Hindistan’da filleri yetiştirmek için, onları küçücükken kalın bir incirle bir kazığa bağlarlarmış. Bu yavru filin bu zinciri koparabilmesi, kırabilmesi yada kazığı söküp atabilmesi mümkün değildir. Küçük fil önceleri bundan kurtulmak için tüm gücüyle uğraşır, defalarca dener ama sonucu değiştiremez, özgürlüğüne kavuşamaz.
Yıllar geçer, fil kocaman olur. Bağlı olduğu kazığın ve zincirin onlarca katına gücü yetebilir artık. Ama fil asla böyle bir girişimde bulunmaz. O özgür olamayacağına inanmıştır, artık kırılamayan şey, filin zinciri değil inancıdır. Buna psikolojide “öğretilmiş çaresizlik” deniyor.
Bunun başka bir örmeği de beş maymunla yapılan bir deneyde gözlenmiştir. Beş maymun kafese konur, üstün de bir muz demeti sarkıtılır. Muza ulaşabilmeleri içinde metal bir merdiven konur ve bir elektrik kablosuna da bağlanır aynı zamanda. Maymunlar sırayla muza ulaşmak için merdivene doğru giderler. Orada hepsini aynı son bekliyordur. Maymunlar merdivene tırmanmaya başlayanca elektrik verilir. Maymunlar şoka girer, yine de tekrar tekrar denerler, yine de birkaç gün içinde pes ederler. Bundan emin olan deney yapanlar, maymunlardan birini çıkarıp, yeni bir maymun konur ve artık elektrik verilmez. Bu maymunda muzları görünce içgüdüsel bir tavırlarla merdivene yönelir.Merdivene ulaşmadan diğer maymunların saldırısına uğrar, elektrik şokuna maruz kalmış maymunlar, yeni maymunu döverler. Böylece yeni gelen maymun da hiç şok yaşamamış olmasına rağmen, merdivende ve muzdan uzak kalması gerektiğini öğrenmiş olur. Daha sonraki günlerde, elektrik şokuna maruz kalmış başka bir maymun çıkarılır ve yerine yeni bir tane maymun konur. Doğal olarak bu yeni maymunda merdivene ve muzlara yönelir, ve kendinden önce konulan maymunun sonuyla karşılaşır. Ciddi şekilde dövülen bu maymuna karşı en saldırgan tavrı, hiç elektrik şokuna uğramadığı halde oradan uzak durmasını öğrenen maymun göstermiştir.
devami az sonra
Yer imleri