9 ŞUBAT
18-06-2008, 10:16 PM
1.Hedefler:
Bir kişiye şizofreni tanısı konduğu zaman tedavi amacıyla hastaneye yatırılabilir. Hastanede kaldığı süre içinde akrabaları onu düzenli olarak ziyaret ederek, hala ailesinin sevilen ve değerli bir üyesi olduğuna güvenmesinde önemli rol oynarlar.
Şizofreni belirtileri mevcut kişiliğin üstüne eklenir. Hastanın yetileri büyük ölçüde onun hasta olmadan önce onun nasıl biri olduğuna bağlıdır. Başlangıç yaşı, hastanın sorunlarıyla başa çıkma derecesini etkileyebilir. Hastalık başlamadan önce iş ve sosyal becerileri iyi gelişmiş kişiler, iyi gelişmemişlere oranla gündelik görevlerini daha iyi yapabilir.
Kişi hastaneden taburcu olduğunda genellikle ailesinin yanına döner. Her ne kadar doğruyu buluncaya kadar çeşitli yolları denemek icap ederse de, nekahat dönemindeki kişiye yardım ederken yapılabilecek bir çok şey vardır(Şizofreni olan bazı kişilerin düzelmelerinin sınırlı olabileceği hatırlanmalıdır). Önerilen stratejilerin büyük bir kısmı, kişinin devam eden belirtilerinin ortaya çıkan güçlüklerinin üstesinden gelmesini amaçlar.
Her uzun süreli hastalığın bir uyum dönemine ihtiyacı olduğunu kabul edin.
- Bir şey yapmasını söylerken veya soru sorarken yavaş, sakin ve açık bir şekilde konuşun.
- Duygusal sahneler ve gerginlik yaratan durumlardan kaçının.
- Neler olduğunu dinlemiyor göründüğü zaman bile ona önem vermemezlik etmeyin.
- Sakin, güven verici bir tutumla onu sevdiğinizi gösterin.
- Kişisel temizliğini cesaretlendirmek için olumlu bir yaklaşım kullanın.
- Ne kadar küçük olursa olsun başarılarını cesaretlendirerek kendisine saygısını güçlendirmeye çalışın.
- Akrabanızın ilaçlarını aldığından emin olmaya çalışın.
- Sohbet etmek güç olabilir. Bazen hastalık başlamadan önceki çocukluk anılarından konuşmak herkesi rahatlatır.
2.Acil Durumda Ne Yapmalı:
Çoğunlukla hastalığın akut belirtilerinin tekrar ortaya çıkmasıyla acil durum meydana gelir. Bu durum, genellikle kişi ilaçlarını kullanmadığı zaman olur, fakat başka zaman da olabilir. Böylece kişi varsanılan (hayaller ve sesler), hezeyanlar ( düşünce bozukluğu) ve/veya davranış ve duygularda karmaşalar yaşayabilir. Bu durumda onu izleyen kişi kadar, hasta olan kişide dehşet içinde olabilir. Sesler kişi için tamamen gerçeğe benzer, hayatı tehdit edici emirler veriyor olabilir veya çevresinde onu tehdit edici bir şey oluyor gibi hissedebilir.
Bu kişinin hastaneye götürülmeye ve tedavi edilmeye ihtiyacı olabilir. Aşağıdaki esaslar bu gerçeği kabul etmenize yardım edebilir.
*Öfke veya kızgınlık ifade etmeyin, duygularınızı kontrol altında tutun.
*İlgiyi başka tarafa çeken diğer şeyleri derhal azaltın, radyoyu, televizyonu kapatın.
*Orada bulunan herkesin(misafirler, arkadaşlar vb.) sakin bir şekilde gitmelerini bekleyin.
*Yavaşça, kesin bir şekilde ve sade bir dille konuşun.
*Akrabanınız ne yaşamakta olduğunu anladığınızı ifade edin.
*Akut psikotik bir hastayı mantık çerçevesinde ikna edemeyebileceğinizi hatırlayın.
Psikotik hecmede eğer şiddete dayalı bir hareket ortaya çıktıysa yukarıdaki manevralar için zaman olmayabilir. Polis çağırmakta duraksamayın. Ne yaşadığınızı ve tıbbi tedaviyi sağlamak ve saldırgan davranışı kontrol etmek için yardımlarına ihtiyaç duyduğunuzu açıklayın. Polis arandıktan sonra eğer onu daha önceden beri izleyen özel bir doktoru varsa onu aramak ve önerilerini almak akıllıca olur. Bir krizi önceden tahmin etmek zor olduğu için, önceden plan yapılmalıdır. Herhangi bir şekilde yardım edebilecek tüm kişilerin isim ve telefon numaraları, kolay bulunabilmesi için bir araya konmalıdır.
3.İlaç almayı reddetme:
Şizofreni ile bir yaşantısı olmuş hemen herkes hastalıkla ilgili en sinirlendirici şeylerden birinin sıklıkla hastaların ilaç almayı reddetmesi olduğunu bilirler. Hasta olduklarını inkar edebilirler veya düzeldiklerini iddia edebilirler. İlaçlar sıklıkla hoş olmayan yan etkilere neden olurlar(En sık ağız kuruması ve görme bulanıklığı ortaya çıkar).
Bazı kişiler sürekli ilaç kullanmayı kabul etmekte zorluk çekerler. Şeker hastalığı gibi her gün ilaç almayı gerektiren diğer hastalıkları anlatmak durumu kolaylaştırabilir.
İlaç almayı reddetme "pozitif" belirtilerin(varsanı vs.) ve akut hecmenin tekrarlanmasına neden olabilir. Birini ilaç almaya ikna etmek kolay bir iş değildir. Kişi belirli bir süre şizofreni hastalığını yaşamadan ve hastalığı hakkında biraz içgörü kazanmadan ilaç tedavisinin yeniden hastalanmayı önlediğine inanmayabilir. Ailenin hasta olan akrabalarını ikna etmek girişimlerinde yine sabırlı ve sakin olmalarını söylemek dışında söylenecek fazla bir şey yoktur.
devamı alttadır.
Bir kişiye şizofreni tanısı konduğu zaman tedavi amacıyla hastaneye yatırılabilir. Hastanede kaldığı süre içinde akrabaları onu düzenli olarak ziyaret ederek, hala ailesinin sevilen ve değerli bir üyesi olduğuna güvenmesinde önemli rol oynarlar.
Şizofreni belirtileri mevcut kişiliğin üstüne eklenir. Hastanın yetileri büyük ölçüde onun hasta olmadan önce onun nasıl biri olduğuna bağlıdır. Başlangıç yaşı, hastanın sorunlarıyla başa çıkma derecesini etkileyebilir. Hastalık başlamadan önce iş ve sosyal becerileri iyi gelişmiş kişiler, iyi gelişmemişlere oranla gündelik görevlerini daha iyi yapabilir.
Kişi hastaneden taburcu olduğunda genellikle ailesinin yanına döner. Her ne kadar doğruyu buluncaya kadar çeşitli yolları denemek icap ederse de, nekahat dönemindeki kişiye yardım ederken yapılabilecek bir çok şey vardır(Şizofreni olan bazı kişilerin düzelmelerinin sınırlı olabileceği hatırlanmalıdır). Önerilen stratejilerin büyük bir kısmı, kişinin devam eden belirtilerinin ortaya çıkan güçlüklerinin üstesinden gelmesini amaçlar.
Her uzun süreli hastalığın bir uyum dönemine ihtiyacı olduğunu kabul edin.
- Bir şey yapmasını söylerken veya soru sorarken yavaş, sakin ve açık bir şekilde konuşun.
- Duygusal sahneler ve gerginlik yaratan durumlardan kaçının.
- Neler olduğunu dinlemiyor göründüğü zaman bile ona önem vermemezlik etmeyin.
- Sakin, güven verici bir tutumla onu sevdiğinizi gösterin.
- Kişisel temizliğini cesaretlendirmek için olumlu bir yaklaşım kullanın.
- Ne kadar küçük olursa olsun başarılarını cesaretlendirerek kendisine saygısını güçlendirmeye çalışın.
- Akrabanızın ilaçlarını aldığından emin olmaya çalışın.
- Sohbet etmek güç olabilir. Bazen hastalık başlamadan önceki çocukluk anılarından konuşmak herkesi rahatlatır.
2.Acil Durumda Ne Yapmalı:
Çoğunlukla hastalığın akut belirtilerinin tekrar ortaya çıkmasıyla acil durum meydana gelir. Bu durum, genellikle kişi ilaçlarını kullanmadığı zaman olur, fakat başka zaman da olabilir. Böylece kişi varsanılan (hayaller ve sesler), hezeyanlar ( düşünce bozukluğu) ve/veya davranış ve duygularda karmaşalar yaşayabilir. Bu durumda onu izleyen kişi kadar, hasta olan kişide dehşet içinde olabilir. Sesler kişi için tamamen gerçeğe benzer, hayatı tehdit edici emirler veriyor olabilir veya çevresinde onu tehdit edici bir şey oluyor gibi hissedebilir.
Bu kişinin hastaneye götürülmeye ve tedavi edilmeye ihtiyacı olabilir. Aşağıdaki esaslar bu gerçeği kabul etmenize yardım edebilir.
*Öfke veya kızgınlık ifade etmeyin, duygularınızı kontrol altında tutun.
*İlgiyi başka tarafa çeken diğer şeyleri derhal azaltın, radyoyu, televizyonu kapatın.
*Orada bulunan herkesin(misafirler, arkadaşlar vb.) sakin bir şekilde gitmelerini bekleyin.
*Yavaşça, kesin bir şekilde ve sade bir dille konuşun.
*Akrabanınız ne yaşamakta olduğunu anladığınızı ifade edin.
*Akut psikotik bir hastayı mantık çerçevesinde ikna edemeyebileceğinizi hatırlayın.
Psikotik hecmede eğer şiddete dayalı bir hareket ortaya çıktıysa yukarıdaki manevralar için zaman olmayabilir. Polis çağırmakta duraksamayın. Ne yaşadığınızı ve tıbbi tedaviyi sağlamak ve saldırgan davranışı kontrol etmek için yardımlarına ihtiyaç duyduğunuzu açıklayın. Polis arandıktan sonra eğer onu daha önceden beri izleyen özel bir doktoru varsa onu aramak ve önerilerini almak akıllıca olur. Bir krizi önceden tahmin etmek zor olduğu için, önceden plan yapılmalıdır. Herhangi bir şekilde yardım edebilecek tüm kişilerin isim ve telefon numaraları, kolay bulunabilmesi için bir araya konmalıdır.
3.İlaç almayı reddetme:
Şizofreni ile bir yaşantısı olmuş hemen herkes hastalıkla ilgili en sinirlendirici şeylerden birinin sıklıkla hastaların ilaç almayı reddetmesi olduğunu bilirler. Hasta olduklarını inkar edebilirler veya düzeldiklerini iddia edebilirler. İlaçlar sıklıkla hoş olmayan yan etkilere neden olurlar(En sık ağız kuruması ve görme bulanıklığı ortaya çıkar).
Bazı kişiler sürekli ilaç kullanmayı kabul etmekte zorluk çekerler. Şeker hastalığı gibi her gün ilaç almayı gerektiren diğer hastalıkları anlatmak durumu kolaylaştırabilir.
İlaç almayı reddetme "pozitif" belirtilerin(varsanı vs.) ve akut hecmenin tekrarlanmasına neden olabilir. Birini ilaç almaya ikna etmek kolay bir iş değildir. Kişi belirli bir süre şizofreni hastalığını yaşamadan ve hastalığı hakkında biraz içgörü kazanmadan ilaç tedavisinin yeniden hastalanmayı önlediğine inanmayabilir. Ailenin hasta olan akrabalarını ikna etmek girişimlerinde yine sabırlı ve sakin olmalarını söylemek dışında söylenecek fazla bir şey yoktur.
devamı alttadır.