6 sonuçtan 1 ile 6 arası

Konu: Selam...Okb ve sonrası

  1. #1
    Karar Dönemi
    Üyelik tarihi
    Jun 2011
    Mesajlar
    4

    Standart Selam...Okb ve sonrası

    Arkadaşlar benim sıkıntılarım 7 yıl önce takıntılarla yani okb'yle başladı.Şu an anlıyorum ki bunun da sebebi sf'li olmammış.
    Esasen ortaokul yıllarına kadar hem arkadaş ilişkilerinde hem de çekingenlik olarak sıkıntı yaşamamıştım.Ancak ortaokuldan sonra zaman zaman(özellikle bayram ziyaretlerinde ve öğretmen derse kaldırdığında) aşırı heyecanlanmalarım oluyordu.Ayrıca çok fazla arkadaş çevrem yoktu ve derse katılımım sıfırdı.(konuyu nasıl toparlarım, nasıl anlatırım korkusu vardı.
    Ben küçüklükten beri her şeyi ders olarak gördüğüm için ve arkadaş çevremin az olmasını zaman zaman içime sıkıntı etsem de kendime bunu yakıştıramamamdan ve o an başka bi sıkıntım olmamasından sessiz kendi halinde biri olarak bugüne geldim.
    Öss sınavına az kala takıntılarım başladı.İlk kez karşılaştığım için çok sıkıntı çektim.Öğretmenliği hiç düşünmüyorken öğretmenlik yazdım.(Tercihlerle çok uğraşamadım, okb'nin ilk ayıydı.Ayrıca belki biraz sosyalleşirim diye de düşündüm.)
    Neyse o dört yılı da okb'li olarak geçirdim ve öğretmen oldum.(Az da olsa arkadaşlarım oldu, derslerimi de takıntılarım azaldığında geçtim genelde.)
    Kusura bakmayın biraz uzun oldu ama az kaldı.Üni. 4. sınıfta psikiyatra gittim.Yaklaşık 8 ay paxil kullandım.(İyiyken gittim cesaretimi toplayarak ve ailemden ilaç kullandığımı gizledim.)İlk defa bu kadar uzun süre kendimi iyi hissetmiştim ki ilacı bıraktım.(Anneme baş ağrısı için ilaç kullandığımı söylemiştim ve o da ilaçları bulunca atmış çünkü hem ben sorunumu anlatmaya çekiniyordum hem de onlar bu halimi kabullanemiyordu.)
    Ardından tekrar takıntılar yoğunlaşıp hem de intihar düşünceleri gelince çekinsem de söyledim ve psikiyatra gittik.(Bu arada Kpss'ye hazırlanıyordum)Önce anafranil ve risperdal alıyordum.Ancak bunlar iyi gelmedi ve bu sefer özel doktordan lustral ve zyprexa almaya başladım.
    İlk 6 ay civarı yine kötü hissetsem de okul zamanının gelmesi ve öğretmenliğe başlamamla kendimi daha iyi hissettim.Bu da bir buçuk yıl sürdü(Kendimi iyi hissetttiğim en uzun dönemdi)KPSSyi kazandım atandım ancak bu sefer askerlik problemi ortaya çıktı.Atamamı dilekçeyle ertelettim ve askere gittim.
    Askerde yine çok sorun yoktu ancak son 2 ayında yine kendimi kötü hissetmeye başladım ve takıntılar gelmeye başladı.(bu arada ilaçlarım da aksamıştıAyrıca sürekli intihar düşünceleri gelmeye başladı.Öğretmenlik yapamayacağımı, zaten pasif ,pısırık ,işe yaramaz, iki cümle kuramayan bir insan olduğumu düşünmeye başladım.(Çünkü gidip de ilaç almak için bile komutandan izin isteyemedim.Başka zamanlarda da komutan odasına çağırdığında sorusunu cevaplarken sesim titredi)
    Ayrıca sürekli geçmişimdeki başarısızlıklar, kendimi etrafa ifade edemediğim vb. düşüncelerle kendimi yedim bitirdim.
    Askerden sonra hemen intihar etmeyi düşünüyordum çünkü duygularım bile bitmiş durumda gibi.(Okb'nin de etkisi var.)Neredeyse
    tv'de kazada ölen birini gördüğümde bile keşke yerinde ben olsaydım, ne güzel kurtulmuş gibi düşünceler geliyor.(evet aşırı aptalca ve ben de kendimden nefret ediyorum.)
    Ve ben askerden geldim ailem beni bir kez daha görsün diye.Dayımın vefat haberini aldım.(Gerçek manada en sevdiğim akrabamdı)İçimde hiç bir üzüntü duygusu hissetmedim.Mallaştım resmen.İntihar da edemedim.Yemedi.Ve zekamın da eskisi gibi olmadığını farkediyorum.Tam bir ahmak ve aptal gibi hissediyorum.
    Göreve başlamak istemediğimi aileme söyleyince hemen parladılar ve kendimi iyi hissetmediğimi söylememe rağmen çok büyük tepki verdiler.
    Öğretmenliğe de başvurmadım ve zamanı geçti.Ancak babam okula gidip geldiğimi sanıyor hergün sabah seminere gider gibi çıkıyorum evden.Akrabalarıma herkese yalan söyledim resmen göreve başladım diye.Bir yandan kendimi haklı görüyorum ancak diğer yandan vicdan azabı çekiyorum.Zaten bugün yarın ortaya çıkar yalanım.
    Ben bittim galiba...Tavsiyeniz var mı?

