Sayfa 10/13 İlkİlk ... 678910111213 SonSon
126 sonuçtan 91 ile 100 arası

Konu: Borderline Sınırda Kişilik Bozukluğu

  1. #91
    Karar Dönemi
    Üyelik tarihi
    Nov 2011
    Mesajlar
    5

    Standart

    Alıntı elmaelma Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Sakin olmalısın "Kabullenmek sonuçlarına daha hızlı ve sakin hazırlanmak demek." bu zamana kadar çok bi problem yaşamadıysan hastalığın ismini öğrenince hayatın değişecek değil aynı şekilde devam edecek ailenle ilişkilerini yakın tut onların görüşlerini al farklı psikologlara görüş al üstesinden geleceğine inanıyorum bi sorun olursa buraya yazabilirsin
    Evet haklisin.. Bir hafta gecti simdi daha sakin bakabiliyorum.. Ama hala kimseye bundan bahsetmedim.. Ailemle uzagim cunki okuyorum onlar turkiyede.. ama gorusebiliyoruz yinede.. psikologu degistirme konusunda memnunum, bundan ziyade yeni birine gitmek bastan almak herseyi yorar beni.. Bu psikologum bile benimle konusmaya baslamak icin cok ugrasti. Bir 4 seans sonra ben biseyler bahsetmeye basladim,. Bu hastalik degil yapim meselesi hemen ole acamiyorum kendimi.. zaten yeni psikolaga yonlendiriyo simdi onu bakicam eger onunla aramizda iyi gelisme olmazsa ozaman bellki degistiririm.. Birazdan randevuma gidicem bakalim nasil gecicek??? Bugun yeni psikologumla taniscakmiyim??? Gelismelerden sizleri haberdar edicem.. Bunlarin ziyadesinde bugun benim icin harika bir gun olarak geciyor umarim sizler icinde ole olur Sevgiyle kalin.. ilgilendiniz icin tsk ederim ve bu ilginiz karsilikli muhakkak

  2. #92
    Karar Dönemi
    Üyelik tarihi
    Dec 2011
    Mesajlar
    4

    Standart

    bu kişilik bozukluğu ile birini severek tanıştım 3 yıl oldu geldiğim noktayı özetleyeyim istiyorum başkaları yanmasın diye... yanmasın diyorum çünkü, malum sınır kişilikler hem melek hem şeytanı aynı oranda kendinde bulunduran tek kişiliktir ve etkileri siz karşı koymadıkça bitmez ve çoğu zamanda melek yanına yenildiğiniz içinde şeytani etkisindende asla kurtulamazsınız...


    eleştirel anlamda anti-kişisel gelişim düzeyinde yazarlık ve genel olarak kişisel gelişime olan ilgimden dolayı sorunu kendi kendime anlamaya çalıştım karşımdakinin sınırkişilik olduğunu kendim buldum

    ama ne yaptım ettim gene aynı sorunları yaşadık ve büyük kötülükleri beni çok sevdiğini söylerken bana hiç acımadan yaptı ve iyileşmesi için çok uğraştım ama son olarak aslında belirtileri çok olsa da tek bir cümle ile özetlenecek bir sorun olduğunu büyük bir şaşkınlıkla gördüm...


    Geldiğim noktada sınır kişilik bozukluğunun tanımını da çözümününde psikolog vs tedavisi dışında dini kaynaklarda olduğunu gördüm ve böyle düşünüyorum. Tabi şimdi bunu dedim diye hemen "muska hoca" vs gibi ön yargılarla bakacak kişilerde olacaktır ama kormayın "muska yaptır hocaya git" demeden başka şekilde dini çözümümü yazayım...


    Bütün o yazdığınız belirtiler bir yana özetle sınır kişilik; kişinin irade kontrolünün yani oto kontrolünün normal bir insana göre çok çok düşük olmasıdır. Yani yazılan on bütün belirtilerin sebebi otokontrol eksikliğinin aşırı olmasındadır sınırkişilikte. Çünkü aslında bizlerde sınırkişilik sayılmasak da bu sayılan her şeyi hepimiz zaten yaşıyoruz fark sadece bizler otokontrolümüz onlara göre daha iyi olduğu için hayat bu denli siyah beyaz ve sorunlu şekilde bakmıyoruz onlar gibi...


