PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : ölmek istiyorum....



sehr-i_hüzün
27-04-2009, 03:47 PM
yasdamak istemiyorum artık yasama gücüm yavas yavas kaybediyorum bir yandan okb bir yandan ailem artık yasamak mutlu olmak hayal oldu benim için ... sanki ölüm benim icin bir care gibi geliyor ama intihar denen seyin kötü oldugunu biliyorumm kimse beni sevmiyor offf ne yapacagımı bilmiyorum sürekli aglıyorum aglamaktan baska carem yokmuş gibi ....

dangerover
27-04-2009, 04:15 PM
http://e-psikoloji.com/forum/showthread.php?t=7522
Sana önerim bunu okumak ;)

pınar ayça
27-04-2009, 04:17 PM
nedir senin derdin anlat bakalım

lodos1111
27-04-2009, 04:25 PM
Anlatman gerekir önce her şeyi 'Tablonun tamamamını göster' yardımcı olabililriz o zaman..
Yani gizleme bazı şeyleri..............

therapi25
27-04-2009, 04:35 PM
yanlızlığı uzun uzun pınarın başlığında anlattım.... ilgiyide burada anlatayım....

ilgi bir kere gereksinim gibi algılanmamalıdır.... bunu gereksinim olarak algılarsan bunu bil ki bu gereksinimin her zaman karşılanmaz..... çünkü herkesin kendi ilgi alanları vardır.... bazen o ilgi alanları seni içine alır bazen almaz....

çevrendeki tüm insanların sana odaklanması ütopik bir şeydir.... bu ilgi gereksinimini bir kenara bırakıp kendine ilgi alanları oluşturmaya başlaman atacağın en sağlıklı adımlardır.... çünkü bunlarla iç dünyan açılacak bunlarla hayatın tadına varacaksın......

bu ilgilendiğin alanlar sayeside aynı ilgiyi taşıyan insanların çevrene geldiğini göreceksin.... seninle paylaşım içine girecekler.... seninle ortak bir paylaşımı bulacaklar.... o zaman ilgi beklentini çok yeteri bir şekilde kazanacaksın....

herşeyin doğal bir yapısı var... bu yapıyı keşfedip ona göre bir konum belirlersen sorun yaşamazsın.... ama o doğallığa muhalefet edersen işte o zaman problem yaşarsın.... oturup bir yerde ilgi beklemek dediğim gibi karşılanması güç bir istektir senin için......

saygılarımla therapy

9 ŞUBAT
27-04-2009, 05:19 PM
therapi ye tamamen katılıyorum ,mutlaka seninde anlaşacagın kişiler olacaktır ,sadece biraz emek ve sabır gerekiyor .

harmonyy
27-04-2009, 06:52 PM
sabret , ve hayatın güzel yanlarına bakmaya çaLış ..

sibel
28-04-2009, 09:30 AM
ölüm care degilki arkadasim bende okbyim ama cekmek zorundayiz su an bile öyle bi durumdayimki ah anlatamamki duygularim karisikik kisaca hic iyi degilim ama yasamak zorundayiz ayrica bu cani allah aldi allah alir bunu unutma hih sanki ölünce hersey bitiyormu o zamanda ahiret hayati basliyor aslinda biliyormusun herseyden önce insan olmak zor bizim görevimizi daglar bile kaldiramamis yaa yani yasarkende imtihanimiz büyük öldükden sonrada yani ölüm care degil hele bide intihar hic degil öbür dünyani berbat ediyorsun eger ebedi izdirab istiyorsan cehennemde kalmak istiyorsan buyur aklini basina topla güzel arkadasim allah hepimize saglik ihsan etsin:)

sehr-i_hüzün
29-04-2009, 02:45 PM
ENİŞTEMİN KARDESİ TARAFINDAN tacize ugradım o yetmezmiş gibi ailem okbli olmadıgıma inanmıyor tedavi olmak istiyorum olamıyorum galib ailem beni sevmiyor:(

sanssızım
29-04-2009, 05:12 PM
;)
yasdamak istemiyorum artık yasama gücüm yavas yavas kaybediyorum bir yandan okb bir yandan ailem artık yasamak mutlu olmak hayal oldu benim için ... sanki ölüm benim icin bir care gibi geliyor ama intihar denen seyin kötü oldugunu biliyorumm kimse beni sevmiyor offf ne yapacagımı bilmiyorum sürekli aglıyorum aglamaktan baska carem yokmuş gibi ....

selam ben sanssızım ben bu sıteyı ıntıhar ettıkden sonra buldum eskıler benı tanır ınan hayet yasamaya deger benım ıcın hersey duzeldı senınkıde duzelır herseyı zamana bırak gorceksın duzelıcek kımse ıcı bu hayattan vazgecmeye degmez;)

sanssızım
29-04-2009, 05:16 PM
ENİŞTEMİN KARDESİ TARAFINDAN tacize ugradım o yetmezmiş gibi ailem okbli olmadıgıma inanmıyor tedavi olmak istiyorum olamıyorum galib ailem beni sevmiyor:(

herkes yaptıgını ceker bende bu durumlarla karsılastım hıc unutamadım ama tadavımı oldum en kısa zamanda sende ol kendı cabalarınla gıt hastaneye devlet hastanelerınde bıle psıkıyatrı var

Işıkk
28-08-2015, 01:09 PM
Ben de olmek istiyor beceremiyorum. Yasayamiyorum da boyle

dreamer8
28-08-2015, 04:02 PM
Peki 6 sene önce dile getirilen bu acının sahibi şehr-i hüzün yaşıyor mu şu anda? Ne çekti bu insan 6 yılda. Çözdü mü, çözüldü mü, kazandı mı, pes mi etti, bilen yok. İşte böyle bir feryadın arkasında kalan kayıp hikayeler ve kayıp kahramanlar beni çok hüzünlendiriyor. Şehrimde olsa yüzyüze görüşür, ne yapılacaksa yapardım.

