Alıntı:
depresyonun, narsizmin, bipolarlığın belki de şizofrenliğin en ağır halinden bahsediyorum. İşte bu noktadaki bir insan ise kesin olarak " ağır hasta" olarak muamele görüyor. Eğer bu kadar kötü bi ruh halini hiç tatmadıysa, zaten ben bu insanın gerçek özgürlüğü asla tadamayacağını söylüyorum.
Umarım anlatabildim, karışık ya da çelişkili gözüküyor ama değil. Ben herkesin çok ağır derecede kötü hissetmesi gerektiğini ama bunun bir tedavisinin olmadığını söylüyorum ! Özgürlük ve mutluluk isteniyorsa bu dönem uzun bir süre yaşanmalıdır.
Yaşanan uzun hastalıklı (!) dönemin ardından şak diye ruhunu benliğini alışkanlıklarını düşüncelerini atamıyorsun. Ne kadar dibe batarsan bat. Ya da ben çok dirençliyim ki değişemedim bir türlü. Kurtuluş için hastalıklı dönemi uzun süre yaşamak ve sonra kişiliğinden kendinden kusup atmak da bir çözüm olabilir.. Belki. Belki de insan ruhu doyuma ulaşıyor olabilir böylece.. Ama ben kendi adıma konuşursam bu şekilde kendimi değiştiremediğimi söylemeliyim. Ama Bazen senin dediğin gibi yapmak gerektiğini düşünüyorum. üzgünsen problemliysen bunların önüne geçmedne bunu doyasıya yaşamak ve sonra bu ruh hali nasılsa sıkılıp seni bırakacak.. Bilmiyorum, kurtuluşun bu olduğunu mu söylemek istiyorsun, bunu deneyimledin mi peki?