Bağımlılık eğilimi gösteren aile yapıları
Bağımlılık özellikleri gös-teren gençlerin büyük çoğunluğu kendilerine tutarlı bir eğitim veremeyen, iletişim kopuklukları için-de birbirlerine seslerini duyuramayan bireylerden oluşan ailelerden gelirler. Bu ailelerin temel özelliklerini şöyle açıklamak mümkündür:
-Anne-babanın ayrı olduğu, boşanma veya ölüm nede-niyle bölünen aileler.
-İçki ve madde kullanan anne-babaların oluşturduğu aileler.
-Anne-baba arasında iletişim kopukluğu veya sürekli çatışmaların yaşandığı aileler.
-Kültürel gelişmesini yapmamış aileler.
-Çocuklarının yetişme ve eğitimine ilgisiz kalan aileler.
- İçkinin zararına inanmayan, çocukların içki içme alışkanlıkları üzerinde durmayan aileler.
-Çocuklarına güven hissi duymayan aileler.
-Çocuklarının duygusal ihtiyaçlarını sevgi ve ilgi göstermek yerine para ve madde ile karşılayan aileler.
-Çocuklarını aşırı koruyarak hiçbir sorumluluk vermeden yetiştiren, hayata hazırlamayan aileler.
Madde bağımlılığı nasıl anlaşılır?
Çocuğunuzun uyuşturucu madde kullandığını anlamak için:
-Çocuğunuzda sebepsiz bulduğunuz değişiklikleri görmezden gelmeyiniz. Mesela, sık sık ruh hali değişikliği, sinirlilik, buhran, saldırganlık, sözünde durmama, aileden uzaklaşma gibi değişiklikler.
-Aileye, eve, çevreye, okula uyum ve sorumluluk kapsamında çaba gösterip göstermeme.
-Toplumda geçerli olan bütün ortak amaçlara, değerlere ve inançlara güvensiz olup olmama.
-Günlük hayatta karşılaşmış olduğu engelleri aşmak yerine bu engellerden kaçmaya çalışıp çalışma.
-Geleceğe ilişkin beklentilerini ve umutlarını kaybedip kaybetmeme.
-Sağlığıyla ilgili şikayetlerinin gittikçe artması.
-Birden bire çok paraya ihtiyaç duymaya başlaması ve harcamasını, evde meydana gelen para ve paraya çevrilebilir eşyalarla ufaktan başlayıp, artan miktarlarda sıklaşan hırsızlık olayları, dikkatle izlenmelidir.
Bu tür durumlar çocuğun, kötü ortamlara girmesine ve uyuşturucu ile tanışmasına neden olabilir.
Yapılması gerekenler
Madde bağımlılığı ile müca-delede en büyük pay ailelere düş-mektedir. Yasal önlemler ve polisiye tedbirlerle bir yere kadar mücadele mümkündür. Mücadelede esas görev ailelere düşmektedir. Aileler en kötü şartlarda bile çocuklarına ilgi, sevgi ve şefkat göstermekten kaçınmamalıdırlar. Anne ve babalar her zaman çocukları ile doğrudan iletişim kurma yoluna gitmeli, her türlü zorluk ve güçlükte çocuklarının yanında yer alacaklarını hissettirmelidir. Zorlukla, güçlüklerle karşılaşan çocuklar bunu aileleriyle paylaşarak çözebileceklerine inanırlarsa kendilerini huzurlu hisseder, kötü arkadaş ortamlarına kapılmaktan uzak dururlar. Ailenin uyuşturucu maddelere karşı tutumu, çocukların davranışlarını belirlemede büyük önem arz ettiği akıldan çıkarılmamlıdır.
Yukarıda değindiğimiz ve aile temelli çözümlerden başka, özellikle okullardaki gençlerin uyuşturucu piyasasının gözde kesimi olması sebebiyle, okullardaki sosyal çevre ve eğitime daha bir dikkat edilmelidir. Günümüzde okullardaki ahlâki değerlerin televizyon, çevre ve eğitim kalitesiyle olumsuz yönde de et-kilendiği/şekillendiği bir gerçek. Bunun da sebebi, milli ve manevi değerlere göre yetişmemeleri. Öğrencilere an’ane, gelenek ve manevi değerler öğretilmeli ve özellikle okullarda bu değerleri anlatan derslere yer verilmelidir. Yapılan araştırmlar, öğrenci ve gençler arasında uyuşturucunun yayılmasında en büyük etken, sosyal ortamdan çok manevi boşluk olduğunu göstermiştir.
Son olarak anne ve babalar, çocuklarının yanında alkol ve benzeri herhangi bir bağımlılık maddesi kullanmamalıdır.
Adnan Koçancı
Yer imleri