hüzünn
01-09-2015, 04:01 AM
Ben geldim; okbli hüzün... Okb'si olan herkes hüzünlü değil mi zaten. Neyse. Arada sırada uğruyorum buraya, insan anlatmak istiyor. Üstelik burası benim gibilerin olduğu bir yer, beni anlayabilir misiniz? 26 yaşındayım 20'li yaşlarımda sinsice girdi bu hastalık yaşantıma. Bilirsiniz önceleri öyle çok etkilemiyor insanın yaşantısını. Sonra ele geçiriyor ve bu hastalıkla yaşayamaz hale geliyorsunuz. Önceleri geçiniyorduk yani sonra anlaşamaz hale geldik. Resmen hayatımı ele geçirdi yaşayamıyorum, ölemiyorum da... Temizlik üzerine takıntılarım var. 23 yaşımda çok yanlış bi karar verdim, sevmediğim bi adamla evlendim, kimsenin zoruyla değil kendi isteğimle, iyi biriydi seviyordu beni, ikna etmişti mutlu edecekti, mutlu olacaktı benimle, tamam dedim. Nişanlandım onunla, sonra çok pişman oldum ama dönemedim, o sıralar takıntılarım bugünkü kadar çok değildi, zor da olsa başedebiliyordum, evleneceğim kişiye takıntılarımı bütün detaylarıyla anlattım, iyiye gidebilirdi hastalığım ama çok kötü de olabilirdi ki üstüne basa basa O'na ben seni mutsuz ederim dedim. Hayır dedi ben seninle mutsuz olmam. Sana destek olucam her zaman dedi. Çok uğraştım beni bıraksın diye bırakmadı, ailesine de anlattım çocuk sahibi olamam ben dedim bu hastalıkla vazgeçmediler yine de. Evlendim. Çok zordu. Yanlış verdiğim bi karar onların bütün çabama rağmen vazgeçmeyişi ve benim vicdan yapmam geri dönememem sonucu evlendim. Keşke nişanı atacak kadar cesur olsaydım o gün. Olamadım. İlk zamanlar öyle zordu ki okb'm panik atağa dönüştü, takıntılar azaldı fakat bu kez de ağlamaktan kendimi alamıyordum kalbim sıkışıyordu nefes almakta güçlük çekiyordum sürekli sıkıntılıydım korkuyordum herşeyden. Bi süre sonra atlattım, eşim çok iyi bi insandı çok yardımcı oldu bana çok anlayışlı davrandı. O'nu sevemiyordum ama, olmuyordu. O'nun beni sevdiği gibi sevemiyordum. O'na ihtiyacım vardı sadece, evlenmiştik ve artık sadece o vardı. Ailem uzaktaydı. Panik atak bitti bi süre nefes aldım sonra takıntılar kaldığı yerden devam üstelik gayet hızlı bi şekilde artıyordu. Sorumluluklarım vardı ve çok zorlanıyordum ama yine de götürebiliyordum. Eşim de bana ayak uyduruyordu sağolsun. Sonra ailesi girdi devreye eşimin bana böyle anlayışlı olmasını yediremediler beni hor görmeye başladılar. Eksiktim onların gözünde ve bunu bana gayet net bi şekilde hissettiriyorlardı. Anlayamıyorum ben onlara herseyi anlatmıştım onlar da eyvallah demişti gayet Candan ve iyi davranıyorlardı evlenmeden önce şimdi ne değismisti, yaşamak başka işte... Neyse sonra öyle böyle bana destek veren eşimi sen değiştin diye suçlamaya başladılar, zaman sonra da eşim beni savunmasız bıraktı, koyverdi gitti, ailem mutluysa ben de mutluyum dedi onun ailesi ben değildim hiç olmamıştım. Eşimin annesi herkese anlattı hastalığımı, evlenmeden önce en yakinlarim bilirdi sadece gizlerdim, kayınvalidem herkese konu komsuya sülalesine benim nasıl ise yaramadığımı anlattı. Beni herkese rezil edecek şekilde anlattı. Hasta o dedi ama bunu etiket yaptı. Pişman olduğunu saklamiyordu oğluyla beni evlendirdigi için. Tüm aile cephe aldı bana karşı, eşim onların safinda yer aldı. Bu sırada tabiki takıntılarım inanılmaz derecede arttı artık öyle zorlanıyordum ki ev işi konusunda yapamıyordum bi çoğunu. Temizliğe girişsem bitiremiyordum öyle detaya giriyordum, bi süre sonra yemek yapamaz hale geldim. Öyle böyle hakaretler, aşağılamalar, boşa onu diye eşime baskı yaptığını bilirim ablasının... Neyse bi buçuk yıl süren evliliğim bu ocak ayında son buldu. O kadar çok şey yaşadım ki bu bi buçuk yıl içinde öyle yıprandim öyle kırıldım ki, şşimdi bi enkazım. Şimdi hiçbirşey yapamıyorum. Sadece uyuyorum ve takıntılarımla ilgileniyorum. Küçük bi bebekten tek farkım vücut temizligimi kendim abartılı bi şekilde yapıyorum. Yemek temizlik ışıkları açıp kapama kapı kulpları vs herseye annem ailem yetişiyor. Annem canım annem iyi ki var iyi ki böyle bi anneye sahibim. Hastaligimdan ötürü onu da sucladılar benim gibiler evlenmemeliymiş annem beni evlendirmeseymiş, lan ben iyiydim beni bu hale siz getirdiniz. Şimdi hayatım kalmadı benim ben kalmadim bende.Şimdi iyi olmak bile gelmiyor içimden. Hastalık insanın suçu olur mu suçluymusum gibi davrandılar. Bana zararlı atık gibi davrandilar bana. Ölmek istiyorum. Artık gerçekten ölmek istiyorum.

