hususunda ellerini çözüp yasalar gereği olağan olarak meydana gelen olaylarla doğru insanları doğru zamanda doğru yerde bulundurarak ve düşünsel olarak hazırlayarak sadece düşünsel manada yol gösterip yardım ederek dünyadan bahsettiğimiz için insanlığa katkıda bulunduğuna inanıyorum. Zevk almak konusuna gelince iyilikten, güzellikten, adaletin yerini bulmasından neden zevk almasın ki?

  10. #10
    Çıraklık Dönemi osmangazi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Dec 2012
    Mesajlar
    1.360

    Standart

    Alıntı ruşen Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    kime göre ideal neye göre ideal ? her bireyin bakış açısı farklı olduğuna göre her bir bireyin ideali, doğrusu,yanlışı farklıdır. önemli olan (bence) bu farklılıkların uyumu ve aynı toplum içinde yaşanabilmesidir. tabii sen bu arada bana " şurda kırk yılın başı bir konu açtım sen ne diyorsun ben ne diyorum " diyebilirsin
    Mesnevide musa ve çobanın hikayesi geldi aklıma. Çobanı Allaha dua ederken görüyor. Çoban ; senin bitlerini kırayım, sana yemek yedireyim, sıcak yorganda yatırayım dediğini duyunca musa kızıyor; o birşeye mi muhtaç ki ona böyle yaklaşıyorsun diyor, bağırıyor. Çoban üzgün bir şekilde ordan kaçıyor. Nasıl dua etmesi gerektiğini akşama kadar musa ona öğretiyor. Sonra Allah musaya o samimi bir şekilde, kalbiyle bana dua ederken onu uzaklaştırdın diyor. Musa çobanın yanına gittiğinde, çobanın korkarak samimi olmayan bir şekilde dua ettiğini görüyor. musa hata yaptığını kendisinin istediği şekilde dua etmesi söylüyor.
    Aynı fikirdeyim Ruşen Hanım. Herkesin ideal Allah inancı farklı ve zaten Allaha yakın ve samimi oluyorsak bence öyle de kalmalı.Kişiye yere zamana göre bir insanın ideali, iyilik kavramı değişiyor. Farklılıkların gerektiği kadar uyum içinde ve olabildiğince yaşamaya çalışması önemlidir. Hepimizin sevdiği söz kalıpları vardır. Mesela ben de "bu hariç herşeyin bir istisnası vardır" kalıbını seviyorum. Genellemelere yaklaşırken hemen onu çürütebilecek bir şey vardır ve hariç olan istisnasızlığı ise tanrıya atfediyorum.

    Aslında söylemek istediğim, herkesin iyi, mutlu olması, kötünün yok olması kusursuz terazinin dengesini bozacağıdır. Tam dengenin olmasıyla mükemmeli sembolize etmeye, tam dengenin sağlanabileceği iki durum içinse; iki kefe de boşsa insan iradesinin ortadan kalkması yani ölümü, terazinin kefelerinin ilk dolulukta olması içinse dünyaya yeni gelmemiz olarak düşündüm. İnsan yaradılmışların en üstünü ama aynı zamanda aciz, muhtaç bir varlık,yaradılışında bu var. Dengenin kusursuzluğu burda. Bu dünyada insanın asla mükemmele, kusursuza ulaşamayacağı, hatta tam olarak kavrayamayacağını, herşeyi yapamayacağını edemeyeceğini beceremeyeceğini tanrıya karşı aciz ve muhtaç olduğunu kabullenmesi, farketmesi gerekli ve bu kusursuzlukları sadece tanrıya atfetmek gerektiğini düşünüyorum. Söylediklerimin, düşüncelerimin hepsinin ne gerçek ne de doğru olmamasını, herhangi aksi bir düşünce gelmeden bile kabul etmem gerektiği gibi.
    Konu osmangazi tarafından (05-04-2014 Saat 11:57 AM ) değiştirilmiştir. Sebep: musa yazmayı unutmusum
    "İnanırsan Hayaller Gerçek Olur" Aynur Meydan'ın şiirinden. Çok doğru bir söz ama hiç tavsiye etmem...

Sayfa 1/2 12 SonSon

Benzer Konular

  1. psikoz nedir ve ökb den farkı nedir
    By maviyesil in forum Üyeler Konuşuyor / Dertleşiyor / Soru Soruyor
    Cevaplar: 6
    Son Mesaj: 14-02-2013, 10:01 PM
  2. Emo Nedir? Emolar Kimdir Nedir Bu Akım ?
    By Selina in forum Üyeler Konuşuyor / Dertleşiyor / Soru Soruyor
    Cevaplar: 6
    Son Mesaj: 23-10-2009, 02:12 AM
  3. Arkdşlar Bu nedir Bilgisi Olan yazssın Lütfen çok Kötüyüm :(
    By lecosse in forum Üyeler Konuşuyor / Dertleşiyor / Soru Soruyor
    Cevaplar: 3
    Son Mesaj: 01-09-2009, 10:35 PM
  4. Ecstasy Nedir ? Etkileri, Zararlari Nedir ?
    By BeYaZ_KeLeBeK in forum Madde Kullanımının Yol Açtığı Bozukluklar
    Cevaplar: 2
    Son Mesaj: 31-07-2008, 06:01 PM

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •