PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Anaokuluna uyum süreci



9 ŞUBAT
02-11-2007, 03:05 PM
Okul öncesi dönem çocuğunuzun bilişsel, duygusal ve sosyal gelişimi açısından yaşamında çok büyük bir yer tuttuğunu biliyor muydunuz? Bu dönemde çocuğunuzun kişiliğinin %80 i oluşmaktadır. Bu nedenle anaokulu döneminde ilk sosyalleşme sürecini yaşayan çocuğunuzun bu dönemi sağlıklı geçirmesi çok önemlidir.

Anaokuluna alışma dönemi bazı çocuklar için çok sancılı geçmektedir. Çocuğun ilk güven duyduğu obje annedir, sonrasında baba ve bakımı ile ilgilenen anneanne, dede, hala vb kişilerdir. Alıştığı kişilerden sonra başka insanlara güvenmek, dış dünyaya açılmak çocuk için zor bir süreç olacaktır. Bu sürecin zor geçtiğini en çok gözlemlediğimiz aile yapıları aşırı koruyucu- kollayıcı tutum sergileyen anne ve babalardır. Bu tip ailelerde çocuk bireyselleşmeyi sağlayamaz çünkü çevresindeki kişiler yoğun endişelerinden dolayı ya da o henüz küçük diye buna bir türlü izin vermemektedir. Büyüyen her çocuk bireyselleşmek için çaba gösterir, çevresini merak eder, dokunur, yürümek için çaba gösterir ve yürür, yürüyerek ulaşabildiklerinin sayısı artar ve daha çok merakı artar, istediklerini yapmak için sizinle inatlaşır ve kendini ortaya koyar, tüm bunlar çocuk için bir bireyselleşme çabasıdır.

Çocuğun anaokuluna başlama sürecinde sadece çocuk değil annenin de duygusal olarak hazır olması gerekir. Çocuğun ayrılırken duygusal olarak annenin üzüntü ve kaygısını hissetmesi anaokuluna uyum sürecini zorlaştırmaktadır. Çoğunlukla karşılaştığımız durum annelerin çocuklarının ağlamalarına dayanamadıkları noktada onları anaokulundan alma davranışı göstermeleridir. Bu tutum çocuğun gelişimi için oldukça tehlikeli bir durumdur. Bu nedenle annenin duygusal olarak bu kısa süreli ayrılık sürecine hazır olması ya da iki tarafın ayrılık anksiyetesi yaşamaması için kurum psikoloğu ile birlikte hareket edilmesi gerekir.

Anaokulu öncesinde uyum sürecini kolaylaştırmak için oyun grupları oldukça yararlı olmaktadır. Kısa sürelerle başlayan ayrılıklar zamanla daha uzun sürelere yayılmakta ve çocuğun endişesini azaltmaktadır.

Anne – babanın çocuğun içinde bulunduğu yaş itibariyle ayrılık kavramına zihinsel olarak hazır olmadığının farkında olması gerekir. “Sadece 1 saat oyna sen ben hemen gelicem ” ya da “ Eve kadar gidip gelicem “ ifadesini bir yetişkin gibi algılayamaz, “annem beni bırakıp gitti, bir daha gelmeyecek” olarak algılar ve yoğun endişe yaşar . Bu nedenle anaokuluna uyum sürecinde ilk günlerde annenin de okulda kalması yararlı olacaktır. Çocuk anneyle aynı sınıfta durma ihtiyacı duyuyorsa o oyun oynarken anne bir köşede kitap, dergi vs okuyabilir, zamanla uzaklaşma ve güven çalışmalarına devam edilmesi yararlı olacaktır. Annesinin okulda olduğunu hisseden çocuk kendini daha rahat hissederek oyunlara katılacak ve birlikte olduğu öğretmenine, arkadaşlarına güven duyacaktır. Anne ve öğretmen birlikte hareket etmeli ve zamanla anaokulundaki gereksinimlerin karşılanması anneden öğretmene geçmelidir.Öğretmenine güven duyan bir çocuk zamanla annenin yokluğundan kaygı duymayacak, okula- arkadaşlarına uyum sağlayarak sağlıklı bir sosyalleşme süreci geçirmiş olacaktır.

Uzun süre okula adapte olamayan ve yoğun kaygılar yaşayan bir çocuğun anaokuluna gitme konusunda zorlanmaması gerekir. Çocuğun duygularının ve okulla ilgili düşüncelerinin çok iyi algılanması gerekir. Bu çocuk için travmatik bir olay olabilir ve farklı psikolojik problemler yaşamasına zemin hazırlayabilir. Bu çocuğun henüz okul yaşamına hazır olmadığını gösterir. Böyle bir durumda bir uzmanla hareket edilmesi daha sağlıklı olacaktır.

Anaokulu seçerken bir takım noktalara özellikle dikkat edilmesi gerekir. Anaokulunu seçerken çocuğun fikrinin alınması birincil şarttır. Orayı sevmesi ve kendini orada iyi hissetmesi önemlidir. Anaokulunda verilen eğitimin kaliteli olması , personelin konu ile ilgili olarak iyi yetiştirilmiş olması, hijyen ve güvenliğin sağlanması, kurumda bir psikolog bulunması da dikkat edilmesi gereken noktalardandır. Size düşen görev ise öğretmeni ve diğer anaokulu çalışanları ile iletişimizi sürekli olarak sürdürmeniz ve birlikte hareket etmeniz.


Kaynak :Psikolog Eda GÖKDUMAN

biricik
02-11-2007, 03:39 PM
benim kardeşim anaokul öğretmeni akşam eve geldiğinde çocukların ne yaptığını onlarla nasıl iletişim kurduğunu anlatıyor

o kadar anlattığı şey var ki birbirnden farklı çocuklar hepsinin huyları farklı


aslında ilk önce herşey anne baba da başlıyor

9 ŞUBAT
02-11-2007, 08:12 PM
benim kardeşim anaokul öğretmeni akşam eve geldiğinde çocukların ne yaptığını onlarla nasıl iletişim kurduğunu anlatıyor

o kadar anlattığı şey var ki birbirnden farklı çocuklar hepsinin huyları farklı


aslında ilk önce herşey anne baba da başlıyor

sevgili biricik ,eger kardeşin mumkunse burda tecrubelerini aktarırsa ana babalara daha yararlı olacagımız kanaatindeyim , en kısa zamanda kardeşinide aramızda gormek dilegiyle .

9 ŞUBAT
27-11-2007, 01:29 PM
Merhabalar. Benim 6 yaşında bir oğlum var. Onu 4 yaşından beri anaokuluna gönderiyorum. O yaşa kadar içine kapanık pasif bir kişilik sergiliyordu. Ben de sosyalleşmesi ve benden biraz kopması için okula gönderdim fakat kendisi hiçbir zaman istekli gitmedi ve gitmiyor. Bazen ağlıyor, bazen de "bir şartım var" diyerek bi şeyler istiyor. Öğretmenleri ise oğlumu her konuda çok başarılı buluyorlar. Okulda bir problem yok iş evden çıkmakta. İyice okuldan uzaklaşmasından korkuyorum. Teşekkürler.

Sevgili Hanımefendi; bu çocuklarda sıklıkla yaşanan bir durumdur. Çocuk evin içinde mutlu ise, oyun oynuyor ise, siz onunla etkin zaman geçiriyorsanız elbette çocuğunuz okula giderken zorlanacaktır. Bu kötü mü? Hayır değil. Belki evdeki oyun bombardımanını biraz azaltabilirsiniz. Bir diğer konu da oğlunuzun okula gitme konusunda sizinle pazarlık yapmasına izin vermeyin. Sabahları kararlı bir tutum sergileyin. Zaten 6 yaş artık ilkokula hazırlık dönemi. Kararlı tutumu sergilemeniz şart. Okula gidince faaliyetlerle ve oyunla vaktin nasıl geçtiğini anlamadığı için orada sorun yaşamıyordur. Kaygılanmanıza gerek yok kararlı olun yeter.

Psikolog Armağan Pınar ADANAR

sister
30-11-2007, 11:15 AM
merhaba ben kızımı çok erken kreşe verdim 4 ay bir haftalıktı vermek zorundaydım...aklıma geldiğinde vicdanım sızlıyor şuan arada bir gönderiyorum haftada bir filan evde bakılıyor onun haricinde ve 17 aylık sizce neler kaybettim ya da kızım neler kaybetti bu yüzden...

butterfly
30-11-2007, 11:25 AM
2 yaş çocuğunun kreşte haftada birkaç gün oyun grubuna katılımı hakkında ne düşünüyorsunuz? Zorunluluk yoksa kreş için en erken 2,5 yaşın önerildiğini biliyorum ama oyun grubu için ne dersiniz? Sibel Ersin

Psk. Özden Dandul: Genelde çocuk yürümeye başladıktan sonra artık kendi akranlarını fark etmeye başlıyor ve onlarla birlikte kendini iyi hissediyor. Ancak, bu her çocuk için farklı olabiliyor. Eğer çocuk arkadaşları ile iyi vakit geçiriyor ve oyuncaklarla oynarken mutlu gözüküyorsa o zaman buna hazır demektir. Ama anneyi bırakmak istemiyor ise onun için henüz erkendir. Her çocuğun sosyalleşme hızı farklıdır. O bakımdan annenin bunu denemesinde bir sakınca yoktur. Burada önemli olan çocuğun hazır olup olmadığı.

cocuk bu dönemde böyle birşeye biyolojik olarakta hazır diildir..yani anneyi her an yanında hissetmesi onun ilerideki güven duygusunu etkileyebilir diye düşünüyorum...