9 ŞUBAT
13-06-2008, 04:37 PM
“Birden ona kadar bir skalada değerlendirirseniz, benim içinde cinsellik olmayan bir evliliği 33 yıl sürdürmek ile ettiğim aptallık kaç puan alır? Onunla bu kadar uzun bir süre geçirmiş olmam sadece benimle ve korkularımla ilgili bir şey mi? Yoksa beni ben yapan şeyleri oluşturan, aile geçmişim ve yetiştirilme şeklim mi? Bana istismara yönelik davranışlarda bulunduğu zaman, bunu hem sözel olarak hem de abartılı dramatik davranışlar ile yapar. Bu durum da bana kendimi duygusal olarak tükenmiş hissettirir. Onu rahatsız edebilecek en ufak bir şey yaptığımda beni azarlar ama ben karşılık vermem. Çünkü öfkesini çocuksu yollarla göstermeye çalışır. Kimi zamanlarda ise, benim onu ne kadar çileden çıkarttığımı göstermek için daha şiddet içerikli davranışlarda bulunp bazı şeyleri fırlatır ya da atar. Sonuç olarak, ona karşı acıma hissediyorum, aşk değil. İsimsiz.”
İstediğiniz skalada vereceğimiz puan kısaca 5 olabilir. Ailemizden getirdiğimiz öğrenimler kim olduğumuzu etkileyen şeylerdir. Öncelikle söylemeliyiz ki; istismar uygulayan partnerler, HER ZAMAN, kendilerine ait olan suçu eşlerine yöneltirler. Bunu yaptıklarında sakın onlara inanmayın. Eşiniz bir yetişkin ve kendi duygusallığını kontrol altına alabilir. Kendi hayatında yanlış giden şeyler için sizi suçlaması, onun bilmediği duygulanımlarla başa çıkma yoludur.
İkinci söylememiz gereken şey, eşinizin bir kabadayı olduğudur. Çünkü kendi gücünü ancak sizi ististmar ederek gösterebilmektedir. Ancak, bu türden kişilerin de, bu güç gösterisini yapmak için herhangi birisini seçmediklerini bilmek önemlidir. Onlar, kendilerini koruyamayan kişileri seçerler ki, başa çıkması kolay olsun.
Eğer kimi noktalarda sınır çizgileri belirleyebilseydiniz yaşamınızda dramatik değişiklikler olduğunu görebilirdiniz. Haklısınız, şikayet etmenin hiç bir faydası yoktur. Bu sadece sizin güçsüz olduğunuzu göstermenize yarayacaktır. Bunun yerine, size karşı sözel şiddet uyguladığı zamanlarda ona gayet sakin ve kibar bir şekilde, “şu anda seninle bu konuyu tartışmak istemiyorum. Saha sakin olduğun bir zamanda seninle seve seve konuşabilirim” diyebilirsiniz. Bunu söyledikten sonra da evin başka bir bölümüne geçip, kendinizi bir şeyle meşgul edebilirsiniz. Artık, 33 yıldır yaptığınız gibi, onun kötü davranışlarına tahammül göstermediğinizi ona gösterebilirsiniz. Genellikle, saygılı davranışların başlamasına sebep olan temel nokta budur. NE kadar çok kez bunu yapmanız gerekirse gereksin, ona davranışının kabul edilemez olduğunu hem davranışlarınızla ve hem de sözel olarak söyleyin.
Eşinizle cinsel hayatınızın olmayışı ise, sahip olduğunuz ilişki biçiminin, artık birbirinize çekici gelmemesine sebep olmasıdır. Eşiniz de siz de, ikiniz için de işe yarayabilecek yeni bir ilişki kurma yolu bulmayı denemelisiniz. Bu yeni ilişkinin içinde ise mutlaka karşılıklı saygı olmalıdır. Ayrıca eşinizle birbirinize verip aldıklarınızda eşit bir denge bulunması da çok öanmli olacaktır.
İlişkinizle ilgili yeni şeylere karar verirken, karşılıklı uyacağınız temel tartışma kurallarınızı belirleyin. Mesela, içinizden birisi sinirlenmeye başlarsa diğerinizin tartışmayı 15 dakikalığına sonlandırması gibi..
Öncelikle davranışlar sınırlar koymaya hazır hissediyor musunuz? Tabi ki hayır. Ama bir 33 yılınızı daha eski korkularınızca yönetilerek geçirebilir, ya da bu güvenli bölgeden dışarı bir adım atıp ihtiyacınız olan şeyi elde edebilirsiniz. Karar sizin.
Psychology Today'den çevrilmiştir.
http://www.veritaspsikiyatri.net
İstediğiniz skalada vereceğimiz puan kısaca 5 olabilir. Ailemizden getirdiğimiz öğrenimler kim olduğumuzu etkileyen şeylerdir. Öncelikle söylemeliyiz ki; istismar uygulayan partnerler, HER ZAMAN, kendilerine ait olan suçu eşlerine yöneltirler. Bunu yaptıklarında sakın onlara inanmayın. Eşiniz bir yetişkin ve kendi duygusallığını kontrol altına alabilir. Kendi hayatında yanlış giden şeyler için sizi suçlaması, onun bilmediği duygulanımlarla başa çıkma yoludur.
İkinci söylememiz gereken şey, eşinizin bir kabadayı olduğudur. Çünkü kendi gücünü ancak sizi ististmar ederek gösterebilmektedir. Ancak, bu türden kişilerin de, bu güç gösterisini yapmak için herhangi birisini seçmediklerini bilmek önemlidir. Onlar, kendilerini koruyamayan kişileri seçerler ki, başa çıkması kolay olsun.
Eğer kimi noktalarda sınır çizgileri belirleyebilseydiniz yaşamınızda dramatik değişiklikler olduğunu görebilirdiniz. Haklısınız, şikayet etmenin hiç bir faydası yoktur. Bu sadece sizin güçsüz olduğunuzu göstermenize yarayacaktır. Bunun yerine, size karşı sözel şiddet uyguladığı zamanlarda ona gayet sakin ve kibar bir şekilde, “şu anda seninle bu konuyu tartışmak istemiyorum. Saha sakin olduğun bir zamanda seninle seve seve konuşabilirim” diyebilirsiniz. Bunu söyledikten sonra da evin başka bir bölümüne geçip, kendinizi bir şeyle meşgul edebilirsiniz. Artık, 33 yıldır yaptığınız gibi, onun kötü davranışlarına tahammül göstermediğinizi ona gösterebilirsiniz. Genellikle, saygılı davranışların başlamasına sebep olan temel nokta budur. NE kadar çok kez bunu yapmanız gerekirse gereksin, ona davranışının kabul edilemez olduğunu hem davranışlarınızla ve hem de sözel olarak söyleyin.
Eşinizle cinsel hayatınızın olmayışı ise, sahip olduğunuz ilişki biçiminin, artık birbirinize çekici gelmemesine sebep olmasıdır. Eşiniz de siz de, ikiniz için de işe yarayabilecek yeni bir ilişki kurma yolu bulmayı denemelisiniz. Bu yeni ilişkinin içinde ise mutlaka karşılıklı saygı olmalıdır. Ayrıca eşinizle birbirinize verip aldıklarınızda eşit bir denge bulunması da çok öanmli olacaktır.
İlişkinizle ilgili yeni şeylere karar verirken, karşılıklı uyacağınız temel tartışma kurallarınızı belirleyin. Mesela, içinizden birisi sinirlenmeye başlarsa diğerinizin tartışmayı 15 dakikalığına sonlandırması gibi..
Öncelikle davranışlar sınırlar koymaya hazır hissediyor musunuz? Tabi ki hayır. Ama bir 33 yılınızı daha eski korkularınızca yönetilerek geçirebilir, ya da bu güvenli bölgeden dışarı bir adım atıp ihtiyacınız olan şeyi elde edebilirsiniz. Karar sizin.
Psychology Today'den çevrilmiştir.
http://www.veritaspsikiyatri.net