PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Aids oldummu diye çok korkuyorum



Paranoid_Kişilik
15-12-2010, 04:10 PM
Arkadaşlar merhaba, bir arkadaşın ısrarlarıyla devletin kontrolündeki bir yasal geneleve gittik. Hayat kadını condomsuz oral yaptı (ben değil o yaptı), daha sonra oral ilişkiden de aids olma ihtimalinin azda olsa olduğunu öğrendim. İşte o an başımdan kaynar sular döküldü. Çok az da olsa o ihtimal olabilir çünkü. Sizce boşuna mı korkuyorum yoksa test yaptırayımmı 3 ay sonra.

Not:Aşırı derecede OKB hastasıyım. 2 senedir tedavi görüyorum. Sadece yüzde 50 düzeldim diyebilirim.

elmaelma
15-12-2010, 05:23 PM
Takıntıların olmasa bu işi belirtileri görene kadar hiç önemsemezdin. Yasal ise zaten oradaki kadınlar çoğunlukla kontrol edilir oralla bulaşma ihtimali azdır en azdır. Bi ihtimal dedikleri yok gibi bi şey. Eğer acaba testi doğrumu yaptılar diye sormayacaksan test yaptır. ama çıkmayacaktır boşuna korkuyorsun o kadına güvenemezsin ama aids li olanlar yasal genel ev aramaz aids li kadında yasal genel evde olmaz. bu olay okb de düzelme şansına çok zarar verir bir an önce test falan yaptırıp bi sonuca ulaş yüzde 50 inde gider yoksa. yaş kaç

Paranoid_Kişilik
15-12-2010, 05:37 PM
Takıntıların olmasa bu işi belirtileri görene kadar hiç önemsemezdin. Yasal ise zaten oradaki kadınlar çoğunlukla kontrol edilir oralla bulaşma ihtimali azdır en azdır. Bi ihtimal dedikleri yok gibi bi şey. Eğer acaba testi doğrumu yaptılar diye sormayacaksan test yaptır. ama çıkmayacaktır boşuna korkuyorsun o kadına güvenemezsin ama aids li olanlar yasal genel ev aramaz aids li kadında yasal genel evde olmaz. bu olay okb de düzelme şansına çok zarar verir bir an önce test falan yaptırıp bi sonuca ulaş yüzde 50 inde gider yoksa. yaş kaç

Teşekkürler cevap için, yaş 22

Paranoid_Kişilik
15-12-2010, 06:11 PM
Zaten ben yapmadım o yapdı bende hasta olmadığıma göre onada banada bulaşmaz o zaman dimi?

colours2004
15-12-2010, 06:32 PM
Zaten ben yapmadım o yapdı bende hasta olmadığıma göre onada banada bulaşmaz o zaman dimi?

Bence bu durumun takıntıyla filan alakası yok..Arkadaş yanlış bir iş yaptığını düşüne düşüne bu işi yapmış ve bilinçaltı ona böyle bir ceza hazırlamış..Hadi itiraf et arkadaşım; sen inançlı birisin ve Allahtan korkuyorsun değil mi?

Paranoid_Kişilik
15-12-2010, 07:06 PM
Bence bu durumun takıntıyla filan alakası yok..Arkadaş yanlış bir iş yaptığını düşüne düşüne bu işi yapmış ve bilinçaltı ona böyle bir ceza hazırlamış..Hadi itiraf et arkadaşım; sen inançlı birisin ve Allahtan korkuyorsun değil mi?

Orası zaten bambaşka bir mesele, vicdanen rahatsızım. İlk ve son olucak inşallah. Aids olurmuyum korkusuda OKB li olduğum için aşırı takıntı yaptı bende.

balık
15-12-2010, 07:38 PM
Bence bu durumun takıntıyla filan alakası yok..Arkadaş yanlış bir iş yaptığını düşüne düşüne bu işi yapmış ve bilinçaltı ona böyle bir ceza hazırlamış..Hadi itiraf et arkadaşım; sen inançlı birisin ve Allahtan korkuyorsun değil mi?

Okb sorunu olmayan biri aynı şekilde genelev'e gitse ve bunu hiç dert etmese, bu insan cezalandırılmayacaktı çünkü bu arkadaşın tüm suçu okb olması.
Arkadaşlar, şu hastalıklara ceza bilmem ne demekten artık vazgeçin, hasta olmayan ama her türlü pisliğe bulaşan insanların ödülü de sağlıklı olmaları mı?
Allah'tan korkmakla ne alakası var işin ya nereden nereye getiriliyor konunun inançla ilgisi ne...

@Paranoid_kişilik, o kişinin sana oral yapmasıyla aids bulaşması imkansız çünkü hiv virüsü tükürük yoluyla bulaşmıyor. O kadının ağzında bir yara ve senin cinsel organında bir yara veya kanama olursa ancak bu şekilde risk oluşur.

colours2004
15-12-2010, 08:03 PM
Okb sorunu olmayan biri aynı şekilde genelev'e gitse ve bunu hiç dert etmese, bu insan cezalandırılmayacaktı çünkü bu arkadaşın tüm suçu okb olması.
Arkadaşlar, şu hastalıklara ceza bilmem ne demekten artık vazgeçin, hasta olmayan ama her türlü pisliğe bulaşan insanların ödülü de sağlıklı olmaları mı?
Allah'tan korkmakla ne alakası var işin ya nereden nereye getiriliyor konunun inançla ilgisi ne...

@Paranoid_kişilik, o kişinin sana oral yapmasıyla aids bulaşması imkansız çünkü hiv virüsü tükürük yoluyla bulaşmıyor. O kadının ağzında bir yara ve senin cinsel organında bir yara veya kanama olursa ancak bu şekilde risk oluşur.

Sevgili balık inançla alakalı kısmı şu: Allah ya hemen ceza verir ya da ahiret hayatında ceza verir.Eğer hemen yani bu dünya da ceza verirse buna şefkat tokadı denir yani kulun kendini düzeltmesi için bir uyarıdır bu ve Allah bu tokadı sadece sevdiği kullarına atar..Allah sevmediğinin cezasını ahirete bırakır ki oradaki ceza buradakinin onlarca, yüzlerce kat fazlasıdır ve orada tevbe etme, Allahtan af dileme imkanı da yoktur..Bu dediğim gibi işin inanç boyutu.. ( Bu arada zina büyük günahlardandır, Nisa suresinde ise şöyle buyuruluyor: Eğer yasak edildiğiniz büyük günahlardan kaçınırsanız sizin öbür kabahatlerinizi de örter ve sizi şerefli bir mevkiye sokarız.(Nisa 31)



Takıntı meselesine gelince bende zaten bunun takıntıyla bir alakası yok diyorum bu konuda seninle hemfikiriz.Fakat kişinin kendi vicdanında yaptığı muhasebeler, kendi kendini suçlamalar, ama bir şekilde iradesini kullanamaması onda ruhsal gerginlik yaratır ve bu gerginlik takıntı şeklinde ortaya çıkar..Ben bunu demek istedim.Ama Allahtan korkmayan biri günahları ve kötü işleri pervasızca yapacağı için kendini suçlamayacak ve psikolojik olarakta rahtsız olmayacaktır..Ben arkadaştaki bu ruh halini sezdiğim için ona bu duygularının asıl sebebinin içindeki günah işleme arzusu-Allah korkusu çelişkisinden kaynaklandığını ifade ettim....

IDDQD
15-12-2010, 08:22 PM
Allahtan korkmayan biri günahları ve kötü işleri pervasızca yapacağı için kendini suçlamayacak ve psikolojik olarakta rahtsız olmayacaktır..Ben arkadaştaki bu ruh halini sezdiğim için ona bu duygularının asıl sebebinin içindeki günah işleme arzusu-Allah korkusu çelişkisinden kaynaklandığını ifade ettim....
Bazılarının genel ahlâk kurallarına uyması, namuslu, onurlu bir şekilde yaşaması için korkulara, kurallara uyulmadığında verilecek çok kötü cezalara ihtiyacı vardır. İyi eğitilmiş insaların ise korkuya ihtiyacı yoktur. Zaten, ahlaksızlık, onursuzluk içinde bulunmak onların en kötü korkusudur.

balık
15-12-2010, 08:24 PM
Sevgili balık inançla alakalı kısmı şu: Allah ya hemen ceza verir ya da ahiret hayatında ceza verir.Eğer hemen yani bu dünya da ceza verirse buna şefkat tokadı denir yani kulun kendini düzeltmesi için bir uyarıdır bu ve Allah bu tokadı sadece sevdiği kullarına atar..Allah sevmediğinin cezasını ahirete bırakır ki oradaki ceza buradakinin onlarca, yüzlerce kat fazlasıdır ve orada tevbe etme, Allahtan af dileme imkanı da yoktur..Bu dediğim gibi işin inanç boyutu.. ( Bu arada zina büyük günahlardandır, Nisa suresinde ise şöyle buyuruluyor: Eğer yasak edildiğiniz büyük günahlardan kaçınırsanız sizin öbür kabahatlerinizi de örter ve sizi şerefli bir mevkiye sokarız.(Nisa 31)



Takıntı meselesine gelince bende zaten bunun takıntıyla bir alakası yok diyorum bu konuda seninle hemfikiriz.Fakat kişinin kendi vicdanında yaptığı muhasebeler, kendi kendini suçlamalar, ama bir şekilde iradesini kullanamaması onda ruhsal gerginlik yaratır ve bu gerginlik takıntı şeklinde ortaya çıkar..Ben bunu demek istedim.Ama Allahtan korkmayan biri günahları ve kötü işleri pervasızca yapacağı için kendini suçlamayacak ve psikolojik olarakta rahtsız olmayacaktır..Ben arkadaştaki bu ruh halini sezdiğim için ona bu duygularının asıl sebebinin içindeki günah işleme arzusu-Allah korkusu çelişkisinden kaynaklandığını ifade ettim....

Ben takıntıyla alakası yoktur demiyorum, okb hastası olmayan bir insan geneleve gitse bundan hiç etkilenmeyecekti ve size göre de ceza çekmeyecekti, bu görüşünüzü sorguladım.
Bence işin takıntıyla alakası vardır. Okb sorunu olmayan bir insan bunu belki kafasına takar, bir düşünür iki düşünür, gerekirse test yaptırır fakat bu arkadaşta bu durumun takıntıya dönüşme ihtimali var ve tedavisini olumsuz yönde etkilemesi söz konusu. Ben de bunu diyorum..


Allahtan korkmayan biri günahları ve kötü işleri pervasızca yapacağı için kendini suçlamayacak ve psikolojik olarakta rahtsız olmayacaktır..

Böyle bir şey yok...Ben inançsız biriyim ama vicdanım izin vermediği için başka insanlara zarar verecek şeylerden kaçınırım, bu konuda birçok insandan hassasımdır. Tanıdığım inançsız insanların da istisnasız düşünce yapısının bu olduğunu düşünüyorum. Böyle bir mantık yok. Beni eğer allah korkusu engelliyorsa zaten bende ahlakın zerresi yok demektir, ben kendi vicdanımla kendimi kötülükten alıkoyuyorsam gerçekten ahlaklı ve temiz bir insanım demektir.
Konuyu dini tartışmalara getirmek istemiyorum fakat inançlı olduğu ve allahtan korktuğu için günah işlemeyen (günah denen şeylerden kaçınan) insanların tanrının olmadığı bir dünyada neler yapacağını merak ediyorum, içindeki ahlaksız insan ve kötülük arzusu bir tanrı inancıyla baskılanmışsa ben asıl o insandan korkarım.
Ama insanlarımızın ahlakla inancı bağdaştırmasından dolayı çokça önyargı var tabi bu konuda.

Zina diyorsunuz da evli olmayan bir insanın biriyle ilişkiye girmesi zina mıdır? Evlenmeden cinsel ilişki yaşamak dinde yasak mıdır? Bu konuda çok bilgim yok, bu işin dini boyutuna giriyor ama arkadaşının sorununun ne vicdanı ne de inançlarıyla bir ilgisi yoktur, bunu takıntı derecesine getirmesi ve bu durumdan aşırı derecede rahatsız olması Okb'yle ilgili bir durumdur.

broken
15-12-2010, 10:15 PM
Okb hastası olmayan biri aynı şeyi yapsa onun bundan etkilenip etkilenmeyeceğini bilemeyiz…

Arkadaşın sorunu belli ki takıntıları kaynaklı, aşmak için de buna göre bir tedavi uygulanması gerekir…

Ahlak meselesine gelince, inançsız insanların da sonuçta vicdanları vardır, her insanda fıtraten vardır bu zaten. Yapılan kötülüklerle artık köreltilip konuşamaz hale gelmediği sürece de insanlar da vicdan, yaptıklarında doğru yolu göstermeye devam eder… Ahlak vicdandan ayrı bir varlıktır. Vicdandan sadece etkilenir. (ahlakın ölçüsü ve kaynağının ne olduğu tartışılabilir tabi)

Bir davranışın ahlaka aykırı olması ile dine aykırı olması da birbirinden farklıdır. Ahlaki olmayan bir davranış aynı zamanda özünde de dine aykırıdır. Ancak dine aykırı her davranış (günah) aynı zamanda ahlaksızca bir davranıştır denilemez…

Mesela kişi ibadet etmesinin karşılığını sadece Allah'tan bekler, bu Allah'ın hakkıdır. Bu durumda ibadet etmemesi ahlaksızca bir davranıştır denilemez. Fakat aynı kişi ahlaksızlık yaparsa karşılığını hem Allah'tan hem de toplumdan alacaktır...

Zina konusunda ise bu bence ibadet etmek gibi kişinin sadece kendisini ilgilendiren bir durum değildir, burda hakkına girilen pek çok insan vardır;
-zina ettiği kişinin anne babası, kardeşleri, akrabaları, ilerdeki eşi ve çocukları... (zina eden için de geçerli) bunların hepsine yapılmış bir ihanet söz konusudur. Bunlar yanında insanın sahibi olan Allah'a da ihanet edilmiştir... bu nedenle zina çok ama çok büyük bir günahtır... yani yapılan bu tür şeyler salt kişinin kendisini bağlamıyor, toplumu da ilgilendiriyor... buna ahlak çerçevesi için de bakış da buna göre değişir ve tartışmaya açıktır...

Hydra
15-12-2010, 11:29 PM
Sevgili arkadaşım;

HIV vucut sıvıları ile taşınabilir.Yani öyle sadece kan falan değil, korumasız yapılan her türlü cinsel aktivite bulaş için yeterli olabilir. (Forumda ilgili konu yazdım.Aratırsanız bulabilirsiniz ) .Yüzdelik olarak taşınım durumu değişir.Bu geçmez diye bir anlam içermez.OKB olman bunu kafaya takmanız anlamına gelmez.OKB genel takıntı olarak düşünülsede aslında duruma özgü takıntı olduğu zaman OKB olursunuz.OKB sininz diye AIDS li miyim değil miyim diye düşünmeniz kendinizi aldatmanızdan ve doğruya ulaşmanızdan sizi mahrum bırakır

AIDS virüsü ile infekte olduğunuz zaman semptomları hemen göstermezsiniz.Bunun için erken semptomik,postsemptomik dönem vardır.Bu belirtiler söz konusu olduğu zaman zaman anlamında geç kalmış olursunuz.Tespit için ELİSA ve Western Blot testleri rutin olarak kullanılır.Gen olarak PCR da kullanılır.

Ne yapmanız gerekir?

Virüs vücuda girdiği zaman organizma tarafından antikor oluşturulur.ELİSA testi ile bunun tespiti için 3 ay geçmesi gerekir.Artık PCR dediğimiz yöntemle hastalarımızda 3 hafta sonra sonuç verilebilecek duruma ulaştık.Çünkü PCR virüse ait proteinleri tespit eder.Daha sonra ELİSA testi ile doğrulama yapılır.