    Hepimiz kaybetme korkusu yaşarız, hepimiz hızlı araç kullanmak isteriz, hepimiz birilerine öfkeleniriz, hepimiz birilerine hem çok değer verir hemde değersiz görürüz, hepimizde kimlik bocalaması vardır, hepimiz çoğu zaman siyah beyaz düşünürüz hepimizin çoğu zamanı 5 dakikamız diğer 5 dakikamıza uyaz;zıttır.

    Yani hepimizde var bunlar ama bizler irade kontrolümüz orta değerlerde olduğu ve bunları dengelediğimiz için sınırkişilik sayılmıyoruz... Sınır kişilikler ise bunu dengeleyemiyorlar bu yüzden adı sınır hem en uçta hem dipte gidip geliyorlar iradeleri yok denecek kadar olduğu için çünkü onlar bizden farklı olarak daha çok "dürtü"yle hareket ederler. Ki dürtüyle hareket etmek bir insan için olası en kötü şeydir çünkü, kontrolsüzdür, anidir ve doğruluğunu hiç düşünmeden hareket etmektir dürtü ve ortalama normal insanlar dürtüleriyle çok az hareket ederler ama sınırkişiliklerin nerdeyse tamamı dürtüdür davranışlarının ve düşüncelerinin yani özetle iyilikleride kötülükleride bilinçli ve kontrollü değildir onlar her yaptıklarını dürtüyle anlık olarak yaparlar ama elbette kötülük yapmak için arka planda çok sinsi planlar yaparlar ve bu hallerine genelde hep yenilirler...

    Sınırkişiliklerin otokontrol eksikliğinden ve dürtüyle davranmadan sonraki en kötü özellikleri "sinsilik" yani karşıdaki hak etmediği halde ona kötülük/intikam planı yapabilmeleri ve sessizce bunu uygulamalarıdır...


    Yani bu haliyle bir sınırkişilik insanın melek özelliğinin tamamen yok olduğu şeytanlaşma haldir hem otokontrolü yoktur hiçbir sosyal, ahlaki, ailevi, insani, sebep-sonuç içinde düşünce ve bir şeyleri izah etme kaygıları yoktur ve de hem de çoğu zaman karşıdaki bunu hak etmediği halde ona öfkelenerek karşındakinden kendilerince intikam almaya çalışırlar ve sonra malum bu halleri çok sürmez melekleşirler ve çok pişman olurlar burda en ilginç nokta ise karşı tarafa zamanında çok değer verdikleri ve onu her seferinde kandırdıkları için onunda adeta ruhunu yani otokontrolünü ele geçirecek kadar bir güce ulaşırlar...


    Örneğin beni sevdiğini söyleyen kişi onu bana büyük bir kötülük yaptıktan sonra affettirmek için her türlü sevgi oyununu yaptıktan sonra "büyü tuttu" diyerek kendini ele veriyor ve içindeki sinsi şeytanı da eleverebiliyor... Korkmayın size klasik tabirle sınırkişilikler "içine şeytan kaçmış insanlardır" demiyeceğim ama kontrolünü şeytana kaptırmış demem daha iyi olur...


    Sonuç olarak toplamda 3 yıl sonunda büyük acılar yaşatılarak sorunun tanımını ve çözümü dini bir kaynakta Nas suresinde gördüm... Nas suresi manası itibariyle insan şeytan ilişkisini en iyi özetleyen ve ondan korunmayı sağlamak içinde bolca zikredilmesi gerek bir kaynak ve terapi yönetimi... Meal olarak yazayım Nas suresini...


    Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla

    De ki; İnsanların Rabbine insanların hahimine insanların ilahine sığınırım. O sinsi şeytanın şerrinden, O ki, insanların kalblerine vesvese verir. O şeytan cinlerden de olur insanlardan da.


    Gördüğünüz gibi insanlardan da şeytan olabiliyormuş... Burda en önemli nokta şu borderlinelar hem bir nevi melek gibi oldukları hemde kendi egoları için şeytanlaştıkları kadar hedefindeki kişiye vesvese de verirler...


    Örneğin bir sınırkişiliği severseniz ona kalbinizi açarsanız çok kısa sürede bütün düşünceninzin o olduğunu ve sanki sürekli dışardan size ciddi bir düşünce ve telapatiyle müdahale olduğunu görürsünüz ve bu etkiden kurtulamazsınız çünkü sınırkişiliğin melek halinide bildiğiniz için hem merahmet edersiniz ve ona kıyamazsınzı ama oysa bu sizin ona yenilmenizdir aslında...

    Sonuç olarak belirtilerle uğraşmak ve onları tek tek anlamak yerine Rasulallah(S.A.V.) ninde önemle belirttiği gibi insana gündelik hayatta en faydalı olan Nas ve Felak suresini hem sınırkişiliğin etkisindne kalan hem de sınırkişilik kişinin kendisinin okumasında sonsuz fayda vardır... Aksi takdirde yenilirsiniz her seferinde ondaki sinsi şeytana...


    Bu konu çok önemli önümüzdeki yıllarda modern şehir yaşamı içinde sınır kişilikler çok fazla olacaktır ve her birinin çok faal kişilikler olduğunu düşünürseniz çünkü, bir sınır kişilik otokontrol sahibi olmadığı için birden fazla kişi ile ilişki içindedir ve hepsini de bağlamıştır kendine. Bu anlamda bulundukları çevreyi büyük çember şeklinde çok büyük zorunlu etkilere maruz bırakırlar...
    Konu abdulrauf tarafından (11-12-2011 Saat 10:44 PM ) değiştirilmiştir.

  3. #93
    Karar Dönemi
    Üyelik tarihi
    Jan 2012
    Mesajlar
    1

    Standart

    Selamlar,

    Google'da "fantezi dünyasında yaşamak" diye arama yaptım ve aktif bir forum bulmuş oldum, ne güzel.

    Şu sıralar Otto Kernberg'in "Sınır durumlar ve patolojik narsisizm" kitabını okumaya çalışıyorum. Söz konusu kişilik bozukluklarıyla ilgili tartışmaların sürdüğünü görüyorum. Tam olarak anlayıp basit şekilde anlatabilmem zaman alacak gibi görünüyor, çünkü pek çok terimi, kavramı bilmiyorum ve biraz ağır geliyor.

    Bana "borderline" teşhisini nette tanıştığım bir abim koymuştu! Kendisi yıllarca narsistik kişilik bozukluğu tedavisi gördükten sonra aniden gerçek ortaya çıkmış ve meğersem yıllarca yanlış tedavi görmüş. Kısa sohbetlerimizden sonra benim de muhakkak borderline olduğumu ve doktorların bunu hemen teşhis etmekte zorlanacaklarını, yıllarca beni oyalayacaklarını söyledi. Bi süre sonra herifin tam bir manyak olduğuna karar verdim ve görüşmeyi kestim.

    Bu yüzden olmasa bile kendi haklı gerekçelerimle birkaç tedaviyi yarım bıraktım.

    Şimdi tekrar tedaviye başlamam gerektiğini düşünüyorum, ama ilişkilerimi aniden koparma ihtiyacım (!) yüzünden muhtemelen yarım bırakacağım. Psikoloji okumayı çok istediğim halde, tam yaklaşmışken elimden kaçırdım ve psikologlara bu yüzden hem kıskançlık duyuyorum, hem de işlerini iyi yapamayıp beni tedavi edemedikleri için onlara ayar oluyorum. Belki de bunlar aynı şeydir.

    Son iki tedavimde, doktorlar tanımın ne olduğunu söylemekten özellikle kaçındılar. Son doktoruma borderline şüphemden de bahsetmiştim. Bir şeyi daha farkettim, ilaç tedavisiyle birlikte terapiyi sürdürmem daha zor oluyor, ilaçları çok çabuk bırakıyorum en fazla üç ay. İlaçları bırakınca terapiyi de bırakıyorum. (ilaç kullanmayacağım.) Son tedavime yaklaşık iki sene devam edebildim, çünkü ilaç kullanmadım. Ama sanırım kendimi kapattığım için bir adım bile ilerleme kaydedemedik ve buna göz yumduğunu düşündüğüm için doktoruma kızgınım. Halbuki dün gece tedaviyi birden kesip uzaklaştığım ve ona kendini boşa kürek çekmiş gibi hissettirdiğim için özür dileyen bir mail yazmayı düşünüyordum. Aynı anda ikisini de hissedebiliyorum ve ikisi de samimi değil.

    Borderline olup olmadığıma karar veremiyorum, doktorlar da nasılsa beni bilgilendirmeyecekler. Öyle olsam da olmasam da, sıkıntılar büyük ölçüde benzerlik gösteriyor ve ben iyi olmak için otuz yaşımı beklemek istemiyorum. (yaşım yirmi üç.) Bence buna gerek kalmayacak. Ama birden bir mucize olup da toparlanacak değilim.

    Bu bir ayrıcalık değil, ne yazık ki. Kendini ayrıcalıklı zannetmek bu rahatsızlığın bir parçası. Bunu gözden kaçırmamalıyız.

  4. #94
    Banned
    Üyelik tarihi
    Jan 2011
    Yer
    utopia
    Mesajlar
    1.391

    Standart

    Selam, aramiza hosgeldiniz..
    Sanal alemde, masallah herkes doktor, herkes uzman.Teshisler konuluyor, ilaclar oneriliyor.Siz de, boylesi bir deneyim ya$ami$iniz anladigim kadariyla...
    Size anlatilan bir olaydan bu denli etkilenip,tedavilerinizi yarida kesmeniz, doktorlariniza olan guveni yitirmeniz cok uzucu.Bu $ekilde devam ederseniz, iyilesme surecinizi geciktirmis olucaksiniz..
    "Iyile$mek icin 30 ya$imi bekliyemem" bu cumleyle ne kastetiginizi de pek anlayamadim dogrusu.Bu rahatsizliklarda bir ya$ limiti filanmi varda, benim bilgim yok aceba?

  5. #95
    Çıraklık Dönemi g1z4y - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Aug 2008
    Mesajlar
    1.647

    Standart

    Alıntı Kimene Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Selam, aramiza hosgeldiniz..
    Sanal alemde, masallah herkes doktor, herkes uzman.Teshisler konuluyor, ilaclar oneriliyor.Siz de, boylesi bir deneyim ya$ami$iniz anladigim kadariyla...
    Size anlatilan bir olaydan bu denli etkilenip,tedavilerinizi yarida kesmeniz, doktorlariniza olan guveni yitirmeniz cok uzucu.Bu $ekilde devam ederseniz, iyilesme surecinizi geciktirmis olucaksiniz..
    "Iyile$mek icin 30 ya$imi bekliyemem" bu cumleyle ne kastetiginizi de pek anlayamadim dogrusu.Bu rahatsizliklarda bir ya$ limiti filanmi varda, benim bilgim yok aceba?
    çok güzel yazmıssınız..özellikle ruh sağlığı konusunda hekimlere güveniniz sonsuz olmalı.ortalıkta iki yazıyla her şeyi bildiğini sanan çok insan var.ama sandıkları kadar basit şeyler değil ruh hastalıkları.ki hatta bazı ,insanlar bir şeyler okuyup belirtilere göre tanı koyarlar.bu mümkün olmayan bir durumdur çünkkü çoğu hastalığın az da belirtileri her insanda vardır.ama bu tanı koymaya yeterli değildir.bir hekim bile kaç sene o konuda eğitim almış olmasına rağmen kesin bir tanıyı kolay kolay koyamaz.kıssadan hisse hekimlere güven konusunda hiçbir endişeniz olmasın
    Yeter...Gel Artık Yeter...
    Karanfiller Açtı Gel.
    Kış Bahçesinde Güller,
    Beyaz Güller Açtı Geeeeel...!!!

