Sayfa 3/13 İlkİlk 1234567 ... SonSon
122 sonuçtan 21 ile 30 arası

Konu: BeğendĪğĪn şĪĪrĪ paylaş

  1. #21
    Banned
    Üyelik tarihi
    Apr 2013
    Mesajlar
    979

    Standart

    BULAMAZSIN Kİ...

    Dostum, yine bugün kederlisin sen,
    Her isteğe nail olamazsın ki.
    Elde altın asa, kır ata binsen;
    Ağlanacak yerde gülemezsin ki...

    Her şeyi daima olura bırak,
    İhtirasları tut; kendinden ırak,
    Dem olur içini yakacak firak,
    Kadere karşı sen gelemezsin ki...

    Hayat yollarında yürürsün yaya,
    Güneş, ışık verir; koskoca aya,
    Vakta ki şah olsan, eşsiz saraya,
    Akibet, n’olacak; bilemezsin ki..

    Konuşmak istersin sende dil olmaz,
    Koklamak dilersin gonca gül olmaz,
    Ağlarsın; cebinde bir mendil olmaz,
    Gözyaşın, her zaman silemezsin ki...

    Kendini kaptırsan, içli bir saza,
    Rastlamazsan bile, bin cilve naza,
    Bu fasıl inhisar eder bir yaza,
    Her zaman sefalı kalamazsın ki...

    Cevher der: Gül, eğlen, çağında iken;
    Gençliğin doyulmaz bağında iken,
    Yüze gülen talih ağında iken,
    Bu fırsatı her dem bulamazsın ki...

    [Cevher ihsan miskioğlu]

  2. #22
    Banned
    Üyelik tarihi
    Apr 2013
    Mesajlar
    979

    Standart

    Yavuz Sultan Selim' den;

    Satır satır ve sütun sütun okuyunuz..

    Sanma şahım / herkesi sen / sadıkâne / yâr olur,
    herkesi sen / dost mu sandın / belki ol / ağyâr olur.
    Sadıkâne / belki ol / âlemde / serdâr olur,
    yâr olur / ağyâr olur / serdâr olur / didâr olur.

  3. #23
    Banned
    Üyelik tarihi
    Apr 2013
    Mesajlar
    979

    Standart

    BAYAN LAZARUS -

    İşte yine yaptım
    Her on yılda bir
    Böyle bir tane beceririm

    Bir tür ayaklı mucize, tenim
    Bir Nazi lamba siperliği kadar parlak,
    Sağ ayağım

    Tüy kadar hafif
    Yüzüm ifadesiz, incecik
    Yahudi kumaşından.

    Çözün kundağı
    Ah, sevgili düşmanım.
    Korkutuyor muyum? -

    Burnu, göz bebekleri, 32 dişi yerli yerinde mi?
    Acı nefesi
    Ertesi gün yok olacak.

    Yakında, çok yakında
    Vahim bir öldür gücü
    Evimde, etimde olacak

    Ve ben işte gülümseyen bir kadın.
    Daha sadece otuzunda.
    Ve kedi gibi dokuz canlıyım.

    Bu Üçüncü Sefer.
    Ne lüzumsuzluk
    On yılda bir imha.

    Bu ne çok iplik.
    Çekirdek yiyen kalabalık
    İtişir içeri görmek için

    Ellerimi ayaklarımı çözmelerini -
    Muhteşem soyunmalar.
    Baylar, bayanlar

    Bunlar ellerim benim,
    Bunlar dizlerim.
    Bir deri bir kemik olabilirim, farketmez,

    Ben de onlardandım, tek tip kadın işte
    İlk seferinde on yaşındaydım.
    Kazaydı.

    İkinci seferinde istedim
    Bitirip gitmeyi ve hiç daha dönmemeyi.
    Üstüstüme kapaklandım.

    Tıpkı bir midye gibi.
    Tekrar tekrar bağırmaları gerekti çağırmaları
    Ve üstümden ayıklamaları inci gibi parlak yapışkan
    Solucanları

    Ölmek
    Bir sanattır, herşey gibi.
    Özellikle iyi yaparım.

    Bir ölürüm ki, cehennemden gelir gibi olurum.
    Bir ölürüm ki, adeta hakikaten olurum.
    Sanki gider gibi bir davete.

    Bunu yapmak çok kolay bir hücrede
    Ölmek ve kımıldamamak
    Ölüyü oynadığım tiyatroda sıranın gelmesi gibi

    Güneşli bir günde geri gel
    Aynı yere, aynı yüze, zalim
    Eğlenen çığrışlara:

    'Mucize!'
    İşte bu yere yıkar beni.
    Ama bir bedeli var.

    Yara izlerime bakmanın, bir bedeli var.
    Kalbimi dinlemenin ----
    Hakikaten çalışıyor.

    Bir bedeli var, çok büyük bir bedeli var.
    Bir sözün, veya bir dokunuşun.
    Ya da biraz kanımı akıtmanın.

    Bir tutam saçımın veya elbisemden bir parçanın.
    Eee, Herr Doktor.
    Eee, Herr Düşman.

    Sizin eserinizim ben,
    Paha biçilmez,
    Altın topu bebeğinizim

    Bir çığlığa eriyen
    Dönüyorum ve yanıyorum.
    Gösterdiğiniz alakaya aldırmadığımı sanmayın.

    Kül, kül -
    Külü eşele bak.
    Etten kemikten eser yok----

    Bir kalıp sabun
    Bir nişan yüzüğü
    Altın bir diş.

    Herr Tanrı, Herr Şeytan
    Savulun
    Savulun.

    Küllerin arasından
    Doğrulurum kızıl saçlarımla
    Ve çıtır çıtır adam yerim.


    [Sylvia Plath]

  4. #24
    Banned
    Üyelik tarihi
    Apr 2013
    Mesajlar
    979

    Standart

    VEDA
    Gelecegim bazen, uykudayken sen
    Beklenmedik uzak bir konuk gibi
    Sokakta bir basıma koyma beni
    Kapıyı sürgüleme üstünden.
    Usulca girecek bir yere ilişecegim
    Bir zaman, karanlıkta, bakacağım yüzüne
    Görüntün doyasıya dolunca gözlerime
    Seni kucaklayacak ve çıkıp gidecegim.

    Nikola Vaptsarov
    Çev: Ataol Behramoğlu

  5. #25
    Banned
    Üyelik tarihi
    Apr 2013
    Mesajlar
    979

    Standart

    ÜÇ DİL

    En azından üç dil bileceksin
    En azından üç dilde
    Ana avrat dümdüz gideceksin

    En azından üç dil bileceksin
    En azından üç dilde düşünüp rüya göreceksin

    En azından üç dil
    Birisi ana dilin
    Elin ayağın kadar senin
    Ana sütü gibi tatlı
    Ana sütü gibi bedava
    Nenniler, masallar, küfürler de caba

    Ötekiler yedi kat yabancı
    Her kelime arslan ağzında
    Her kelimeyi bir bir dişinle tırnağınla
    Kök sökercesine söküp çıkartacaksın
    Her kelimede bir tuğla boyu yükselecek
    Her kelimede bir kat daha artacaksın

    En azından üç dil bileceksin
    En azından üç dilde
    Canımın içi demesini
    Canım ağzıma geldi demesini
    Kırmızı gülün alı var demesini
    Nerden ince ise ordan kopsun demesini
    Atın ölümü arpadan olsun demesini
    Keçiyi yardan uçuran bir tutam ottur demesini
    İnsanın insanı sömürmesi
    Rezilliğin dik alası demesini
    Ne demesi be
    Gümbür gümbür gümbürdemesini becereceksin

    En azından üç dil bileceksin
    En azından üç dilde
    Ana avrat dümdüz gideceksin
    En azından üç dil
    Çünkü sen ne tarih ne coğrafya
    Ne şu ne busun
    Oğlum Mernuş
    Sen otobüsü kaçırmış bir milletin çocuğusun

    [Bedri Rahmi Eyüboğlu]

  6. #26
    Banned
    Üyelik tarihi
    Apr 2013
    Mesajlar
    979

    Standart

    ŞİMDİ SEVİŞME VAKTİ

    Çıplak heykeller yapmalıyım.
    Çırılçıplak heykeller
    Nefis rüyalarınız için
    Ey önünden geçen ak sakallı
    kasketli,
    Yırtık mintanından adaleleri
    gözüken
    Dilenci
    Sana önce
    Şiirlerin tadını
    Aşkların tadını
    Kitaplardan tattırmalıyım
    Resimlerden duyurmalıyım,
    resimlerden...

    Şu oğlan çocuğuna bak
    Fırça sallıyor
    Kokmuş manifaturacının ayağına
    Dörtyüzbin tekliğinden
    On kuruş verecek.

    Seni satmam çocuğum
    Dörtyüzbin tekliğe.
    Ne güzel kaşların var
    Ne güzel bileklerin
    Hele ne ellerin var, ne ellerin

    Söylemeliyim
    Yok
    Yok... meydanlarda
    bağırmalıyım,
    Bu küçük
    Güllerin buram buram tüttüğü
    Anadolu şehri kahvesinde
    Kiraz mevsiminin
    Sevişme vakti olduğunu.

    Resimler seyrettirmeli, şiirler
    okutturmalıyım.
    Baygınlık getiren şiirler.

    Kiraz mevsimi, kiraz
    Küfelerle dolu pazar.
    Zambaklar geçiriyor bir kadın.
    Bir kadın bir bakraç yoğurt
    götürüyor
    Sallıyor boyacı çocuğu fırçasını
    Belediye kahvesinde hakla o eski,
    o yalancı
    O biçimsiz bizans şarkısı.

    Sana nasıl bulsam, nasıl bilsem
    Nasıl etsem, nasıl yapsam da
    Meydanlarda bağırsam
    Sokak başlarında sazımı çalsam
    Anlatsam şu kiraz mevsiminin
    Para kazanmak mevsimi değil
    Sevişme vakti olduğunu...

    Bir kere duyursam hele
    güzelliğini, tadını,
    Sonra oturup hüngür hüngür
    ağlasam
    Boş geçirdiğim bağırmadığım
    sustuğum günlere
    Mezarımda bu güzel, uzun kaşlı
    boyacı çocuğunun
    Oğlu bir şiir okusa
    Karacaoğlan'dan
    Orhan Veli'den
    Yunus'tan, Yunus'tan...

    [Sait Faik Abasıyanık]

  7. #27
    Banned
    Üyelik tarihi
    Apr 2013
    Mesajlar
    979

    Standart

    *Kırılgan bir çocuğum ben; yüreğim cam kırığı...

    Kırılgan bir çocuğum ben
    Yüreğim cam kırığı
    Bütün duygulardan önce ...
    Öğrendim ayrılığı
    Saldırgan diyorlar bana
    Oysa kırılganım ben
    Gözyaşlarım mücevher
    Saklıyorum herkesten
    Ürküyorlar gözümdeki ateşten
    Ürküyorlar dilimdeki zehirden
    Ürküyorlar o dur durak bilmeyen
    gözükara cesaretimden
    Diyorlar: Bir yanı sarp bir uçurum,
    Bir yanı çılgın dağ doruğu.
    Oysa böyle yapmasam ben
    Nasıl korurum içimdeki çocuğu?
    Bir yanım çılgın nar ağacı
    Bir yanım buz sarayı.

    [Murathan mungan]

  8. #28
    Banned
    Üyelik tarihi
    Apr 2013
    Mesajlar
    979

    Standart

    Öğrendim ki...
    Kimseyi sizi sevmeye zorlayamazsınız.
    Kendinizi sevilecek insan yapabilirsiniz,
    Gerisini karşı tarafa bırakırsınız.

    Öğrendim ki...
    Güveni geliştirmek yıllar alıyor,
    Yıkmak bir dakika.

    Öğrendim ki...
    Hayatında nelere sahip olduğun değil
    Kiminle olduğun önemli.

    Öğrendim ki...
    Sevimlilik yaparak 15 dakika kazanmak mümkün
    Ama sonrası için bir şeyler bilmek gerek.

    Öğrendim ki...
    Kendini en iyilerle kıyaslamak değil
    Kendi en iyinle kıyaslamak sonuç getirir.

    Öğrendim ki...
    İnsanların başına ne geldiği değil
    O durumda ne yaptıkları önemli.

    Öğrendim ki...
    Ne kadar küçük dilimlersen dilimle
    Her işin iki yüzü var.

    Öğrendim ki...
    Olmak istediğim insan olabilmem
    Çok vakit alıyor.

    Öğrendim ki...
    Karşılık vermek
    Düşünmekten çok daha basit.

    Öğrendim ki...
    Bütün sevdiklerinle iyi ayrılman gerek
    Hangisi son görüşme olacak bilemiyorsun.

    Öğrendim ki...
    'Bittim' dediğin andan itibaren
    Pilinin bitmesine daha çok var.

    Öğrendim ki...
    Sen tepkilerini kontrol edemezsen
    Tepkilerin hayatını kontrol eder.

    Öğrendim ki...
    Kahraman dediğimiz insanlar
    Bir şey yapılması gerektiğinde
    Yapılması gerekeni
    Şartlar ne olursa olsun yapanlar.

    Öğrendim ki...
    Affetmeyi öğrenmek deneyerek oluyor.

    Öğrendim ki...
    Bazı insanlar sizi çok seviyor
    Ama bunu nasıl göstereceğini bilemiyor.

    Öğrendim ki...
    Ne kadar ilgi ve ihtimam gösterseniz
    Bazıları hiç karşılık vermiyor.

    Öğrendim ki...
    Para ucuz bir başarı.

    Öğrendim ki...
    En iyi arkadaşla sıkıcı an olmaz.

    Öğrendim ki...
    Düştüğün anda seni tekmeleyeceğini düşündüklerinden bazıları
    Kaldırmak için elini uzatır.

    Öğrendim ki...
    İki insan aynı şeye bakıp
    Tamamen farklı şeyler görebilir.

    Öğrendim ki...
    Aşık olmanın ve aşkı yaşamanın çok çeşidi vardır.

    Öğrendim ki...
    Her şartta kendisiyle dürüst kalanlar
    Daha uzun yol yürüyor.

    Öğrendim ki...
    Hiç tanımadığın insanlar,
    iki saat içinde,
    senin hayatını değiştirir.

    Öğrendim ki...
    Anlatmak ve yazmak ruhu rahatlatır.

    Öğrendim ki...
    Duvarda asılı diplomalar
    İnsanı insan yapmaya yetmez.

    Öğrendim ki...
    Aşk kelimesi ne kadar çok kullanılırsa, anlam yükü o kadar azalır.

    Öğrendim ki...
    Karşısındakini kırmamak ve inançlarını savunmak arasında çizginin
    nereden geçtiğini bulmak zor.

    Öğrendim ki...
    Gerçek arkadaşlar arasına mesafe girmez.
    Gerçek aşkların da!

    Öğrendim ki...
    Tecrübenin kaç yaşgünü partisi yaşadığınızla ilgisi yok,
    Ne tür deneyimler yaşadığınızla var.

    Öğrendim ki...
    Aile hep insanın yanında olmuyor.
    Akrabanız olmayan insanlardan ilgi, sevgi ve güven öğrenebiliyorsunuz.
    Aile her zaman biyolojik değil.

    Öğrendim ki...
    Ne kadar yakın olursa olsunlar
    En iyi arkadaşlar da ara sıra üzebilir.
    Onları affetmek gerekir.

    Öğrendim ki...
    Bazen başkalarını affetmek yetmiyor.
    Bazen insanın kendisini affedebilmesi gerekiyor.

    Öğrendim ki...
    Yüreğiniz ne kadar kan ağlarsa ağlasın
    Dünya sizin için dönmesini durdurmuyor.

    Öğrendim ki...
    Şartlar ve olaylar,
    Kim olduğumuzu etkilemiş olabilir.
    Ama ne olduğumuzdan kendimiz sorumluyuz.

    Öğrendim ki...
    İki kişi münakaşa ediyorsa,
    Bu birbirlerini sevmedikleri anlamına gelmez.
    Etmemeleri de sevdikleri anlamına gelmez.

    Öğrendim ki...
    Her problem kendi içinde bir fırsat saklar.
    Ve problem, fırsatın yanında cüce kalır.

    Öğrendim ki...
    Sevgiyi çabuk kaybediyorsun, pişmanlığın uzun yıllar sürüyor.


    [Ataol Behramoğlu / Öğrendim ki]

  9. #29
    Banned
    Üyelik tarihi
    Apr 2013
    Mesajlar
    979

    Standart

    AŞK İKİ KİŞİLİKTİR
    Değişir rüzgarın yönü
    Solar ansızın yapraklar;
    Şaşırır yolunu denizde gemi
    Boşuna bir liman arar;
    Gülüşü bir yabancının
    Çalmıştır senden sevdiğini;
    İçinde biriken zehir
    Sadece kendini öldürecektir;
    Ölümdür yaşanan tek başına
    Aşk iki kişiliktir.

    Bir anı bile kalmamıştır
    Geceler boyu sevişmelerden;
    Binlerce yıl uzaklardadır
    Binlerce kez dokunduğun ten;
    Yazabileceğin şiirler
    Çoktan yazılıp bitmiştir;
    Ölümdür yaşanan tek başına,
    Aşk iki kişiliktir.

    Avutamaz olur artık
    Seni bildiğin şarkılar;
    Boşanır keder zincirlerinden
    Sular tersin tersin akar;
    Bir hançer gibi çeksen de sevgini
    Onu ancak öldürmeye yarar:
    Uçarı kuşu sevdanın
    Alıp başını gitmiştir;
    Ölümdür yaşanan tek başına,
    Aşk iki kişiliktir.

    Yitik bir ezgisin sadece,
    Tüketilmiş ve düşmüş, gözden.
    Düşlerinde bir çocuk hıçkırır
    Gece camlara sürtünürken;
    Çünkü hiç bir kelebek
    Tek başına yaşayamaz sevdasını,
    Severken hiçbir böcek
    Hiç bir kuş yalnız değildir;
    Ölümdür yaşanan tek başına,
    Aşk iki kişiliktir.
    [Ataol Behramoğlu]

  10. #30
    Banned
    Üyelik tarihi
    Apr 2013
    Mesajlar
    979

    Standart

    SOFOKLES/AŞKIN HALLERİ

    Evlatlarım,
    Bilin ki aşk göründüğü gibi değildir:
    Bilemezsiniz o maskenin arkasındakini;
    Kim bilir ne isimler gizli.
    Erişilmez bir güç kimi zaman,
    Kimi zaman bir ölüm.
    Bağlanmışsındır tüm varlığınla
    Hem de gözyaşları içinde;
    Ve bazen de gezdirir seni tarifsiz kederlerde.
    Hele bir de düşmeye gör içine aşk ateşini;
    Sarmaşık olur suskunluk sarar yüreğini,
    Sonrada olmuşsun bir zorba bakmışsın ki,
    Ya da çılgınlıklar içindeki bir serseri;
    Bu da yetmezse yapar seni zırdeli.
    Tanrıça her canlının yüreğine atmış bu ateşi
    Var mı ki bu tuzağa düşmemiş kişi.
    Farketmez ha suda yaşayanlar
    Ha da dünyayı dolaşan dört ayaklılar;
    Bakmışsın uçurmuş kimi zaman kuşları,
    Kimi zaman da biz insanları;
    Bazen hayvanları,
    Bazen de Tanrıları;
    Onun için hiç farketmez;
    Çünkü vardır aşkın kanatları.

    [çeviri : Fahri Özdemir]

Sayfa 3/13 İlkİlk 1234567 ... SonSon

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •