PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Yazma yeteneği geliştirilebilir mi?



9 ŞUBAT
11-02-2008, 04:03 PM
İş yaşamında başarı kazanmak için yazılı anlatım yeteneğine sahip olmak, her geçen gün, daha çok önem kazanıyor. İş ve kariyer basamaklarında ilerlemek istiyorsak kullandığımız dili iyi bilmemiz ve yazılı anlatım yeteneğimizi geliştirmemiz gerekiyor. Kullanılan dile özen göstermeyen bireyler düşüncelerini belirtmekte zorluk çekiyor. Aklımıza geldiği gibi yazarsak etkili olamıyoruz.
Yazı yazma konusunda düşüncelerimin neler olduğu bana sık sık soruluyor. Gelen mesajlardan pek çok okuyucumuzun yazı yazmaya ilgi duyduğunu anlıyorum. Bir şeyler yazıp, bilgi, duygu ve düşüncelerimizi başkalarıyla paylaşmak istiyorsak bu konuda kendimizi yetiştirmemiz gerektiğini unutmamalıyız. Bir sabah uyanıp da iyi bir yazar olunamıyor. Etkili yazılar yazmak için bilgi sahibi olmak ve sorumluluk yüklenmek gerekiyor. Benim size önerim yazmanın peşini bırakmayın. Türkiye'de bilgili ve yetenekli yazarlara ihtiyaç var.

YAZININ AMACI
Her yazı belirli bir amaç için yazılıyor. Bu amaca göre bir kompozisyon oluşturulup düşünceler anlatılıyor. Yazmada çeşitli aşamalar var: yazılacak konuyu seçme, konunun sınırlarını belirleme, araştırma yapma, gözlem ve deneyimlerden yararlanma, düşüncelerin dökümü, paragraf ve bölümlere ayırma, dil bilgisi kurallarına uyum, anlatım biçiminin seçimi, düşüncelerin birleştirilmesi ve sonuçlar. Yazma yeteneği ancak eğitimle ve pratik yaparak geliştirilebiliyor.
Hangi sıraya göre bilgi ve düşüncelerimizi sunacağımızı yazı planı belirliyor. Önceden belirleyeceğimiz yazı planı ile gereksiz tekrarlardan kurtuluyoruz. Kompozisyon, önce düşünme, sonra bilgi ve düşünceleri sözcüklere dönüştürerek yazma eylemi. Kompozisyonda zihinsel planlama büyük bir önem taşıyor. Düşünce ve duygu örgüsüyle bir yazının kompozisyon değeri artıyor.
Yazılarımızı kendi düşüncelerimizle ve kendi sözcüklerimizle yazmamız gerekiyor. Yazılan yazının bir süre sonra yeniden gözden geçirilmesinde yarar var. Yazmaya daha çok emek vermek gerektiğini hatırlatmak istiyorum. Günlük yaşamda yazıya dökerek sunduğumuz duygular çoğu zaman bir çiçekten ya da bir hediyeden daha etkili olabiliyor. İnsanlar söylentilere değil yazılanlara daha çok güveniyor. Toplum yazılı eserlere daha çok saygı duyuyor.

ÖDÜN VERİLMEMELİ
Yazarken sözcükleri iyi seçmek gerekiyor. Sözcüklerin sade, anlaşılabilir ve akıcı olması çok önemli. Zaman zaman kimi sözcüklerin anlamlarının tam olarak bilinmeden kullanıldığını görüyorum. Bu konuyla ilgili Aristo'nun sözleri ilgi çekici: "Akıllı bir adam gibi düşün. Karşındakilerin anlayabileceği gibi konuş ve yaz". Gelişigüzel yazılan bir yazının amacına ulaşması ve başarılı olması kolay değil. Düşüncelerimizi sade bir dille, açık ve anlaşılabilir biçimde kaleme almalıyız. Konu dışı ya da gereksiz ayrıntılarla okuyucunun kafasını karıştırmamalıyız.
Yazı yazmanın amacı, bilgi düzeyi ne olursa olsun, okurun beğenisini kazanmak mı olmalı? Yoksa okuru daha nitelikli bir algılama düzeyine ulaştırmak mı? Okuyan kimse anlasın ve ilgi duysun diye yazılan yazıların niteliğinden ödün verilmemeli. Okuyucu yeni duyuşlara ve yeni kavrayışlara yönlendirilmeli. Özellikle okuyucunun bilgi, düşünce ve iç dünyasının zenginleştirilmesi hedef alınmalı.


şener muter.

BeYaZ_KeLeBeK
11-02-2008, 07:31 PM
Günlük yaşamda yazıya dökerek sunduğumuz duygular çoğu zaman bir çiçekten ya da bir hediyeden daha etkili olabiliyor.

kesinlikle katılıyorum....tabi içten ve samimi olduğunu hissettirmeli..

sağol paylaşım için abi.