  6. #96
    Karar Dönemi
    Üyelik tarihi
    Aug 2012
    Mesajlar
    116

    Standart

    bende aynı rahatsızlığı taşıyorum umarım herşey birgün düzelir...

  7. #97
    Karar Dönemi
    Üyelik tarihi
    Aug 2012
    Mesajlar
    116

    Standart

    benim sana oln tavsiyem bu rahatsızlığınla yaşamayı alışmak zorundasın ve bunu kabullenerek o dürtlerini az yada cok belki engelleyebilirsin sonucda doğru omadığıgını bildiğin şeylerde bile göz göre göre kendine hakim olamadan yanlışlıklar hatalar yapıp pişmanlk duyuyorsun kendi tanı derim hstalığını kabul et...sonucda ypıcak bişey yok ve biz böyleyiz...

  8. #98
    Karar Dönemi ivankov - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Apr 2011
    Mesajlar
    20

    Standart

    İşe bak yahu, moralim bozuktu zaten iyice bozuldu, tanımlara uyan bir yapım var. Bir gün cennette, bir gün cehennemde. Bir gün mutlu pozitif ışık saçan, bir gün negatif insanı hayattan bezdiren.

  9. #99
    Karar Dönemi
    Üyelik tarihi
    Oct 2012
    Mesajlar
    5

    Standart

    kişilik bozukluklarını bi hastalık olarak tanımlamak hoşuma gitmiyor bende bir borderline'm hayatım alt üst olmuş vaziyette şuan her şey eskidende kötü nasıl düzelticem neler yapmam gerekiyor bilmiyorum ama tek bildiğim sabırlı olmak gerektiği!

  10. #100
    Banned
    Üyelik tarihi
    Jan 2011
    Yer
    utopia
    Mesajlar
    1.391

    Standart

    Alıntı gzmgzm Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    kişilik bozukluklarını bi hastalık olarak tanımlamak hoşuma gitmiyor bende bir borderline'm hayatım alt üst olmuş vaziyette şuan her şey eskidende kötü nasıl düzelticem neler yapmam gerekiyor bilmiyorum ama tek bildiğim sabırlı olmak gerektiği!
    Daha onceki yillarda, pek cok uzmanda sizin gibi du$unuyordu..Fakat son yillarda, Borderline cok daha ciddiye alinip bu konuda uzmanlasmis psikiyatris be psikoterapistler bulunmakta..Boylelikte, tedavisi zor olan bu rahatsizlik,daha ciddiye alinarak tedavi yontemleri geli$tirilmekte..
    Sagliklar dilerim..

Sayfa 10/13 İlkİlk ... 678910111213 SonSon

Benzer Konular

  1. Borderline (Sınırda) Kişilik Bozukluğu Nedir, Nasıl Tedavi Edilir?
    By 9 ŞUBAT in forum Borderline (Sınır) Kişilik Bozukluğu
    Cevaplar: 8
    Son Mesaj: 03-06-2014, 12:43 PM
  2. Borderline Kişilik Bozukluğu ve tedavisi
    By {_fatma_} in forum Borderline (Sınır) Kişilik Bozukluğu
    Cevaplar: 4
    Son Mesaj: 07-01-2012, 03:19 PM
  3. Antisosyal Kişilik Bozukluğu
    By belgin in forum Antisosyal Kişilik Bozukluğu
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 08-12-2011, 01:36 PM
  4. Antisosyal Kişilik Bozukluğu
    By {_fatma_} in forum Antisosyal Kişilik Bozukluğu
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 05-12-2007, 12:35 AM
  5. Çekingenlik mi? Kişilik Bozukluğu Mu?
    By biricik in forum Çekingen (Kaçıngan) Kişilik Bozukluğu
    Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 29-11-2007, 12:39 PM

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •