Varoluşçu Felsefe ve Hümanist Psikoloji
İlm-i nefs psikoloji demektir. Bu ilme de sadece Freud değinmemiştir. Freud'un hayrı, bir adım atması ve o adımdan birçok ekolün doğmasıdır. Freud ekolünü değil de varoluşçu felsefeyi doğru bir şekilde öğrenirsek bunun bizi büyük bir marifete götüreceğine inanmaktayım.
Kısa bir özet geçeyim.
Varoluşçu felsefe filozof Kierkegaard ile başladı.
Kierkegaard'dan etkilenerek yeni bir felsefe okulu kuran filozof Martin Heidegger "Varlık ve Zaman" adlı kitabını yazarak varoluşçuluğun yaygınlaşmasına yol açtı.
Varoluşçu analiz olan dasein analiz çalışmalarını başlatanlar da Heidegger ile görüşüp ondan etkilenen Ludwig Binswanger ve Medard Boss'tur. İlk olarak Binswanger Freudçu psikanalize karşı çıkmıştır.
Varoluşçu felsefe gibi varoluşçu analizin de kökeninin Avrupa'da olmasına rağmen, psikanalize bu karşı çıkış Avrupa'da kökleşmedi. Amerika'da kökleşti.
Amerika'daki tepkiler 1950'lerden itibaren insancıl (humanistic) psikoloji adı verilen yeni bir okulun kurulmasına yol açtı. Bu okul, aralarına binlerce ruh sağlığı profesyonelini katarak örgütlenmeye başladı. 1961'de Amerikan İnsancıl Psikoloji Derneği kuruldu. İnsancıl Psikoloji Dergisi yayına girdi. Bağlı bulundukları 5 temel ilkeyi ifade ettiler falan filan...
A. Maslow bu harekettendir.
Abraham Harold Maslow Kimdir? : http://www.felsefe.net/kimdir/74295-...ow-kimdir.html
Bu hareket kendini gerçekleştirmeye, gizli potansiyelini ortaya çıkarmaya önem veriyor.
1989'da bu ekol Kuraldışı adı ile ilk defa Türkiye'de yolculuğuna Nil sayesinde başladı.
Nil Gün Kimdir? : http://www.felsefe.net/kimdir/74328-nil-gun-kimdir.html
