PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Eşcinsellikten Soğutma Terapisi Vahşeti



Dvrmchrkt
14-03-2016, 03:34 PM
Her ne kadar çeşitli inanış ve görüşlerdeki insanlar için kabul etmesi güç bile olsa, eşcinsellik insanlık tarihi kadar eski bir varoluş biçimi. Özellikle din kaynaklı sebeplerden kaynaklanan yanılgılarla birçok toplumda eşcinselliğe bir hastalık gözüyle bakılmış ve tedavi adı altında eşcinsel bireyler tek kelimeyle vahşi uygulamalara tabi tutulmuştur.

Ortaçağ Avrupa’sında dehşet salan Engizisyon mahkemeleri eşcinselleri dinsizlikle suçlayarak öldürürken, şeriat ile yönetilen İslam ülkelerinde de hala eşcinseller idam edilmekte. Dinden kaynaklanan bu cezalandırmalar ne kadar anlaşılması güç ve insanlık dışıysa bilimsel bakış açısına sahip olması beklenen doktorlar, psikolog ve psikiyatristler tarafından eşcinsel bireylere uygulanan eşcinsellikten soğutma terapisi vahşeti de aynı derecede anlaşılmazdır.

Cinsel yönelim dışında, cinsel kimliğin de değiştirilemeyeceğinin en büyük kanıtı, David Reimer Vakasıdır. Bu deney de uzun vadede acı ve ölümle sonuçlanmış, vahşi deneyler içinde yerini almıştır.

Bu terapiler eşcinselliğin zihinsel bir hastalık olduğuna inanılması temeline dayandığı için “hasta” olarak görülen eşcinsel bireylerin çeşitli yöntemlerle eşcinsellikten soğumasını, vazgeçmesini sağlamak olarak tanımlanabilir. Ancak kullanılan yöntemlerin günümüz insanının kabul edebileceği normlardan çok uzak olduğunu belirtmeliyiz. Bugün en ağır akıl hastalıklarında bile kullanılıp kullanılmamasının etik yönü tartışılan elektroşok uygulaması, eşcinsellikten soğutma terapisinin en önemli parçasıydı.

Deneyler esnasında eşcinsel bireylere, eşcinsel birleşme görüntüleri izletilirken aynı anda elektroşok uygulanıyor ve bu şekilde bireyin eşcinselliği acı ile özdeşleştirmesi sağlanmaya çalışılıyordu.



Aynı zamanda bireye mide bulandırıcı maddeler de enjekte edilerek eşcinsellikten tiksinmesi hedefleniyordu. Bu deneyin dayandığı bilimsel mantık Pavlov’un ünlü klasik şartlanma deneyine ve bu deney sonucunda bilim dünyasına sunduğu şartlanma tezine dayanıyor. Pavlov’un deneyinde köpeklere zil sesinden sonra et vermesi köpeklerin zil sesini et ile özdeşleştirmesine neden olmuştur. Pavlov bu ve bunun gibi bir dizi deney sonucunda köpeklerde klasik şartlanmanın nasıl oluştuğunu ortaya koymuştur. Eşcinsellikten soğutma terapisi vahşeti de aynı temele dayanmakta; eşcinsel bireylere eşcinsellik görüntüleri eşliğinde elektroşok uygulanarak, mide bulandırıcı maddeler enjekte edilerek bireylerde klasik şartlanma oluşması sağlanmaya çalışılmıştır.

1960’lı yıllarda terapi adı altında uygulanan bu akıl almaz işkenceler sonucu birçok eşcinsel akıl sağlığını yitirmiş, hatta ölenler bile olmuştur ne yazık ki.

Oysa her şeyden önce eşcinsellik bir hastalık değildir. Hastalık olmayan bir şeyin tedavisinin de olamayacağı açıktır. Eşcinselliğe hastalık olarak bakılmasının altında toplumsal, dinsel ve çeşitli ahlaksal nedenler yatar. Bunun en açık kanıtı Bizans döneminde kadınlarla cinselliğin basit bir davranış olarak algılanması ve erkeklerin erkeler ile cinsel birleşme yaşamasının çok daha doğal karşılanmasıdır.

Bugün bilimsel açıdan artık genel olarak kabul edilen görüş eşcinselliğin bir hastalık olmadığı, kişisel bir yönelim olduğu yönündedir. Buna karşın dünyanın farklı bölgelerinde halen eşcinsel bireyler ayrımcılığa, şiddete, eskisi kadar aleni ve sık olmamakla birlikte eşcinselliğin bir hastalık olduğuna inanan bilim insanlarınca terapi ya da tedavi adı altında şiddete uğramakta. İnsanlığın ilerlemesinin önündeki en büyük engellerden biri de hiç şüphesiz empati eksikliğidir. Empati eksikliği insanları ötekileştirmeye kadar varabilen bir sorun ve umuyoruz insanlar bir gün birbirlerine karşı çok daha anlayışlı olmayı ve birlikte yaşamayı başaracaklar.

http://bilimsokak.com/2015/05/escinsellikten-sogutma-terapisi-vahseti/

Lfecyde
14-03-2016, 06:39 PM
Neden insanları belirli kalıplarda tutmaya çalışıyorlar.Herkesin kendi hayatı isteyen istedigi şekilde yaşamakta özgür. Ali ile mehmet birbirini seviyorsa aliyi ayşeyle evlendirip üçününde hayatını karartmanın anlamı yok.:p

Dvrmchrkt
14-03-2016, 09:46 PM
Ali ile mehmet birbirini seviyorsa aliyi ayşeyle evlendirip üçününde hayatını karartmanın anlamı yok.:p
Heyyttt be:)

Recep
23-03-2016, 01:28 PM
Burası Matrix değil ki düzeltilemeyen bir şey varoluş formu olarak kabul edilsin. Eş cinsellerden korkan ya da homofobik veya karşıtı olan biri değilim ama içimden eş cinselliğin, hatta cinsel hükmedemezliğin yanlış olduğu düşünceleri var.

Elektrokonvuslif tedavi, ekranoplan denemesi gibi sonuçlanmayan bir şeydi. Sadece eş cinsellik için kullanılmamıştır.

Eş cinselliğin hastalık olmadığı kesin de bozukluk olup olmadığı tartışılır. Japonya'da insanın gözlerinin içine bakmamayı beceremeyen birisinde bir bozukluk var sayılır. Eş cinsel yönelime kimse doğuştan başlamadı ve eş cinsel olanların hemen hemen hepsinin başından aynı unutulmuş ilgisizlik olguları geçmiştir; bu neden ile eş cinselliğin bir bozukluk olamayacağını tümden asla kabul etmeyelim.