3 ay demişsiniz ama şunu belirtmekte yarar var.3 ay maksimum süredir.Kişiden kişiye göre değişir.6 ay sonra testin tekrarı önerilir.

Vel hasılı kelam; Lütfen doğru olanı yapınız,hastaneye gidiniz!

Saygılar

devhis
16-12-2010, 06:28 AM
geneleve giren hiçbir erkeğe anlayışım yoktur.teselli de ETMEM!

Paranoid_Kişilik
16-12-2010, 08:58 AM
geneleve giren hiçbir erkeğe anlayışım yoktur.teselli de ETMEM!

o geneleve giden kişi belkide normal hayatında hiç dedikodu yapmıyordur, başkasının arkasından konuşma gibi bir huyu yoktur, belki çok dürüsttür. Belkide ilk defa ve son defa gitmiştir. Belki gittiğine çok pişman olmuştur. Sokak ortasında bu pis işe yaklaşanlar gibi değildir belkide. Bu arada insanlar bu sitede teselliden çok bilgi arıyor zaten.

Paranoid_Kişilik
16-12-2010, 05:14 PM
Arkadaşlar konuyu nerelere götürmüşsünüz okudukça üzülüyorum gerçekten.Bu işin dini inanç boyutu vardır elbet bu konuya katılıyorum ancak cezaların burada ve ahirette verilmesi , geneleve gidenin suçlu gösterilmesi ya da gitmeyenin çok temizmiş gibi gösterilmesi çok anlamsız.Hiv virüsünü doğumda kapan ya da bir hastanede kontrol edilmeden hiv virüslü kan verilen küçük çocuğun ne suçu var o zaman?Neyse çok uzatmadan konuya gelmek istiyorum.

Öncelikle söz konusu arkadaşım sana önerim ciddi bir OKB hastası olduğun için bu tür seni çelişkiye düşürebilecek hastalığını ilerletebilecek hareketlerden uzak durman.Çünkü normal bir insanın düşünme biçimi yaptığı bu hareket sonrası kendisini obsesyona götürecek şartlara çok fazla sahip değildir.Yani çok az OKB hastası olmayan kişi geneleve gidişi sonrası acaba hiv kaptım mı diye düşünür.Senin bu kadar kafana takmanın ilk nedeni OKB hastası olman.Eğer bu konuyu çok kafana takar ve araştırmalar yaparsan ileride normal koşullardan da hiv kapar mıyım noktasına kadar götürür.Bu nedenle kesinlikle internette araştırma yapma ona buna sorup kafanı karıştırma.

Risk kısmını da şöyle açıklayayım doktor değilim ama bu konuda bilgi sahibiyim.Hydra birçok konuda bilgi vermiş birçoğu da doğru.Belki Hydra tam söyleyemedi ufak hatalar da var örneğin her türlü vücut sıvısıyla hiv bulaşabilir bilgisi.Hiv sadece kan ve cinsel salgılarla bulaşabilir.Ter tükürük gibi salgılar hiv virüsü taşır ancak bu hasta edebilecek boyutta değildir.Bu nedenle kan ve cinsel salgılar dışındaki salgılar önemsenmez.Ayrıca tükürükteki bazı enzimler hiv virüsünü öldürür.Ayrıca doğumda hiv virüsü geçişi olabilir bu da ayrı bir yoldur.

Oral yol ile bulaş özellikle yapan açısından şöyle bir risk taşıyabilir.Erkeğin cinsel salgısı kadının ağız bölgesinde açık bir yara var ise risk teşkil edebilir ancak bu risk de oldukça küçüktür.Oral yapılan açısından teorik bir risk bulunmaktadır ancak şu ana kadar oral yolla verici olarak bulaş olmuş bir vaka bildirilmemiştir.Türkiye'deki genelevler düzenli aralıklarla kontrol edilirler ve güvenli olarak görülebilirler.Tabii burada 3 aylık pencere döneminden dolayı bir risk vardır.Pencere dönemindeki bir hasta bu süre içinde pozitif sonuç vermeyebilir.

Sonuç olarak bu bilgiler ışığında korkulması gereken bir durum yoktur.Bu iş piyango işi de olsa illa rakamsal birşey isterseniz oral ile bulaşa binde 3 oran verilir.Türkiye'de de hiv pozitif kişi sayısı 4000 civarındadır yani 20.000de 1.Sizin riskiniz de sayısal olarak 20 milyonda 3 yani risk sıfıra yakındır(eğer korunmasız vaginal ilişki yaşamadıysanız)Tabi dediğim gibi bu iş piyangodur kimisi 100 kez yapar birşey olmaz kimisi 1 kez yapar olur.OKB hastası olmanız nedeniyle bunu unutamayacağınız riskini de düşünüyorum.Bu teorik ve şimdiye kadar görülmemiş bir riski de takacaksanız 6.haftada %95 güvenilirlikle bir test ardından da tam güvenilirlikle 3.ayda bir test olabilirsiniz.6.hafta tamamen sizi rahatlatmak için hiç olmazsa 3.aya kadar daha rahat vakit geçirirsiniz.Olacağınız test de Anti-hiv testidir.Western Blot gibi testler doğrulama testleridir gerek yoktur ve Rna testleri de tamamen para kaybıdır.Burası bir hiv forumu olsaydı kesinlikle teste gerek yok cevabı alacaktınız ancak bir OKB forumu ve sizi çok iyi anlıyorum.

hocam çok teşekkürler bilgiler için

Hydra
16-12-2010, 05:28 PM
Arkadaşlar konuyu nerelere götürmüşsünüz okudukça üzülüyorum gerçekten.Bu işin dini inanç boyutu vardır elbet bu konuya katılıyorum ancak cezaların burada ve ahirette verilmesi , geneleve gidenin suçlu gösterilmesi ya da gitmeyenin çok temizmiş gibi gösterilmesi çok anlamsız.Hiv virüsünü doğumda kapan ya da bir hastanede kontrol edilmeden hiv virüslü kan verilen küçük çocuğun ne suçu var o zaman?Neyse çok uzatmadan konuya gelmek istiyorum.

Öncelikle söz konusu arkadaşım sana önerim ciddi bir OKB hastası olduğun için bu tür seni çelişkiye düşürebilecek hastalığını ilerletebilecek hareketlerden uzak durman.Çünkü normal bir insanın düşünme biçimi yaptığı bu hareket sonrası kendisini obsesyona götürecek şartlara çok fazla sahip değildir.Yani çok az OKB hastası olmayan kişi geneleve gidişi sonrası acaba hiv kaptım mı diye düşünür.Senin bu kadar kafana takmanın ilk nedeni OKB hastası olman.Eğer bu konuyu çok kafana takar ve araştırmalar yaparsan ileride normal koşullardan da hiv kapar mıyım noktasına kadar götürür.Bu nedenle kesinlikle internette araştırma yapma ona buna sorup kafanı karıştırma.

Risk kısmını da şöyle açıklayayım doktor değilim ama bu konuda bilgi sahibiyim.Hydra birçok konuda bilgi vermiş birçoğu da doğru.Belki Hydra tam söyleyemedi ufak hatalar da var örneğin her türlü vücut sıvısıyla hiv bulaşabilir bilgisi.Hiv sadece kan ve cinsel salgılarla bulaşabilir.Ter tükürük gibi salgılar hiv virüsü taşır ancak bu hasta edebilecek boyutta değildir.Bu nedenle kan ve cinsel salgılar dışındaki salgılar önemsenmez.Ayrıca tükürükteki bazı enzimler hiv virüsünü öldürür.Ayrıca doğumda hiv virüsü geçişi olabilir bu da ayrı bir yoldur.

Oral yol ile bulaş özellikle yapan açısından şöyle bir risk taşıyabilir.Erkeğin cinsel salgısı kadının ağız bölgesinde açık bir yara var ise risk teşkil edebilir ancak bu risk de oldukça küçüktür.Oral yapılan açısından teorik bir risk bulunmaktadır ancak şu ana kadar oral yolla verici olarak bulaş olmuş bir vaka bildirilmemiştir.Türkiye'deki genelevler düzenli aralıklarla kontrol edilirler ve güvenli olarak görülebilirler.Tabii burada 3 aylık pencere döneminden dolayı bir risk vardır.Pencere dönemindeki bir hasta bu süre içinde pozitif sonuç vermeyebilir.

Sonuç olarak bu bilgiler ışığında korkulması gereken bir durum yoktur.Bu iş piyango işi de olsa illa rakamsal birşey isterseniz oral ile bulaşa binde 3 oran verilir.Türkiye'de de hiv pozitif kişi sayısı 4000 civarındadır yani 20.000de 1.Sizin riskiniz de sayısal olarak 20 milyonda 3 yani risk sıfıra yakındır(eğer korunmasız vaginal ilişki yaşamadıysanız)Tabi dediğim gibi bu iş piyangodur kimisi 100 kez yapar birşey olmaz kimisi 1 kez yapar olur.OKB hastası olmanız nedeniyle bunu unutamayacağınız riskini de düşünüyorum.Bu teorik ve şimdiye kadar görülmemiş bir riski de takacaksanız 6.haftada %95 güvenilirlikle bir test ardından da tam güvenilirlikle 3.ayda bir test olabilirsiniz.6.hafta tamamen sizi rahatlatmak için hiç olmazsa 3.aya kadar daha rahat vakit geçirirsiniz.Olacağınız test de Anti-hiv testidir.Western Blot gibi testler doğrulama testleridir gerek yoktur ve Rna testleri de tamamen para kaybıdır.Burası bir hiv forumu olsaydı kesinlikle teste gerek yok cevabı alacaktınız ancak bir OKB forumu ve sizi çok iyi anlıyorum.

OKB hastaları şüphelerini internetten değil hekim aracılığı ile gidermeli.Burada üstüne gitme dersek OKB konusunda herhangi bir gelişme kaydedemezsiniz.Dolayısıyla bazı durumların üstüne gitmek daha doğru.OKB diye şüphelenmemek ve üstüne gitmemek yanlış bir karar.OKB hastası diye bulaş yollarını anlatmamak ve ciddiyetinden bahsetmemek olamaz.

HIV vücut sıvılarıyla taşınır.Sadece kan ve cinsel salgılarla bulaşmaz.Buradaki bilgilde yanlışlık yok.Enfeksiyon hastalıkları konusunda bilginizin hangi düzeyde olduğunu bilemiyorum ama bu bilgi nettir.Burada semptom göstersin ya da göstermesin bulaş söz konusu ise bu durum dikkate alınır.Yani virüsü taşıyan salgı kesinlikle dikkate değer olmalıdır.Hastalarımıza bilgi verirken sizin buyurduğunuz gibi ifade edersek kişileri rahatlatmış olur takibinde onları daha dikkatsiz hale getiririz.

Vucut sıvıları diyorum çünkü bunun için de ter, gözyaşı gaita ve idrar da var.Bunların virülans miktarı kişiden kişiye göre değişir.Yine dediğim gibi oranlar ne olursa olsun danışan kişilere bulaş yollarını ciddi bir şekilde anlatmak zorundayız.

Western Blot yöntemine gerek yoktur demişsiniz.Böyle bir cümle mümkün değil.Tanı anlamında netlik olması için doğrulayıcı testler kesinlikle yapılmalıdır ve çok önemlidir.Yukarda verdiğiniz sayısal değerler söz konusu kontrol testleri ile çalışılarak verilmiştir.

RNA testleri tamamen para kaybı değildir.Bu testler 3 aylık mksimum süreyi 3 haftaya indirir.Bu tanı yolunca çok önemlidir.Erken teşhis ve doğrulayıcı yöntemlerle tedavi başlar.Tedavi başalama süresi bu virüs için önemlidir.HIV virüsünün nasıl bir virüs olduğunu biliyorsanız demek istediğimi anlayabilirsiniz.

İstatiki veriler hasta ya da test sonucu değerlendirmeye alınmaya zorunlu bırakılmış kişiler baz alınarak yapılmaktadır.Geri bildirimlerin olmadığı vakaları da göz önüne alırsak, mümkün olacak her bulaş şekli çok ama çok önemlidir.Korkulacak birşey yok demek yapılacak tetkikler sonrası olmalıdır.

Son olarak biz bilgilendirme yaparken belirli kıstasları göz önüne alırız.Dünya sağlık örgütü der ki; hastaya bulaş yolları konusunda bilgi ver.Bilgiler ışığında kişi bu şekilde bir birleşme yaşadıysa tanı testleri uygula. Şimdi bu durumda bir danışana biz oral yolla bulaşma riski bu kadardır o yüzden de teste gerek yoktur ya da tehlikeniz yoktur diyemeyiz.

Virüslerin etkileri kişiden kişiye göre değişir.Bahsettiğiniz pencere süresi zaman olarak daha aza çekilebilir.Bu durumda oral yolla yapılmış bir ilişki risk oluşturabilir.Bu yüzden daha dikkatli olmayı tavsiye etmek zorundayız.Aynen dediğim gibi arkadaşımızın hastaneye gidip kontrol edilmesi gerekiyor.Buradan risk yok demek doğru değil.

Saygılar

colours2004
16-12-2010, 10:33 PM
Arkadaşlar konuyu nerelere götürmüşsünüz okudukça üzülüyorum gerçekten.Bu işin dini inanç boyutu vardır elbet bu konuya katılıyorum ancak cezaların burada ve ahirette verilmesi , geneleve gidenin suçlu gösterilmesi ya da gitmeyenin çok temizmiş gibi gösterilmesi çok anlamsız.Hiv virüsünü doğumda kapan ya da bir hastanede kontrol edilmeden hiv virüslü kan verilen küçük çocuğun ne suçu var o zaman?Neyse çok uzatmadan konuya gelmek istiyorum.

Öncelikle söz konusu arkadaşım sana önerim ciddi bir OKB hastası olduğun için bu tür seni çelişkiye düşürebilecek hastalığını ilerletebilecek hareketlerden uzak durman.Çünkü normal bir insanın düşünme biçimi yaptığı bu hareket sonrası kendisini obsesyona götürecek şartlara çok fazla sahip değildir.Yani çok az OKB hastası olmayan kişi geneleve gidişi sonrası acaba hiv kaptım mı diye düşünür.Senin bu kadar kafana takmanın ilk nedeni OKB hastası olman.Eğer bu konuyu çok kafana takar ve araştırmalar yaparsan ileride normal koşullardan da hiv kapar mıyım noktasına kadar götürür.Bu nedenle kesinlikle internette araştırma yapma ona buna sorup kafanı karıştırma.

Risk kısmını da şöyle açıklayayım doktor değilim ama bu konuda bilgi sahibiyim.Hydra birçok konuda bilgi vermiş birçoğu da doğru.Belki Hydra tam söyleyemedi ufak hatalar da var örneğin her türlü vücut sıvısıyla hiv bulaşabilir bilgisi.Hiv sadece kan ve cinsel salgılarla bulaşabilir.Ter tükürük gibi salgılar hiv virüsü taşır ancak bu hasta edebilecek boyutta değildir.Bu nedenle kan ve cinsel salgılar dışındaki salgılar önemsenmez.Ayrıca tükürükteki bazı enzimler hiv virüsünü öldürür.Ayrıca doğumda hiv virüsü geçişi olabilir bu da ayrı bir yoldur.

Oral yol ile bulaş özellikle yapan açısından şöyle bir risk taşıyabilir.Erkeğin cinsel salgısı kadının ağız bölgesinde açık bir yara var ise risk teşkil edebilir ancak bu risk de oldukça küçüktür.Oral yapılan açısından teorik bir risk bulunmaktadır ancak şu ana kadar oral yolla verici olarak bulaş olmuş bir vaka bildirilmemiştir.Türkiye'deki genelevler düzenli aralıklarla kontrol edilirler ve güvenli olarak görülebilirler.Tabii burada 3 aylık pencere döneminden dolayı bir risk vardır.Pencere dönemindeki bir hasta bu süre içinde pozitif sonuç vermeyebilir.

Sonuç olarak bu bilgiler ışığında korkulması gereken bir durum yoktur.Bu iş piyango işi de olsa illa rakamsal birşey isterseniz oral ile bulaşa binde 3 oran verilir.Türkiye'de de hiv pozitif kişi sayısı 4000 civarındadır yani 20.000de 1.Sizin riskiniz de sayısal olarak 20 milyonda 3 yani risk sıfıra yakındır(eğer korunmasız vaginal ilişki yaşamadıysanız)Tabi dediğim gibi bu iş piyangodur kimisi 100 kez yapar birşey olmaz kimisi 1 kez yapar olur.OKB hastası olmanız nedeniyle bunu unutamayacağınız riskini de düşünüyorum.Bu teorik ve şimdiye kadar görülmemiş bir riski de takacaksanız 6.haftada %95 güvenilirlikle bir test ardından da tam güvenilirlikle 3.ayda bir test olabilirsiniz.6.hafta tamamen sizi rahatlatmak için hiç olmazsa 3.aya kadar daha rahat vakit geçirirsiniz.Olacağınız test de Anti-hiv testidir.Western Blot gibi testler doğrulama testleridir gerek yoktur ve Rna testleri de tamamen para kaybıdır.Burası bir hiv forumu olsaydı kesinlikle teste gerek yok cevabı alacaktınız ancak bir OKB forumu ve sizi çok iyi anlıyorum.

Peki zina günahından dolayı cehenneme gitmeme yüzdesi acaba kaç ki? Siz eminim onada bir cevap verebilirsiniz..

Hydra
17-12-2010, 12:33 AM
Peki zina günahından dolayı cehenneme gitmeme yüzdesi acaba kaç ki? Siz eminim onada bir cevap verebilirsiniz..

Biz burada duruma yönelik yorum yapıyoruz.Yapılması gerekenleri anlatıyoruz.Kimimiz okuduğu edindiği bilgilerle yorum yapıyor kimimiz mesleğimiz gereği yorum yapıyoruz.

erdemq arkadaşım benim yaptığım yorumlarda hata bulmuş, bende üstüne yorum yaptım ve hata olmadığını ifade etmeye çalıştım.Burada mesele yok.Çünkü burada usule uymak kaydıyla bilgileri masaya yatırabiliriz.

Yaptığınız yorumdan sonra kendimi tutamadım artık.Konu başlığına bakıyorum sizin yorumlarınıza bakıyorum anlam veremiyorum.erdemq orada istatistiki bilgileri vermiş, bu bilgilerle toplum yüzdesini değerlendirdiğimizde bulaş yollarının sıkılığından bilgi çıkartabiliriz.Siz cehennem yüzdesini soruyorsunuz.Allah aşkına şimdi ne alakası var.erdemq burada bilgi vermiş okuyan okur, okumayan okumaz sizin din bilgilerinizi ayetlerle süsleyerek buraya yapıştırmanız ne kadar mantıklı?

Burada herkesin bir inancı var.Allah' a çok şükür bende müslamanım.Konu arasında kişiye baskı yapacak nitelikte ayetlerle açıklama yapmanızın yeri burası değil.Çünkü konunun bununla bir alakası yok.Burada dini yazılar yazıyorsunuz eleştirenler olunca ayetlerle örnek veriyorsunuz.Tam olarak yargılıyorsunuz.İyi de kim inanmıyor ki? Kime ne anlatmaya çalışıyorsunuz.

Bir yorumunuza Kuran'ın çevirisini oku demişsiniz.Teşhis şekliniz bu mudur?

Ben burada mesleğim gereği bilgi veriyorum.erdemq bilgilerini paylaşmış.Şimdi biz inançsız mı olduk? Olasılıkları verdik diye cehennem olasılığını nedir sorusuna muhattap mı olmalıyız? Ne demek istiyorsunuz, ne yapmaya çalışıyorsunuz?

Hastalıkları bulan, anatomilerini fizyolojilerini çözmeye çalışan bilim insanları AIDS'i desteklemiş mi oluyor? İnsanlar sen orak seks yaptın bulaşma riski çok az ama cehennemde yanacaksın mı diyelim? Bu bizim görevimiz mi?

OKB hastasına inancıyla değerlendirme yapmak, onun atak geçirmesine neden olmaz mı?

Zina yapmak günahtır, cezası ağırdır.Yani? Buna amenna.Hİç bir şüphemiz yok.Kişi yaptığı hatanın, günahın cezasını bilir.Her yorumunuzda yüzümüze yüzümüze çarpmanızın ne anlamı var.

''Allahtan korkmayan biri günahları ve kötü işleri pervasızca yapacağı için kendini suçlamayacak ve psikolojik olarakta rahtsız olmayacaktır.'' demişsiniz.

Psikolojik sanrıların mekanizmasını ne güzel de çözmüşsünüz.Yanlış bilgilendirme yapıyorsunuz.Hangi hakla? Psikolojik sanrıları Allah korkusuyla ilnitli hale getirmeniz burada rahatsızlığı olan arkadaşlarımı ne kadar derinden etkiler farkında mısınız? Söylemlerinizin ucu nereye gidiyor, görebiliyor musunuz? Öncelikle psikolojik sanrıların nasıl oluştuğunu öğrenmelisiniz.İnançlı dini bütün hastalarım var onlar hasta oluyor.Ya da psikolog,psikiyatr arkadaşlarımın dini bütün hastaları var.Onlar inançlarındaki zayıflıktan mı hasta oldular? Yapmayınız lütfen!

Vel hasılı kelam; Siz inanıyorsunuz biz de inanıyoruz.Ben günah diye insanları elemiş olsaydım bugün kaç hastam ölürdü bilemiyorum.Din ve gelenek soslu önyargılarınızı siper alıp, insanlara yorum yaparak kendinizi kenara çekmeyin, ayetlerle örnek verdiğinizde karşı tarafın susacağını da sanmayınız.Siz siperlerinizi hücum edilmesi en kolay hedefe yönlendirmeye devam edin ve kişi günah diye daha çok vicdan azabı çeksin daha beter olsun.Kendisini yesin bitirsin daha da hasta olsun.Bu mudur ?

Biz bilgilendirmeyi yaparız.Anlatırız.Tedaviyi söyleriz.Vicdani değerlendirme yapmak burada sizin işiniz değil....

Saygılar

Hydra
17-12-2010, 01:00 AM
Sevgili arkadaşım ben zaten üstüne gidilmeli konusunda beyanatta bulunmadım.Sadece gerekli teşhisinin kontrolle yapılacağını dolayısıyla buradan bir durum söz konusu olmaz tarzı cümlelerin yanlışlığını ifade etmeye çalıştım.Üstüne gidilmeli gibi bir anlam çıkmış ise bunu sizin nezlinizde düzeltmekten keyif alırım.

Vucut salgıları konusunda ben bulaş yolları içerisinde bunların olabileceği kişnini muyanesi yapılarak hastalık riskini elemenin doğruluğundan bahsettim.Elbetteki sizin verdiğini istatistiki bilgilierin altına imzamı atıyorum.Sadece bulaş için yeterli olan mekanizma çalışıyorsa tetkikin önemini arz ettim.Hatta sizin yorumunuza colours adlı aradaşın yaptığı talihsiz yorum üzerine verdiğiniz istatiki bilgilerin doğruluğunu ifade ettim.

Wester Blot testinin zaten önce yapılması gerektiğini söylemedim.Doğrulayıcıdır dedim.Nihayetinde hangi zaman ne şekilde yapılır konulara girmeye gerek görmedim çünkü tıbbi dili ağır olan yorum olmasından endişe ettim.

RNA testleri konusuna gelince bulaş yollarının şekli ile ilintili hale getirmeden kişi kuruma gittiğinde ona bilgi verilirse anlayabilsin, kulak aşinalığı olsun diye ifade ettim.Dolayısıyla RNA testlerinin hangi aşamada ne kadar tanı değerine sahip bunu takdir edersiniz ki biliyorum

AIDS'in kelime anlamına yönelik dedim.Orada yazım hatası yapmışım.Birde medyada bilim yayını adlı kitabı okursanız bazı durumlarda halkın bildiği türden konuşamnın gerekli olduğunu söyler.Bu yüzden oraya çok takılmadım.Yoksa virüsün bir retrovirüs olduğunu ve ilgili klinik tablonun mekanizması konusunda nasıl adlandırılması gerektiğini bilmekteyim.


