PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Uyku Apnesi :



Nefertiti
13-11-2007, 08:13 PM
UYKU APNESİÇok şiddetli horladığınız söyleniyorsa, sabahları yorgun uyanıyorsanız ve gündüzleri uyukluyorsanız uykuda solunum duraklamaları (uyku apnesi) sorununuz olabilir. Apne kelimesi Yunanca'da "soluksuz kalmak" anlamına gelir. Uyku apnesi erkeklerde kadınlardan 2 kat daha sıktır ve daha çok orta yaş üzerindeki erişkinlerde görülür.

Uyku apnesi iki türdedir :

Tıkayıcı tipte uyku apnesi. Daha sık rastlanan bu apne türünden boğazdaki kasların havanın geçeceği alanı kapatacak şekilde gevşemesi sorumludur.

Merkezi uyku apnesi. Bu tür apne beyinin solunumu kontrol eden kaslara doğru sinyaller göndermemesi sonucunda görülür.

BELİRTİLERİ
Gündüz uyuklama

Şiddetli horlama

Uyku sırasında solunum duraklamasının başkaları tarafından gözlenmesi

Solunum güçlüğü ile uyanma

Ağız kuruluğu ve boğaz ağrısı ile uyanma

Sabah başağrıları

NEDENLERİ
Tıkayıcı tipte uyku apnesi boğazdaki kasların havanın geçeceği alanı kapatacak şekilde gevşemesi sonucunda oluşur. Bu kaslar yumuşak damağa, küçük dile, yutağa ve dile aittir. Bu kaslar gevşediğinde nefes alma sırasında hava yolu daralır ve bir süre için solunum durur. Bunun sonucunda kandaki oksijen miktarı azalır, beyin bu azalmayı algılar ve uyku derinliğini azaltarak hava yolunun tekrar açılmasını sağlamaya çalışır. Uyku derinliğinin azalmasını takiben bazı kişilerde bir iki kısa derin nefes alma ile, bazı kişilerde ise şiddetli horlama ve yutkunma sesleri ile solunum tekrar başlatılır. Bu durum bütün gece saatte 20-30 kere tekrarlayabilir. Bu derecede uyku apnesi olduğunda derin uykuya geçmek hiç mümkün olmaz, kişi bütün uykusunu solunum çabası içinde geçirir ve gündüz uyuma ihtiyacı duyar. Uyku apnesi olan kişiler genellikle uykularının bölündüğünün farkında değildir ve iyi uyuduklarını zannederler.

Merkezi tipte uyku apnesi çok daha nadir görülür ve beyinin solunumu kontrol eden kaslara doğru sinyaller göndermemesi sonucunda ortaya çıkar. Kanda karbondiositin artması ve oksijenin azalması uyanma ile sonuçlanır. Merkezi tipte uyku apnesi olan hastalar uyanma dönemlerini tıkayıcı tipte apnesi olan kişilere göre daha fazla hatırlarlar.

RİSK FAKTÖRLERİ
Tıkayıcı tipte uyku apnesi

Kilo fazlalığı. Boyunun kısa ve kalın olması boğazda hava yolunun daralmasına neden olur. Kilo fazlalığı nedeniyle boynun ve boğaz çevresindeki yağ dokusunun artması uyku apnesini şiddetlendiren önemli bir etkendir. Boyun çevresinin, yani gömlek yakası numarasının erkeklerde 43 cm'den, kadınlarda 40 cm'den fazla olması uyku apnesi için risklidir. Ancak uyku apnesi zayıf kişilerde de görülebilir.

Büyümüş bademcikler ve geniz eti varlığı. Bademciklerin normalden büyük olması ve geniz eti bulunması daha çok çocuklarda görülen uyku apnesinin nedenidir; ancak bazen erişkinlerde de sorumlu olabilir.

Boğazın dar yapıda olması. Bazı kişilerde boğazın şekli doğuştan dar yapıda olabilir.

Erkek cinsiyet. Uyku apnesi erkeklerde kadınlardan iki kat sık görülür. Ancak, kilo fazlası olan kadınlarda da sık görülmektedir.

Yaş. Uyku apnesi orta yaş üzerindeki erişkinlerde gençlere göre 2-3 kat daha sıktır.

Alkol, sakinleştirici ve uyku ilaçlarının kullanımı. Bu maddeler boğaz kaslarının uyku sırasında gevşemesine neden olurlar.

Merkezi uyku apnesi
Beyin felci veya tümörleri. Bu sorunların varlığında beyinin solunum ritmini ayarlama fonksiyonu bozulabilir.