öyle yani
01-09-2015, 10:12 AM
Hüzün, yazdıklarını okudum,ve çok üzüldüm.bazen şans bize gülmüyor.ama sana şunu belirteyım bu hastalıktan iyi olan bir çok kişi gördüm.sadece hayatında tutunacak birileri olsun ve iyi olabileceğine inan.bu hastalık ciddi bir uğraşla yenmek mümkün.gün boyu neler yapıyorsun en Son ne zaman.dışarı çıktın neler yaptın.

dreamer8
01-09-2015, 10:46 AM
Hüzün buradasın ve bizler de buradayız. Derdini, acını emin ol hepimiz yüreğimizde hissediyoruz. Yalnız olmadığını, senin için endişelenen tanımadıkların olduğunu bilmeni isterim. Her türlü hastalık insanın yaşamında bir sınavdır. Hastalığın senin eşinle, ailesiyle ilgili olan ilişkilerini sekteye uğratmış ve mutsuz bir evliliğe yol açmış. Sana şu noktada hak veriyorum. Bir hastalık insanın suçu olamaz, adı üstünde hastalık, ama eğer hastalığını kabul etmeyecek kadar hasta olsaydın sana bu kadar hak vermezdim emin ol. Evlenmek sünnettir, hayırlı ve gerekli bir iştir, kimse aksini söyleyemez ama ağır ruhsal travmalar içerisinde yapılan bir evlilik, örnekte de gördüğümüz gibi hem senin, hem eşinin, hem de onun ailesinin hayatını zehir etmiş. Eşine ve ailesine de hak veriyorum, etrafına baktığında neşe saçan, coşkulu, yaşam sevinciyle dolu, evine pırıl pırıl bakan, türlü yemekler yapan gelinlere gıpta etmekte haksız sayılmazlar ama yineliyorum bu hastalık ve yaşadıkların senin suçun değil. Bir insanın gelebileceği en kötü nokta "artık ölmek istiyorum" noktasıdır. bunu ağzından çıkan talihsiz bir açıklama olarak görüyorum..Yaşayacaksın hüzün, tek sınavımız var yaşamak, onu da veremezsek bize yakışmaz, yaşayacağız, bu iğrenç hayata, yalnızlıklara, hastalıklara, dışlanmışlıklara, buhranlara katlanarak yaşayacağız. Bu sınavı vereceğiz. Yaşamamak gibi bir seçeneğin olmadığını bil. Cana kıymayı, çekmecede duran alternatif bir plan olarak saklayıp, günü geldiğinde uygulayamazsın. Allah seni bu ateşe attı, zamanı geldiğinde de emanetini teslim alıp çektiğin sıkıntıların mükafatını verecek. Buna inanır, buna iman ederiz. Bu süreci beraber göğüsleyeceğiz, takip edeceğiz. Yalnız değilsin, burada seni dinleyecek, fikir telakkisinde bulunacak dostların var. Baban sağ mı, boşanmış mı, bir de hangi şehirde yaşıyorsun?

öyle yani
01-09-2015, 10:55 AM
Dream çok güzel yazmışsin.katılmadim nokta ailesi hiç bir haklı yani yok.okb demek somurtkan yemekten anlamayan saydığın şeyleri barındirmiyor ki destek çıksalardi hüzüne başında taşırdı onları.madem destek çıkmadin bari köstek olmasalardi.bu sebeble hüzünun bütün yaşadıları zorlukların vebali üstlerindedir.hüzün sende kendine inan hersey güzel olabilir.teyzemin kızı okb hastahaneye yattı 2 ay çok ağırdı.çocuğu oldu mutlu birevliliği oldu.sende buna inan lütfen.

dreamer8
01-09-2015, 10:59 AM
Dream çok güzel yazmışsin.katılmadim nokta ailesi hiç bir haklı yani yok.okb demek somurtkan yemekten anlamayan saydığın şeyleri barındirmiyor ki destek çıksalardi hüzüne başında taşırdı onları.madem destek çıkmadin bari köstek olmasalardi.bu sebeble hüzünun bütün yaşadıları zorlukların vebali üstlerindedir.hüzün sende kendine inan hersey güzel olabilir.teyzemin kızı okb hastahaneye yattı 2 ay çok ağırdı.çocuğu oldu mutlu birevliliği oldu.sende buna inan lütfen.Teşekkür ederim. Ben sadece kendi, objektif bakış açımı yansıttım. Yani şuna benzer. Ben bekarım, evlenemedim, anne babam evlilik konusunda çok kırdı beni, ağır konuştular ama kendimi onların yerine koyduğumda bir evli çocuk ve torun istemek en doğal hakları. Yani ben de haklıyım, onlar da kısmen haklı. Aynı uyarlamayı hüzüne yapıyoruz.

hüzünn
01-09-2015, 01:49 PM
Hüzün, yazdıklarını okudum,ve çok üzüldüm.bazen şans bize gülmüyor.ama sana şunu belirteyım bu hastalıktan iyi olan bir çok kişi gördüm.sadece hayatında tutunacak birileri olsun ve iyi olabileceğine inan.bu hastalık ciddi bir uğraşla yenmek mümkün.gün boyu neler yapıyorsun en Son ne zaman.dışarı çıktın neler yaptın.

İnanmıyorum artık düzelebileceğime zerre inanmıyorum. Dediğim gibi düzelmek de gelmiyor zaten artık içimden. Öyle kırığım ki... Gün içinde genellikle uyuyorum en son geçen perşembe çıktım dışarı...

öyle yani
01-09-2015, 01:57 PM
İnanmıyorum artık düzelebileceğime zerre inanmıyorum. Dediğim gibi düzelmek de gelmiyor zaten artık içimden. Öyle kırığım ki... Gün içinde genellikle uyuyorum en son geçen perşembe çıktım dışarı...

Peki annene yazık değil mi? Belki iyileşirsen annenin yükü hafifler ilerde hastalanır yaşlanınca ona sen bakarsın.Sana kötü günde nasıl destek çıkıyorsa sende ona çıkarsın bu bir umut sayılmaz mı? Yaşadıklarımı yazsam emin ol, şaşarsın.Hiç birimizin hayatı iyi değil, ama yaşadığımız sürece nefes aldığımız sürece umut var ve iyileşmek için o inancı kaybetmemeliyiz.Nasıl bir psikolojide olduğunu da bizden iyi ilen yoktur.ama sen kendin için değil bir başkası için enerjini kazanmaya çalışsan?
En azından olmasa da yaptım ben uğraştım elimden geleni yaptım demek için uğraşamaz mısın? Eski kız arkadaşım da okb idi, ben ona elimden geldiği kadar destek çıktım, ayrıldıktan sonra bile yardımcı olmaya çalıştım ama kendinisi kötü etkilememek adına uzaklaştım.Ama sf gibi diğer hastalıklarda yoğun mevcuttu yoksa ilerleme kaydediyordu.Benim çevremde gördüklerime bakarak bunun tedavisi iyi bir terapi.İnanç yeniden herşeyin güzel olabileceğine dair bir inanç

hüzünn
01-09-2015, 02:35 PM
Hüzün buradasın ve bizler de buradayız. Derdini, acını emin ol hepimiz yüreğimizde hissediyoruz. Yalnız olmadığını, senin için endişelenen tanımadıkların olduğunu bilmeni isterim. Her türlü hastalık insanın yaşamında bir sınavdır. Hastalığın senin eşinle, ailesiyle ilgili olan ilişkilerini sekteye uğratmış ve mutsuz bir evliliğe yol açmış. Sana şu noktada hak veriyorum. Bir hastalık insanın suçu olamaz, adı üstünde hastalık, ama eğer hastalığını kabul etmeyecek kadar hasta olsaydın sana bu kadar hak vermezdim emin ol. Evlenmek sünnettir, hayırlı ve gerekli bir iştir, kimse aksini söyleyemez ama ağır ruhsal travmalar içerisinde yapılan bir evlilik, örnekte de gördüğümüz gibi hem senin, hem eşinin, hem de onun ailesinin hayatını zehir etmiş. Eşine ve ailesine de hak veriyorum, etrafına baktığında neşe saçan, coşkulu, yaşam sevinciyle dolu, evine pırıl pırıl bakan, türlü yemekler yapan gelinlere gıpta etmekte haksız sayılmazlar ama yineliyorum bu hastalık ve yaşadıkların senin suçun değil. Bir insanın gelebileceği en kötü nokta "artık ölmek istiyorum" noktasıdır. bunu ağzından çıkan talihsiz bir açıklama olarak görüyorum..Yaşayacaksın hüzün, tek sınavımız var yaşamak, onu da veremezsek bize yakışmaz, yaşayacağız, bu iğrenç hayata, yalnızlıklara, hastalıklara, dışlanmışlıklara, buhranlara katlanarak yaşayacağız. Bu sınavı vereceğiz. Yaşamamak gibi bir seçeneğin olmadığını bil. Cana kıymayı, çekmecede duran alternatif bir plan olarak saklayıp, günü geldiğinde uygulayamazsın. Allah seni bu ateşe attı, zamanı geldiğinde de emanetini teslim alıp çektiğin sıkıntıların mükafatını verecek. Buna inanır, buna iman ederiz. Bu süreci beraber göğüsleyeceğiz, takip edeceğiz. Yalnız değilsin, burada seni dinleyecek, fikir telakkisinde bulunacak dostların var. Baban sağ mı, boşanmış mı, bir de hangi şehirde yaşıyorsun?

Eşim tek konuda haklı onu sevmeyerek onunla evlenmeyecektim ama bunu da biliyordu onu sevmediğimi biliyordu. Beni kendine öyle güvendirdi ki düzelmen için elimden geleni yapıcam dedi ya düzelmezsem daha kötü olursam dedi beraber yaşicaz bu hastalığı dedi. Ben kimdim onun için ilk zamanlarda herkese karşı savunduğu ben sonra neden savunmasız bırakıldım. Ailesine gelince ben onlara herseyi anlattım neden günahıma girdiler. Neden beni elaleme deşifre ettiler? Biz senden birsey beklemiyoruz derlerdi önceleri sonra sen şöylesin böylesin oldu, herseyimi eleştiri topuna tuttular koca bi aile bana karşı birleşti beni alana kadar kapımdan gitmeyen o aile. Ben öyle somurtkan bi insan diildim ki, yapamadıklarım OKB yüzündendi fakat onlar bu hastalığı fizyolojik bi hastalık olarak kabul edemediler. Bi keresinde kayinvaldemler yanıma gelmişti. Ve biz daha öncesinde bi psikiyatriye randevu almıştık. Randevu günü tutturdu kayinvaldem ben de gelicem diye bişey diyemedim eşimle tartıştım nihayetinde o da geldi bizimle gelmekle kalmadı doktora beraber girdik. Problemlerimi anlattım doktora sonra kayinvaldem araya girdi beni şikayet edercesine konuştu doktora önce Allah sonra sen de dedi, bu benim gelinim yeni aldık yanına geldim bana gelinlik yapamıyor, yerin dibine girdim öfkelendim içler acısıydı durumum, psikiyatri sinirlendi teyze dedi kız zaten anlattı problemini bu bi hastalık ve o da bu durumdan şikayetçi zaten daha fazla konuşturmadı kayınvaldemi ve bana döndü bi daha gelislerinde odaya tek gir ben bunların eşin ve kayinvalden olduğunu bilseydim içeri almazdim. Gülümsedim o gün o doktora sarılmak geldi içimden ve içimden yineledim ben dedim doktor tek giriyim dedim de dinlemediler. Onun dışında hamile kaldım bi ara, üzüldüm buna eşim sevinmişti nasıl bi anne olucam diye üzüldüm ilk zamanlar korktum sonra alıştım benimsedim başa çıkabilirdim ve bebeğim bana iyi gelecekti onun için güçlü olacaktım. Bu habere eşimin ailesi sevinmedi doğru dürüst tepki bile vermediler. Üzüldüm hastalığım yüzünden bebeğim suçsuz meleğim istenmiyordu, onun hiçbi suçu yoktu, ve onların kanındandı bu nasıl olurdu. Takintilarimda çok az bi azalma söz konusuydu. Sonra hamileligimin 3.ayını geçerken hasta oldum 5 gün hastanede yattım, sadece eşim ve ailem vardı yanımda eşimin ailesi aramakla yetindi ve bu sırada bebeğim öldü, çok üzüldüm, alın kurtuldunuz ondan demek istedim bağıra bağıra, biz hep gelgitlerdeydik eşimle boşanma konusu hep gündemdeydi ama eşim beni seviyordu bu yüzden atlatıyorduk. Bebeğim varken boşansam bile diyordum güçlü olucam sana bakıcam sen benim tutunacak dalım olacaksın korkmuyorum bebeğim diyordum senin için korkmuyorum artık olabileceklerden. Ama gitti. O da gitti. Sonra öldüğünden yaklaşık 4 gün sonra kürtaj oldum, onunla uzun uzun vedalaştım hala içimdeydi ama beni hissetmiyordu artık. Kürtaj için Rize'den Giresun'a ailemin yanına geldim. Eşimin ailesi de burdaydı. Kürtaj olucağım günün ertesi aksami kayinvaldem aradı yarın ben de gelirdim ama Rize'ye gidicez dedi. Olsun dedim sorun değil. Rize'ye benim evime eşimin yanına gideceklerdi. Eşim hastanede yattigim günlerde yanımda refakatçi olarak kalmıştı o yüzden kürtajda yanimda olamadı izin alamazdı. Bi annem vardı babam ben 6 yaşındayken öldü. Bi annem vardı o soğuk ameliyathaneye girmeden önce ve çıktıktan sonra. Canım annem o öyle iyi ki... Benim kadar canı yandı benim için hep endişelendi üzerime titredi. Kürtaj bitti, ben içimdeki boşlukla annemle eve geldim. Eşim ve ailesi Rize'de geziyorlardı. Sonra hafta sonu oldu eşimle beraber Giresun'a döndüler. Eşimin ailesinden bi Allah'ın kulu aramadı. Kürtaj olalı birkaç gün olmuştu eşimle tlfnda konuşuyorduk söyle diyordu yarın kümbete gidicez sen de gel ulan benim bebeğim öldü senin bebeğin öldü onların torunları öldü farkında mısınız, birazcık acıma saygı ya. Gitmedim onlarsa gittiler. Ertesi gün kayinvaldemin yanına gidecektim sabah kalktım eşime gel beni al dedim sen gel dedi annem sinir krizi geçirdi. Anneme dedim ki bu olay da bana patlayacak anne. Gittim ve dediğim gibi kayinvaldemin sinir krizi üzerime atıldı meni yüzümden olmuştu güya halbuki ben onların ailesine girmeden önce de olmuş bu sonra yine defalarca olmuş ilk kez olan birsey değil. Her neyse oraya gittiğimde öyle gergin bi ortamdı ki, kimse nasıl olduğumu sormadi kimse bebegimden bahsetmedi geçmiş olsun bile demediler nezaketen ben dedim ama geçmiş olsun anne. Sonra Rize ye döndük eşimle akşam, sabahında tlfn sesiyle uyandik ablasiydi arayan bi sürü şey söyledi ve boşa onu dedi.Annesiyle konuşmuştu annesi ona sadece şunu hatırlıyorum demişti seni bu hale kim getirdi diye soran hemşireye küçük gelin demişti, kızına bunu söylemiş ve tembihlemişti güya, halbuki kısa süre içinde ben bile anlamıştım kızının ağzında bakla ıslanmayacagini, herseyi herkese anlattığını, o da biliyordu ve amacı oğullarının kızını aileyi üstüme salmakti melek rolündeydi ama. Sonra abileri de aradı benzer şeyleri söylediler. Kayinvaldem ben acılar içindeyken gezdi tozdu sonra sinir krizi geçirince suçlu ben oldum. Ve bebeğim kimsenin umrunda olmadı. Öyle çok ağladım ki...

hüzünn
01-09-2015, 02:48 PM
Peki annene yazık değil mi? Belki iyileşirsen annenin yükü hafifler ilerde hastalanır yaşlanınca ona sen bakarsın.Sana kötü günde nasıl destek çıkıyorsa sende ona çıkarsın bu bir umut sayılmaz mı? Yaşadıklarımı yazsam emin ol, şaşarsın.Hiç birimizin hayatı iyi değil, ama yaşadığımız sürece nefes aldığımız sürece umut var ve iyileşmek için o inancı kaybetmemeliyiz.Nasıl bir psikolojide olduğunu da bizden iyi ilen yoktur.ama sen kendin için değil bir başkası için enerjini kazanmaya çalışsan?
En azından olmasa da yaptım ben uğraştım elimden geleni yaptım demek için uğraşamaz mısın? Eski kız arkadaşım da okb idi, ben ona elimden geldiği kadar destek çıktım, ayrıldıktan sonra bile yardımcı olmaya çalıştım ama kendinisi kötü etkilememek adına uzaklaştım.Ama sf gibi diğer hastalıklarda yoğun mevcuttu yoksa ilerleme kaydediyordu.Benim çevremde gördüklerime bakarak bunun tedavisi iyi bir terapi.İnanç yeniden herşeyin güzel olabileceğine dair bir inanç

Anneme yazık benim gibi bi kızı olduğu için her zaman üzülmeye mahkum çünkü, yine de beni çok seviyor sadece bi anne yapabilir bunu. Benim gücüm yok çok yorgunum. Dedim ya sadece ölmek istiyorum.

dreamer8
01-09-2015, 03:57 PM
Bizlerin isteyerek yaşadığını mı düşünüyorsun Hüzün. Acı çekmediğimizi, yeter artık demediğimizi, bunalımlara girmediğimizi, dayanabildiğimizi mi düşünüyorsun. Sıkıntı senin ölmek istemen değil, ölmeyi ben de istiyorum. sıkıntı senin kontrolün ve iraden dışında yazılmış ölüm gününü (ecel) beklemekte yaşadığın sorunlar. Öleceğin güne kadar bu yaşayan cenaze bir şekilde hayatta kalacak, bunu kafana yazmalısın. Ölme hakkın, canına kıyma hakkın yok. bu yük asıldı boynumuza ve bunu taşıyacağız. Ömür dediğin tükeniyor gidiyor işte, zaman duruyor gibi görünse de saniyeler asla durmuyor, aynı istikamette yürüyor. Boşanmışsın, çocuğun için üzgünüm, onda da vardır bir hayır, dağılmış bir yuvanın tek ebeveynli çocuğu olmayacak en azından. Artık eşin ve ailesiyle seni bağlayacak, yüzleştirecek hiçbir durum sözkonusu değil. Tedavini olacak ve geleceğe bakacaksın. Mutlu olmak zorunda değilsin ama yaşamak zorundasın, üzgünüm.

öyle yani
01-09-2015, 04:05 PM
Anneme yazık benim gibi bi kızı olduğu için her zaman üzülmeye mahkum çünkü, yine de beni çok seviyor sadece bi anne yapabilir bunu. Benim gücüm yok çok yorgunum. Dedim ya sadece ölmek istiyorum.

Buraya yazmak, derdini paylaşmak, anneni düşünüyor olman, hepsi birer yaşama isteği, ama okadar azalmış ve bunalmışsın bunların tabi ki farkında değilsin.Ölüm benim tabirimle acil çıkış çapısı ama önce bütün diğer kapıları arala? En azından ben denedim olmadı, elimden geleni yaptım dersin.Senin şuan ölmek istiyorum demek yerine nasıl daha iyi olabilir ve annemi iyi hissettirebilirım'i düşünmen gerek.Bunları söylemek kolay yapması zor diyorsun ama acın geçince biraz dinince aslında bunların olması gerektiğini de sende inanacaksın.Sen annenle bence ufak bir yerlere gidin, çay yapıp pikniğe gidin.Eş dost var mı bilmiyorum ama ortak şeyler yapıp annenin senin iyi olduğunu görmesini sağla.Annen seni hasta üzgün gördükçe emin ol ömründen ömür gidiyordur.Hele hiç iyileşme kat edemiyor ve kızının erdiğini görmesi.söyleyebilecek bir söz bulamıyorum.Ne yazarsam da yaşadıkların daha ağır basıcak ama kendini daha iyi hissedersen yazılarımızın bir fark yarattığına inandığın an biz burdayız.

hüzünn
01-09-2015, 07:26 PM
Bizlerin isteyerek yaşadığını mı düşünüyorsun Hüzün. Acı çekmediğimizi, yeter artık demediğimizi, bunalımlara girmediğimizi, dayanabildiğimizi mi düşünüyorsun. Sıkıntı senin ölmek istemen değil, ölmeyi ben de istiyorum. sıkıntı senin kontrolün ve iraden dışında yazılmış ölüm gününü (ecel) beklemekte yaşadığın sorunlar. Öleceğin güne kadar bu yaşayan cenaze bir şekilde hayatta kalacak, bunu kafana yazmalısın. Ölme hakkın, canına kıyma hakkın yok. bu yük asıldı boynumuza ve bunu taşıyacağız. Ömür dediğin tükeniyor gidiyor işte, zaman duruyor gibi görünse de saniyeler asla durmuyor, aynı istikamette yürüyor. Boşanmışsın, çocuğun için üzgünüm, onda da vardır bir hayır, dağılmış bir yuvanın tek ebeveynli çocuğu olmayacak en azından. Artık eşin ve ailesiyle seni bağlayacak, yüzleştirecek hiçbir durum sözkonusu değil. Tedavini olacak ve geleceğe bakacaksın. Mutlu olmak zorunda değilsin ama yaşamak zorundasın, üzgünüm.
Biliyorum, yaşamak zorundayım buna yaşamak denirse tabi. Ama ben bunu haketmedim. Benim gibiler yani bizler zaten yaşayamıyoruz da insanlar da buna hakkımız yokmuş gibi davranıyorlar. Okb'lisin öyleyse senin hiçbişeye hakkın yok. Kes sesini ve ölüm gününü bekle... Eşimle ve ailesiyle beni bağlayan birsey kalmadı evet ama beni öldürdüler ya şimdi ben kendi cesedimi izliyorum anlıyor musun...

hüzünn
01-09-2015, 07:31 PM
Buraya yazmak, derdini paylaşmak, anneni düşünüyor olman, hepsi birer yaşama isteği, ama okadar azalmış ve bunalmışsın bunların tabi ki farkında değilsin.Ölüm benim tabirimle acil çıkış çapısı ama önce bütün diğer kapıları arala? En azından ben denedim olmadı, elimden geleni yaptım dersin.Senin şuan ölmek istiyorum demek yerine nasıl daha iyi olabilir ve annemi iyi hissettirebilirım'i düşünmen gerek.Bunları söylemek kolay yapması zor diyorsun ama acın geçince biraz dinince aslında bunların olması gerektiğini de sende inanacaksın.Sen annenle bence ufak bir yerlere gidin, çay yapıp pikniğe gidin.Eş dost var mı bilmiyorum ama ortak şeyler yapıp annenin senin iyi olduğunu görmesini sağla.Annen seni hasta üzgün gördükçe emin ol ömründen ömür gidiyordur.Hele hiç iyileşme kat edemiyor ve kızının erdiğini görmesi.söyleyebilecek bir söz bulamıyorum.Ne yazarsam da yaşadıkların daha ağır basıcak ama kendini daha iyi hissedersen yazılarımızın bir fark yarattığına inandığın an biz burdayız.
Ben denedim ki zaten olmadı; hersey çok kötü oldu çok... :(

Elixir
01-09-2015, 09:45 PM
Hüzün hayatı kimse planlayamaz .
Kimse hayatı boyunca sürekli mutlu olamayacağı gibi,kimse de sonsuza kadar istesende mutsuz olamazsın her şey bir noktada kırılganlık Yaşar,Doğa nın kuralıdır bu buna kimse karşı duramaz,güzellikler belkide çok yakındır bunu kimse bilemez.gücüm inancım yok diyorsun ,istemek ilk adım sana karşı yapılacak hatalara dur demek ikinci adım olsun .canını kimsenin sıkmasına izin verme bu lafıma dikkat et hiç bir insan hiç kimseye zulmetme,ezme lüksüyle yaratılmamıştır herkes haddini bilecek hayat güzel payına düşeni almasını bileceksin.bu olumsuz hal sende kronikleşmiş,olmadı diyorsun ya Olmasın bi daha,bi daha........inadına ne koparırsam kârdır inancıyla mücadele et . Mutluluk ruhun gıdasıdır,zincirleme devam eder.baştan vazgeçersen nasıl olacak bu işler,

Fearless
01-09-2015, 10:17 PM
Geçmiş olsun inşallah Allah şifanı tez zamanda verir

aslan92
01-09-2015, 11:33 PM
nefes aldığımız sürece umut vardır

hüzünn
02-09-2015, 01:05 AM
Hüzün hayatı kimse planlayamaz .
Kimse hayatı boyunca sürekli mutlu olamayacağı gibi,kimse de sonsuza kadar istesende mutsuz olamazsın her şey bir noktada kırılganlık Yaşar,Doğa nın kuralıdır bu buna kimse karşı duramaz,güzellikler belkide çok yakındır bunu kimse bilemez.gücüm inancım yok diyorsun ,istemek ilk adım sana karşı yapılacak hatalara dur demek ikinci adım olsun .canını kimsenin sıkmasına izin verme bu lafıma dikkat et hiç bir insan hiç kimseye zulmetme,ezme lüksüyle yaratılmamıştır herkes haddini bilecek hayat güzel payına düşeni almasını bileceksin.bu olumsuz hal sende kronikleşmiş,olmadı diyorsun ya Olmasın bi daha,bi daha........inadına ne koparırsam kârdır inancıyla mücadele et . Mutluluk ruhun gıdasıdır,zincirleme devam eder.baştan vazgeçersen nasıl olacak bu işler,
Çok güzel konuşmuşsun arkadaşım fakat inancın yoksa olmuyo ki yani yapmacık olamam ki kendimi nasıl kandırırım son zamanlarda ne zaman umut etmeye kalksam hersey daha da kötüye gitti... Bekletin olmayınca standart acını yaşıyorsun beklentiye girince ve olmayınca daha beter oluyorsun.

hüzünn
02-09-2015, 01:05 AM
Geçmiş olsun inşallah Allah şifanı tez zamanda verir

Teşekkürler, Allah razı olsun :)

hüzünn
02-09-2015, 01:06 AM
nefes aldığımız sürece umut vardır

Ya nefes aldığımızın farkında değilsek?

aslan92
02-09-2015, 05:34 PM
farkında olmanın bir yolunu bulmalıyız

acıların çocuğu
02-09-2015, 08:22 PM
bende yaşamak istemiyorum ulan bende ölmek istiyorum en iyisi forum olarak toplu intihar eylemi gerçkelştirelim...
fazla yaşayana onur madalyası mı veriyorlar ???

Fearless
02-09-2015, 09:08 PM
Geçmiş olsun ben de sosyal fobiğim Allah hepimizin şifasını versin cesaretli olup korkularımızın üstüne gitmemiz gerekiyo

hüzünn
02-09-2015, 09:10 PM
farkında olmanın bir yolunu bulmalıyız
Bulamıyorum.

Kubbe
12-09-2015, 10:21 PM
Biraz daha güçlü olmaya çalış,Güçlü insanları hayal et,onlar sence senin durumunda olsalardı neler yaparlardı.Allah'tan sana güç ve sabır vermesini dilerim.En erken zamanda daha iyi olman dileğiyle...

hüzünn
12-09-2015, 10:46 PM
Biraz daha güçlü olmaya çalış,Güçlü insanları hayal et,onlar sence senin durumunda olsalardı neler yaparlardı.Allah'tan sana güç ve sabır vermesini dilerim.En erken zamanda daha iyi olman dileğiyle...

Teşekkürler, Allah razı olsun.
Güçlü olmak ya da olmamak inan umrumda değil.

öyle yani
13-09-2015, 10:59 AM
Yaşam bir haktır, zorunluluk değil.ben intihar edenlere saygı duyuyorum ve hatta ımrenıyorum.ama gerçekten hesabını kitabını yapmış ve bu hakkını kullanmışsa,acılardan kaçmak için bu yolu seçmemısse.ölüm büyük cesaret ister.bilinmeyene adım atmak ve bunu yapmak da büyük cesaret ister.dibini göremediğin bir uçurum gibi ya sert kayalara çarparsın yada derin denizlere.tamamen şans.ama diğer taraftan bakınca,ölümü isteyecek kadar mutsuzsan tatmadin ne varsa tadına bak.belki bir yerde gözünden kaçan bir şeyler var.ve genelde de öyle olur ya en büyük sürprizler en Son gelir.

öyle yani
13-09-2015, 12:12 PM
Tadilacak seyleri her zaman farkedemiyorsun ya da farketsen bile yasamana izin olmuyor..belli bir zaman sonra birseyleri tatmanin anlamida olmuyorki..goruyosun yasiyosun ama zevk almiyosun vucudun orda olsa bile ruhun baska yerde yalniz ve umitsiz hissediyor
Hasta olduğun zaman yemeklerin tatsız tuzsuz gelir ya ama biliyorsun ki sana öyle geliyor.yemeklerin tadı var.sende bu açıyla bak hayatın alınabilecek tadı var sadece şuan algın bozuk.bunu düzeltmek için biraz çaba biraz inat.defalarca aynı şeyi dene.belki bu sefer farklı olur diye.

hüzünn
14-09-2015, 01:24 AM
Ben bunu beceremiyorum olmuyor iste tek yaptigim sey oturup gunun bitmesini beklemek omrumun kisa olmasini dileyip biran once vaktimi tamamlamak

Yalnız diilsin, fakat bu dünyaya gelmişsek boşa gelmedik bence ve hala yaşıyorsak bi anlamı mutlaka var. Biz bunu farkedemiyo göremiyo olabiliriz. En mantıklısı beklemek nasılsa bitecek yani intihar etmek değil. Katil olabilir misin? Ya da olmak ister misin? Hayır diyorsan eğer yaşamaya mecbursun. Demişsin ya intihar etsem diye etme.

Talihsiz
14-09-2015, 09:39 PM
Hüzün senin yasadiklarini okuyunca kendi evliliğim geçti gozumun önünden yasadiklarimiz hemen hemen ayni ama sen daha cabuk bitirebilmişsin ben bitiremedim ve su an öyle kotu bir durumdayimki anlatamam. Sen sanslisin annen yaninda ve destek oluyomus benim ailem artik destek olmuyor cunku benim evliliğim yüzünden onlarda cok zarar gördüler onlara kizamiyorum ben bunlari hakettim esim ve ailesine cok sessiz kaldim tepki veremedim simdide cezami çekiyorum ölümümü bekleyerek. Bir taraftanda cocuklarima bakmaya calisiyorum onlara kendimde olmayan gücümü bir ise yaramayan insanligimi onlarin yaninda durarak göstermeye calisiyorum.

hüzünn
14-09-2015, 11:14 PM
Hüzün senin yasadiklarini okuyunca kendi evliliğim geçti gozumun önünden yasadiklarimiz hemen hemen ayni ama sen daha cabuk bitirebilmişsin ben bitiremedim ve su an öyle kotu bir durumdayimki anlatamam. Sen sanslisin annen yaninda ve destek oluyomus benim ailem artik destek olmuyor cunku benim evliliğim yüzünden onlarda cok zarar gördüler onlara kizamiyorum ben bunlari hakettim esim ve ailesine cok sessiz kaldim tepki veremedim simdide cezami çekiyorum ölümümü bekleyerek. Bir taraftanda cocuklarima bakmaya calisiyorum onlara kendimde olmayan gücümü bir ise yaramayan insanligimi onlarin yaninda durarak göstermeye calisiyorum.

Benim ailem de zarar gördü özellikle herkes annemi suçladı beni evlendirdi diye ki en suçsuz insan o, evlenirken bu denli kötü diildim üzerime düşen sorumlulukları yerine getirebiliyordum ve zaten ben ayrı annem ayrı konuştuk onlarla, süslü püslü cümleler kurmadik kendimizi övmedik aksine kötü yönde abartılı konuştuk hastaligim konusunda benim amacım bitirmekti annemin amacıysa gelecekte kötü olursam eğer bizi suçlamamalarıydı. Ama yine de suçladılar hastalık bu sanki annem beni böyle yaptı ya da ben bunu tercih ettim. Annem o kadar iyi ki kendi hakkında duyduğu herseyi sineye çekti asla karşılık vermedi çünkü beni düşündü hep çünkü eğer onlar gibi çirkefleşseydi yine bana patlayacakti Allah biliyo dedi beni, bizi. Onlar bilmesi de olur. Öyle çok konuştular ki beni ve ailemi. En tanımadığım insanın bile dilinde ben vardım ve eleştiriler. Çok suçladım kendimi ve dedim annemin hiçbi suçu yok ne söyleyecekseniz bana söyleyin. Ama insanlar beyinsiz insanlar ne beni anladilar ne de bunu fiziksel bi hastalık gibi kabul edebildiler. Neyse ki bitti insanların gözünde nasıl olduğumu umursamıyorum artık evlenmeden önce iyi bi konuma sahiptim şimdi ise yaramaz. Biliyorum ve kabul ediyorum. Ilk günkü gibi acımıyo canım. Sadece onları gördüğümde konuştuğumda kötü hissediyorum. Bilirsin ikiyüzlü insanlar. Insanlar şunu unutuyo bugün bana veren Allah yarın aynı konuma seni düşürebilir hatta çok daha beterini yaşatabilir. Ailen çok zarar görmüş olabilir ama en çok zararı sen gördün ve bunu sen seçmedin herkes tarafından senin suçun olarak görülen okbn bi suç değil hastalık nasıl kanser olmayı sen seçmezsin ama olunca kimse bu yüzden seni suçlamaz hatta yardimci olmak için elinden geleni yapar bu hastalık için de böyle yapilmaliydi aslında tabi hastalık olarak kabul edebilselerdi. Aile demek her ne olursa olsun ne yaşamış olursan ol orada bi kapının olduğunu bilmektir. Oraya sığınabilmek. Bütün yorgunluklarinin yaralarinin orda düzelecegini bilmek, aile demek anne sarılışı demek, korunaklı yer demek. Yani demem o ki aile evladına sırt dönmemeli çünkü eğer onlarda sırt dönerse nereye sığınırız biz. Çocukların varmış annesin sen o çocukların ailesisin, kendin için olmasa da onlar için güçlü olmak zorundasın. Çünkü bi anne yeri geldiğinde çocukları için canını verir. Çünkü bi anne çocukları için bütün herkesle savasabilir. Çünkü anneysen eğer çocuklarındır yaşam kaynağın. Güçlü ol çünkü senin güçsüz olmak gibi bi lüksün yok. Çünkü seni koşulsuz çıkarsız seven küçük varlıklar var hayatında. Onlar senin yaralarını sarabilir. Ve onların sana en çok sana ihtiyacı var. Biliyorum yaşadıkların kolay değil. Ama güçlü ol lütfen ölmeyi dilemektense o küçükler için yaşamayı dile...