Bilgilerinizi kafanızda sallamadığınızı hissedebiliyorum.Bu konuda en ufak bir şüphem yok.Sadece bazı konuların yüz yüze değerlendirildiğinide nihai karara varılacağını savunuyorum.

Burada biliyorum dediğim için yanlış anlamayınız.Sadece yorumlarımın hepsini açarak yazmıyorum ama farkında olduğumu ifade etmeye çalışıyorum

Amacınız doktor olmak değildir tabiki. Zaten burada bilgi paylaşan arkadaşlarımın önünde saygıyla eğiliyorum.Zira bilginin sahibi yoktur.Dediğim gibi burada bazı atakların söz konusu olmaması için oyalanmadan tetkiki yaptırmanın gerekliliğinden bahsediyorum.Forumda diğer yazılarımı okursanız amacımın yönlendirmek olduğunu takdir edersiniz.

Netice olarak anlaştığımızı düşünüyorum.Güzel bilgi paylaşımınız ve üslubunuzdan ötürü saygılarımı sunarım.Ellerinize yüreğinize sağlık.

Saygılar

.

Hydra
17-12-2010, 01:06 AM
Hydra çok teşekkür ederim içimden geçenleri bir bir yazmışsın.Bunları yazarak suçlu konumuna düşüyoruz resmen.Ben bu konuda bilgiliyim ve nacizane bilgimi paylaştım.Bunların tamamı bilimsel deneylerle kanıtlanmış bilgiler.Ayrıca bunları yazan kişilerin dini bilgilerini de sorgulamadan edemiyorum.Ben Kur'an-ı Kerim okumuş biriyim ve kitabımızın insanları yönlendirdiği hiçbir hareket tarzını bu usluplarda göremiyorum.Herkes kendi inancı doğrulusunda yaşar ve sonucunu kendisi görür.Bizlerin aamacı sadece insanları doğruya sevketmek olabilir.İyi bir müslüman kardeşini doğru yola götürecek bilgilerle donatır.Bu şekilde kırıcı ifadelerle yönlendirmez.Eğer karşınızdaki kişi hata yapmışsa(bu geneleve gitmek de olabilir) onu güzel sözlerle yönlendirirsiniz).

sevgili erdemq asıl ben teşekkür ederim.Yorumları okuyan birçok arkadaşımı bana katılacak biliyorum.Kimisi sessiz kalacak karışmayayım diyecek, bunu da biliyorum.

Dediğiniz gibi amacımız bilgi vermek.Bunu hiçbir kişi hiçbir şekilde engelleyemez.Mesleki yeminlerimiz var.Yeminlerimiz kişilerin önyargılarından bihayli fazla önemli.Yeminlerimizi ederken etik değerleri vicadani prosödürleri dikkate alıyoruz.Bunun içinde hastanın dini inancı en üst konumdadır.Bunu da biliyoruz.

Saygılar

devhis
17-12-2010, 08:00 AM
o geneleve giden kişi belkide normal hayatında hiç dedikodu yapmıyordur, başkasının arkasından konuşma gibi bir huyu yoktur, belki çok dürüsttür. Belkide ilk defa ve son defa gitmiştir. Belki gittiğine çok pişman olmuştur. Sokak ortasında bu pis işe yaklaşanlar gibi değildir belkide. Bu arada insanlar bu sitede teselliden çok bilgi arıyor zaten.
o zaman saygı duyarım.girdiğine pişman olup dersini alan vicdanlı insanlara saygım sonsuzdur.

colours2004
17-12-2010, 11:26 PM
Biz burada duruma yönelik yorum yapıyoruz.Yapılması gerekenleri anlatıyoruz.Kimimiz okuduğu edindiği bilgilerle yorum yapıyor kimimiz mesleğimiz gereği yorum yapıyoruz.

erdemq arkadaşım benim yaptığım yorumlarda hata bulmuş, bende üstüne yorum yaptım ve hata olmadığını ifade etmeye çalıştım.Burada mesele yok.Çünkü burada usule uymak kaydıyla bilgileri masaya yatırabiliriz.

Yaptığınız yorumdan sonra kendimi tutamadım artık.Konu başlığına bakıyorum sizin yorumlarınıza bakıyorum anlam veremiyorum.erdemq orada istatistiki bilgileri vermiş, bu bilgilerle toplum yüzdesini değerlendirdiğimizde bulaş yollarının sıkılığından bilgi çıkartabiliriz.Siz cehennem yüzdesini soruyorsunuz.Allah aşkına şimdi ne alakası var.erdemq burada bilgi vermiş okuyan okur, okumayan okumaz sizin din bilgilerinizi ayetlerle süsleyerek buraya yapıştırmanız ne kadar mantıklı?

Burada herkesin bir inancı var.Allah' a çok şükür bende müslamanım.Konu arasında kişiye baskı yapacak nitelikte ayetlerle açıklama yapmanızın yeri burası değil.Çünkü konunun bununla bir alakası yok.Burada dini yazılar yazıyorsunuz eleştirenler olunca ayetlerle örnek veriyorsunuz.Tam olarak yargılıyorsunuz.İyi de kim inanmıyor ki? Kime ne anlatmaya çalışıyorsunuz.

Bir yorumunuza Kuran'ın çevirisini oku demişsiniz.Teşhis şekliniz bu mudur?

Ben burada mesleğim gereği bilgi veriyorum.erdemq bilgilerini paylaşmış.Şimdi biz inançsız mı olduk? Olasılıkları verdik diye cehennem olasılığını nedir sorusuna muhattap mı olmalıyız? Ne demek istiyorsunuz, ne yapmaya çalışıyorsunuz?

Hastalıkları bulan, anatomilerini fizyolojilerini çözmeye çalışan bilim insanları AIDS'i desteklemiş mi oluyor? İnsanlar sen orak seks yaptın bulaşma riski çok az ama cehennemde yanacaksın mı diyelim? Bu bizim görevimiz mi?

OKB hastasına inancıyla değerlendirme yapmak, onun atak geçirmesine neden olmaz mı?

Zina yapmak günahtır, cezası ağırdır.Yani? Buna amenna.Hİç bir şüphemiz yok.Kişi yaptığı hatanın, günahın cezasını bilir.Her yorumunuzda yüzümüze yüzümüze çarpmanızın ne anlamı var.

''Allahtan korkmayan biri günahları ve kötü işleri pervasızca yapacağı için kendini suçlamayacak ve psikolojik olarakta rahtsız olmayacaktır.'' demişsiniz.

Psikolojik sanrıların mekanizmasını ne güzel de çözmüşsünüz.Yanlış bilgilendirme yapıyorsunuz.Hangi hakla? Psikolojik sanrıları Allah korkusuyla ilnitli hale getirmeniz burada rahatsızlığı olan arkadaşlarımı ne kadar derinden etkiler farkında mısınız? Söylemlerinizin ucu nereye gidiyor, görebiliyor musunuz? Öncelikle psikolojik sanrıların nasıl oluştuğunu öğrenmelisiniz.İnançlı dini bütün hastalarım var onlar hasta oluyor.Ya da psikolog,psikiyatr arkadaşlarımın dini bütün hastaları var.Onlar inançlarındaki zayıflıktan mı hasta oldular? Yapmayınız lütfen!

Vel hasılı kelam; Siz inanıyorsunuz biz de inanıyoruz.Ben günah diye insanları elemiş olsaydım bugün kaç hastam ölürdü bilemiyorum.Din ve gelenek soslu önyargılarınızı siper alıp, insanlara yorum yaparak kendinizi kenara çekmeyin, ayetlerle örnek verdiğinizde karşı tarafın susacağını da sanmayınız.Siz siperlerinizi hücum edilmesi en kolay hedefe yönlendirmeye devam edin ve kişi günah diye daha çok vicdan azabı çeksin daha beter olsun.Kendisini yesin bitirsin daha da hasta olsun.Bu mudur ?

Biz bilgilendirmeyi yaparız.Anlatırız.Tedaviyi söyleriz.Vicdani değerlendirme yapmak burada sizin işiniz değil....

Saygılar

benim dikkat çekmek istediğim nokta şu: Bazı psikolojik rahatsızlıkların tedavisi ilaçla yada olasılık hesaplarıyla yapılmaz! Günümüzde ne yazıkki din psikolojisi göz ardı ediliyor.Eğer insanları tedavi etmek onlara yardımcı olmak istiyorsanız o halde onların aslında neye ihtiyacı olduğunu doğru şekilde tespit ederek gerekli önerileri doğru şekilde yapmalısınız.Haluk Nurbaki Hocamın bu konuda çok güzel bir tespiti var: Diyor ki Ruh hastalıkları asında nefs hastalığıdır. Bu durumda nefs hastalıklarını ilaçla tedavi edemeyiz değil mi? Konuyu başlatan arkadaşın okb si varmış fakat onun yaşadığı sıkıntılarının temelinde Allah korkusu var, siz bunu göz ardı ederseniz bu kişiyi nasıl tam anlamıyla tedavi edeceksiniz.Söz konusu insan zinanın günah olduğunu biliyor ama nefsi onu zina yapma konusunda teşvik ediyor.Bu insan müthiş bir iç çatışma yaşıyor peki bunun çözümü ne? Üzülme zaten sana aids bulaşma ihtimali çok düşük demek mi? Benim dikkat çekmeye çalıştığım buydu..Yoksa kimin cennete kimin cehenneme gideceğini Yanlızca Allah bilir, kimse bilemez..

Hydra
18-12-2010, 12:39 AM
benim dikkat çekmek istediğim nokta şu: Bazı psikolojik rahatsızlıkların tedavisi ilaçla yada olasılık hesaplarıyla yapılmaz! Günümüzde ne yazıkki din psikolojisi göz ardı ediliyor.Eğer insanları tedavi etmek onlara yardımcı olmak istiyorsanız o halde onların aslında neye ihtiyacı olduğunu doğru şekilde tespit ederek gerekli önerileri doğru şekilde yapmalısınız.Haluk Nurbaki Hocamın bu konuda çok güzel bir tespiti var: Diyor ki Ruh hastalıkları asında nefs hastalığıdır. Bu durumda nefs hastalıklarını ilaçla tedavi edemeyiz değil mi? Konuyu başlatan arkadaşın okb si varmış fakat onun yaşadığı sıkıntılarının temelinde Allah korkusu var, siz bunu göz ardı ederseniz bu kişiyi nasıl tam anlamıyla tedavi edeceksiniz.Söz konusu insan zinanın günah olduğunu biliyor ama nefsi onu zina yapma konusunda teşvik ediyor.Bu insan müthiş bir iç çatışma yaşıyor peki bunun çözümü ne? Üzülme zaten sana aids bulaşma ihtimali çok düşük demek mi? Benim dikkat çekmeye çalıştığım buydu..Yoksa kimin cennete kimin cehenneme gideceğini Yanlızca Allah bilir, kimse bilemez..

Olasılık hesabı AIDS konusu üzerineydi.Psikolojik rahatsızlıkla alakası yoktu.Orada HIV'in bulaş şekillerinin istatistiki olarak değerlendirilmesi yapıldı.Bunun sonucunda ilişki şekline bakılarak herhangi bir tehlike yok ama yine de test yaptırmalısın dendi.Çünkü böylece takıntı yapıp kafasına takmasını engellemiş olunacaktı.

Siz meselenin özüne inmeden yani konuya yönelik yorum yapmadan vicdani sıkıntı çekiyorsun diye başlayan cümlelerinizle önem sırasında kaçıncı sıraya koyduğunuzu bilemediğim OKB' yi ateşlendiriyorsunuz.Önce bir anlatalım, arkadaş rahatlasın sonra bir arkadaş gibi söylemek istediklerinizi söylersiniz.Bak böyle bir durum var bu da günah bu yüzden dikkat et dersiniz.Biz ayırıcı tanıyı yapmaya çalışırken siz direk söylediniz.Hem de alakası olmayan bir noktadan girdiniz.

Biz insanların neye ihityacının olduğunu biliyoruz.Kendi adıma kesinlikle biliyorum.Benim görevlerimin arasında karşımdaki kişiye sen onu bunu geç te bak haram işledin ne yapacaksın demek değildir.Ya da sizin görüşünüzle din bilgisi konusundan girmek benim vazifem değildir.Burada insanlar gitsin zina işlesin dersem çıkınız karşıma yorumlarınızı yapınız.Ben burada arkadaşımı bilimsel şekilde kanıtlanmış doğrularla rahatlatmaya ve ne şekilde davranması gerektiğini izah ederim.Daha sonra vicdani muhakemesini kendine bırakırım.Hiç bir psikoloji uzmanı ya da psikiyatr kişiye sizin söylediğiniz şekilde davranamaz.Bu kişiyi dini inançlarına göre ayırıma girer.Hastam dinimizce günah sayılan birşeyi yapmış ve dinime inanmıyorsa yönlendirdiğim psikoloji uzmanı sizi dediğiniz şekilde mi giriş yapmalı?

İnancın psikoloji üzerinde pozitif getirisi vardır.Ama bu islamiyetle sınırlı değildir.Kişi ateist, müslüman ya da hiristiyan olabilir.Değer yargılarına göre devranmak onu pozitif olarak yürütebilir.Ancak hastalıkları dini bilgilerle sınıflandıramayız.İlahiyat alanı ayrı tıbbi bilimler alanı ayrıdır.Kişi özünde iki alandan beslenebilir.Ancak hastaya iki alandan beslenerek yapılacak tedaviyi dayatanamazsınız ki bu tedavi olmaz.Etik olmaz.

Ben Allah korkusunu göz ardı etmiyorum.Lütfen ithamlarınıza dikkat ediniz.Sadece elmayla armutu karıştıtmayalım diyorum.Bunları yazdım diye Allah korkusunu benimsemiyorsam ya da hastama önce bilgi verip vicdani değerlendirmesini kendisine bırakıyorsam korkum yok demek değildir.

''Ruh hastalıkları aslında nefs hastalığıdır'' diyen sayın değerli hocanızın fikirlerine saygı duymakla beraber, tıbbi bilimlerin sınıflandırılmasını sadece yorum yapmış olarak görüyorum.

Din bilgisi konusunda eminim sizden daha az bilgim vardır ama şunu biliyorum ki, rahatsızlıklar sizin söylediğiniz gibi çözümlenemez.Ben hastama anlatırım o gider inancına göre dua eder.Oradan sonra benim işim biter.Dilerse hocaya gider.

Sultan Beyazıt zamanında psikolojik rahatsızlıkları olan hastaları dua, musuki ve bitkilerden yapılacak ilaçlarla tedavi ediyorlardı.Bunların arasında kara sevda hastalığı da vardı.Kara sevda rahatsızlığına tutulan insana nefsine yenik düştün mü diyecektik yoksa sultanın yaptığı gibi çeşitli tedavi yollarını mı benimseyecektik.Siz ne dersiniz bilemiyorum ama sultanın yaptığı külliye ve içerisindeki hekimler ikinci seçeneği değerlendirdiler ve aynı zamanda büyülenmiş diye yakılarak ya da kafataslarından beyinleri çıkartılarak öldürülen hastaların yanında yüzyıllarca konuşulan tedavi yöntemini kullanmışlar.Sultan Beyazıt nefsi göremedi mi?

Unutmadan; din psikolojisini sizin gibi taraflı olarak değerlendirmiyorum.Din psikolojisini sadece islama indirgemiyorum.

SAygılar

colours2004
18-12-2010, 02:18 AM
Olasılık hesabı AIDS konusu üzerineydi.Psikolojik rahatsızlıkla alakası yoktu.Orada HIV'in bulaş şekillerinin istatistiki olarak değerlendirilmesi yapıldı.Bunun sonucunda ilişki şekline bakılarak herhangi bir tehlike yok ama yine de test yaptırmalısın dendi.Çünkü böylece takıntı yapıp kafasına takmasını engellemiş olunacaktı.

Siz meselenin özüne inmeden yani konuya yönelik yorum yapmadan vicdani sıkıntı çekiyorsun diye başlayan cümlelerinizle önem sırasında kaçıncı sıraya koyduğunuzu bilemediğim OKB' yi ateşlendiriyorsunuz.Önce bir anlatalım, arkadaş rahatlasın sonra bir arkadaş gibi söylemek istediklerinizi söylersiniz.Bak böyle bir durum var bu da günah bu yüzden dikkat et dersiniz.Biz ayırıcı tanıyı yapmaya çalışırken siz direk söylediniz.Hem de alakası olmayan bir noktadan girdiniz.

Biz insanların neye ihityacının olduğunu biliyoruz.Kendi adıma kesinlikle biliyorum.Benim görevlerimin arasında karşımdaki kişiye sen onu bunu geç te bak haram işledin ne yapacaksın demek değildir.Ya da sizin görüşünüzle din bilgisi konusundan girmek benim vazifem değildir.Burada insanlar gitsin zina işlesin dersem çıkınız karşıma yorumlarınızı yapınız.Ben burada arkadaşımı bilimsel şekilde kanıtlanmış doğrularla rahatlatmaya ve ne şekilde davranması gerektiğini izah ederim.Daha sonra vicdani muhakemesini kendine bırakırım.Hiç bir psikoloji uzmanı ya da psikiyatr kişiye sizin söylediğiniz şekilde davranamaz.Bu kişiyi dini inançlarına göre ayırıma girer.Hastam dinimizce günah sayılan birşeyi yapmış ve dinime inanmıyorsa yönlendirdiğim psikoloji uzmanı sizi dediğiniz şekilde mi giriş yapmalı?

İnancın psikoloji üzerinde pozitif getirisi vardır.Ama bu islamiyetle sınırlı değildir.Kişi ateist, müslüman ya da hiristiyan olabilir.Değer yargılarına göre devranmak onu pozitif olarak yürütebilir.Ancak hastalıkları dini bilgilerle sınıflandıramayız.İlahiyat alanı ayrı tıbbi bilimler alanı ayrıdır.Kişi özünde iki alandan beslenebilir.Ancak hastaya iki alandan beslenerek yapılacak tedaviyi dayatanamazsınız ki bu tedavi olmaz.Etik olmaz.

Ben Allah korkusunu göz ardı etmiyorum.Lütfen ithamlarınıza dikkat ediniz.Sadece elmayla armutu karıştıtmayalım diyorum.Bunları yazdım diye Allah korkusunu benimsemiyorsam ya da hastama önce bilgi verip vicdani değerlendirmesini kendisine bırakıyorsam korkum yok demek değildir.

''Ruh hastalıkları aslında nefs hastalığıdır'' diyen sayın değerli hocanızın fikirlerine saygı duymakla beraber, tıbbi bilimlerin sınıflandırılmasını sadece yorum yapmış olarak görüyorum.

Din bilgisi konusunda eminim sizden daha az bilgim vardır ama şunu biliyorum ki, rahatsızlıklar sizin söylediğiniz gibi çözümlenemez.Ben hastama anlatırım o gider inancına göre dua eder.Oradan sonra benim işim biter.Dilerse hocaya gider.

Sultan Beyazıt zamanında psikolojik rahatsızlıkları olan hastaları dua, musuki ve bitkilerden yapılacak ilaçlarla tedavi ediyorlardı.Bunların arasında kara sevda hastalığı da vardı.Kara sevda rahatsızlığına tutulan insana nefsine yenik düştün mü diyecektik yoksa sultanın yaptığı gibi çeşitli tedavi yollarını mı benimseyecektik.Siz ne dersiniz bilemiyorum ama sultanın yaptığı külliye ve içerisindeki hekimler ikinci seçeneği değerlendirdiler ve aynı zamanda büyülenmiş diye yakılarak ya da kafataslarından beyinleri çıkartılarak öldürülen hastaların yanında yüzyıllarca konuşulan tedavi yöntemini kullanmışlar.Sultan Beyazıt nefsi göremedi mi?

Unutmadan; din psikolojisini sizin gibi taraflı olarak değerlendirmiyorum.Din psikolojisini sadece islama indirgemiyorum.

SAygılar

Sevgili HYDRA, size gelen hastalara yani bir müslüman, bir hristiyan yada ateiste aynı şeyleri tavsiye etmek kanımca doğru olmaz.Ben size gelen bir hastaya dini bilgi bombardımanı yapın demiyorum ama sonuçta eğer kişi içinde çatışma yaşıyorsa bunun çözülmesi lazım peki size bir şey sormak istiyorum: Söz konusu hasta Allah korkusu ve zina yapma isteği arasında sıkışmış olsun, bunalım yaşıyor olsun..Bu insanı nasıl tedavi edersiniz? yani ne önerirsiniz?

Hydra
18-12-2010, 02:32 AM
Sevgili HYDRA, size gelen hastalara yani bir müslüman, bir hristiyan yada ateiste aynı şeyleri tavsiye etmek kanımca doğru olmaz.Ben size gelen bir hastaya dini bilgi bombardımanı yapın demiyorum ama sonuçta eğer kişi içinde çatışma yaşıyorsa bunun çözülmesi lazım peki size bir şey sormak istiyorum: Söz konusu hasta Allah korkusu ve zina yapma isteği arasında sıkışmış olsun, bunalım yaşıyor olsun..Bu insanı nasıl tedavi edersiniz? yani ne önerirsiniz?

Tabi ki de aynı şeyleri tavsiye ederim çünkü virüs aynı virüs dine göre verilecek ilaç değişmeyecektir.Tedavi olurlarken biri camiye gider duasını eder biri kiliseye gider duasını eder.Fark bu olur.

Zaten bana dini bilgi bonbardımanı yapın dediniz demedim.Ben sizin gibi dini bilgi ile ilk yaklaşımın ve tedavi seçeneğini sorguladım.Külliye örneğinde bunu yeteri kadar anlatabildiğimi düşünüyorum.

Bakınız yukarda ve birçok konuda yaptığınız yorumların ve tedavi konusunda fikirlerinizden sonra sorunuza cevap vermek istemiyorum.Çünkü cevap almak isterseniz burada yaptığım yorumlar sorduğunuz soruya yeterli hatta artacak cevaplar teşkil etmektedir.Yukarıda AIDS konulu değerlendirme yapılıyor, siz burada bana farklı bir olgu soruyorsunuz.Arkadaşımız demek ki temelde bu problemden dolayı yakınıyordu bize böyle birşey sordu siz de alttan bunu hissettiniz ve ortaya çıkardınız.

Özetle diyorum ki ; Bahsettiğiniz yorumlar bir tedavi şekli değildir.Uzmanlar bunu tedavi olarak uygulayamazlar.

misterioso
02-01-2011, 04:05 PM
2 hafta geçmiş konunun üstüne . Bu konuda bilgili olarak sormak istedim . Şuan için ateş, terleme, yaygın kas ve kemik ağrıları, iştah*sızlık, bulantı, ishal, boğaz ağrısı ve lenf bezi şişmeleri gibi belirtiler oldu mu hiç? Ve oral yolla risk olasılığı gerçekten düşük bu yüzden hemen paniğe kapılma . Onbinlerce insan sırf HIV fobisinden dolayı bir kısım belirtileri yaşayabiliyor örneğin durmadan üstünde düşünür ve aşırı stres yaparsan bi süre miden de bulanır ateşin de çıkar terlersin de ağrılar da hissedersin . Sen içini ferah tut ve en önemlisi takıntı yapma . Psikolojik sorunu olmayan insanlar dahi takıntı yaptığı zaman yerinde duramıyor çünkü .