Kas ve sinir sistemi hastalıları. Beyin sapı ve omurilikle ilgili sinir sistemi hastalıklarında veya bütün kas sistemini etkileyen bazı hastalıklarda uyku apnesi görülebilir.

Yüksek rakım. Alışkın olduğunuzdan daha yüksek rakımdaki uykuda apne riski artar.

Her iki apne türünde de kalp yetmezliği ve hipertansiyon gelişme riski vardır. Apne sırasında kandaki oksijenin ani düşmeleri kan basıncının artmasına, kalp ve damar sisteminin zorlanmasına neden olur. Bunun sonucunda da beyin kanamasına bağlı felç ve kalp yetmezliği gelişme riski artar. Kalp hastalığı olan kişilerde uyku apnesinin neden olduğu oksijen düşüşleri kalp krizine bağlı uykuda ani ölüm riskini artırmaktadır.

NE ZAMAN HEKİME BAŞVURMALISINIZ ?
Horlamanız başkalarını veya sizi rahatsız edecek derecede şiddetliyse

Uykudan nefes alma güçlüğü ile uyanıyorsanız

Uyku sırasında nefes almanızın durakladığına tanık olunuyorsa

Gündüz uyuklamaları oluyorsa (örneğin işte çalışırken, televizyon seyrederken, okurken, otobüste, araba kullanırken)

kaynak:Prof. Dr. İrfan YORULMAZ

9 ŞUBAT
04-04-2008, 01:55 PM
Uyku esnasında horlayan ve nefes alma sorunu yaşayanlarda uyku kalitesinin düştüğünü, hastalarda meydana gelen algı bozukluğu ve dikkatsizliğin özellikle trafikte kazalara neden olduğu belirtiliyor.

Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Haşim Boyacı, KOÜ Tıp Fakültesi'nde, uyku sırasında yaşanan solunum bozukluklarıyla ilgili hastalıkların teşhis ve tedavisi amacıyla uyku laboratuvarı kurduklarını belirtti.

Göğüs hastalıkları, kulak burun boğaz ve nöroloji anabilim dallarının ortak çabası ile kurulan laboratuvarın maliyetinin 100 bin YTL'nin üzerinde olduğunu ifade eden Boyacı, son derece modern laboratuvarın hizmete girmesiyle büyük bir taleple karşılaştıklarını, hastalara aralık ayına gün verdiklerini ifade etti.

Toplumun yüzde 2 ile yüzde 5'in uyku solunum bozukluğu yaşadığını bildiren Boyacı, "Hastanın uyku esnasında yaşadığı apne problemi nedeniyle uyku kalitesi düşüyor. Vücuduna yeterli oksijen gitmemesi ile hastada akciğer damarlarında daralma ve sonrasında nefes darlığı ile hipertansiyon oluşabiliyor. Ayrıca bu rahatsızlık diyabet rahatsızlıklarını da arttıran bir etkiye sahip. Hatta cinsel hayatı da etkiliyor" diye konuştu.

Yeterli uyku alamayan hastaların uykusuzluk, konsantrasyon bozukluğu, baş ağrısı ve buna benzer sorunlar yaşadığını vurgulayan Boyacı, uyku kalitesi düşen hastalarda meydana gelen algı bozukluğu ve dikkatsizliğin özellikle trafikte kazalara neden olduğunun altını çizdi.

Risk altındaki gruplar

Uyku esnasında horlayan ve nefes alma sorunu yaşayanların laboratuvarda çeşitli testlerden geçirildiğini belirten Boyacı, testlerin ardından hastaya teşhis konduğunu, tedavisinin yapılması için ilgili bölüme yönlendirildiğini söyledi.

Horlama ve uykuda nefesin durmasının bir hastalık olduğunu söyleyen Boyacı, "Alkol ve sigara hastalığı tetikliyor. Hastalık iş verimini azalttığı gibi kişinin günlük performansını da olumsuz etkiliyor" diye konuştu.

"Bir kişide böyle bir hastalık olduğundan söz edebilmek için kişinin uykuda bir saat içinde en az beş defa solunumunun durması gerekiyor" diyen Boyacı, "Bu oran bazı kişilerde saatte 30-60 gibi rakamlara ulaşabiliyor. 40 yaş üstü erkekler, obezite sorunu olanlar, çenesi geride, dili veya bademcikleri büyük, burnunda eğrilik bulunanlar, ensesi kalın olanlar ve şişmanlar risk altında. Bu sorunu yaşayanlar tedavi olmalı" dedi.


cnnturk.