  2. #2

    Standart

    slm, işler bayaağı bi çıkmaza girmiş gibi gözüküyor. Umarım en yakın zamanda düzene girer. Okul yıllarında sosyal çevrenin çok fazla olmayışı, kendini yalnızca derslere verişin, bunun dışındaki şeyleri önemsememen: seni giderek a-sosyal biri yapmış. Sonra da bunu aşmak için terapi almak yerine, akışına bırakmışın. Sosyal fobinden dolayı takıntıların oluşmuş. Doktora ilk gidişin de üniversite 4. sınıf galiba. Keşke daha erken gitseydin. Gerçi doktorların çoğu da ilaç yazmaktan başka bişey yapmıyor. Terapiye gitmek istesen; seans 100-150 tl den başlıyor. Maddi durumunu bilemem ama; türkiye'nin ortalamasına bakıldığında kim bi çırpıda psikoterapi için-üstelik tek seans için- bu parayı verecek güce sahip ki?

    Neyse ben de uzattım galiba, hatta biraz dağıttım konuyu Ama hemen özetliyorum. bence doktora geç gitmişsin. İlaçlar yerine, ya da ilaçlarla beraber davranışsal-bilişsel terapi uygulayan bi uzmana gitmeliydin.

    En önemlisi de; ailenin senden beklentileri seni geriyor anladığım kadarıyla. Bunu hepimiz yaşıyoruz kısmen. Bi kitapta şöyle birşey okumuştum; İnsanları depresyona sokan, mutsuz eden, kendi istedikleri gibi yaşayamamalarıdır. Gerçi senin hst. sosyal fobi ve okb. Ama adı ne olursa olsun psikolojik hastalıklar oluşmasının temel nedeni; toplumsal ve bireysel çıkmazlarımız. Bu fikir üzerine düşününce çok mantıklı gelmeye başladı. Senin olayın da biraz bundan kaynaklı sanki. Ayrıca hayatını nasıl istiyorsan öyle şekillendirmeye çalış. Belki de öğretmenlik sana göre değil. Hastalığınla da igili olmayabilir. ailenin ve çevrenin senden beklentileri seni hasta ediyor olabilir. biraz kendi başına kal ve kimsenin ne diyeceğini düşünmeden; kendi isteklerine kulak ver. Belki mutlu olacağın başka bi iş vardır. Bunu arayıp bulman lazım. Yaşam tarzını değiştirmedikçe, seni mutlu-ya da mutsuz edenin ne olduğunu anlayamazsın.

  3. #3
    Karar Dönemi
    Üyelik tarihi
    Jun 2011
    Mesajlar
    4

    Standart

    Evet haklısın.Hayatta genelde başkalarına hayır diyememem yüzünden tam olarak kendimi ifade edemedim belki de...Yorumun için teşekkürler.

  4. #4
    goffee
    Guest

    Standart

    Hayatta önem verdiğin şeylerin tek başına seni bir yerlere getiremeyecegini ve önem vermediğin şeylerin aslında o kadar önemsiz olmadıgını..
    Bazen herşeyi ciddiye almamak insanların eglenmesine izin vermek gerektigini anlayabildinse iyileşeceksin.

  5. #5
    Karar Dönemi
    Üyelik tarihi
    Jun 2011
    Mesajlar
    4

    Standart

    Biraz daha açabilir misin goffee?İlgilendiğin için teşekkürler.

  6. #6
    goffee
    Guest

    Standart

    Aslında çok açık yazdım.
    Hayatta önem verdiğin şeylerin önem sıralarını biraz değiştirmen gerektigini anlatmaya çalışıyorum.
    En son birine ne zaman gülümsedin?
    En son ne zaman birinin gülümsemesine izin verdin?
    En son ne zaman birilerinin hata yapmasına izin verdin ve hatasına gülümseyerek olur böyle şeyler dedin.
    Eminim kendine bile bu izni vermiyorsun.
    Eğer bu şekilde devam edersen kendini hiç geliştiremez ve farkına varmadan daha çok can yakarsın.

Benzer Konular

  1. Kürtaj Sonrası Bebek..
    By birmelek in forum Üyeler Konuşuyor / Dertleşiyor / Soru Soruyor
    Cevaplar: 24
    Son Mesaj: 15-08-2009, 09:24 PM
  2. Görüntü Sonrası Etki.
    By g1z4y in forum Psikoloji Doküman Paylaşımı
    Cevaplar: 7
    Son Mesaj: 28-07-2009, 08:07 PM
  3. Doğum Sonrası Depresyonu
    By atomcekirdegi in forum Depresyon
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 12-10-2008, 10:32 PM
  4. Askerlik Sonrası Travma.
    By 9 ŞUBAT in forum Akut ve Travma Sonrası Stres Bozukluğu
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 22-06-2008, 01:26 PM
  5. Travma Sonrası Gelişim
    By Gümüş in forum Akut ve Travma Sonrası Stres Bozukluğu
    Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 13-04-2008, 02:34 PM

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •