HİPNOZ insan ÖĞRENMESİNİN en doğal durumudur. İnsanlık tarihi kadar eski bir kullanım tarihine sahip olan hipnoz; öğrenmenin, insanın olduğu her alanda vardır. Tamamen doğal bir durum olan hipnoz yıllar önce tıbbın ve psikiyatrinin ilgisini çekmişse de genel anlamda bilim ve tıp camiasının alanına girmemiş, araştırılmaya ve uygulanmaya değer bulunmamıştır. Hatta hipnoz ile uğraşan bilim insanlarına camia içerisinde kötücül gözlerle bakılırken zaman zaman alay ve aşağılama konusu olmuştur.
Günümüzde ise son 20-30 yıl içerisinde dünyada, son 10 yıldır ise ülkemizde tıp dünyasının ilgisini yeniden çekmeye başlamış olan hipnoz olgusu, kendisine emeği geçen onlarca farklı alanlardan insan olmasına ve bu insanların sayesinde güçlenmesine, gelişmesine rağmen tıp insanları tarafından –ne yazık ki- oyuncağını başkası ile paylaşmak istemeyen küçük çocuk tavrıyla sahiplenmeye çalışılmaktadır. Yıllarca hipnoz ile alay eden ve onu dışlayan hekimlerin bu davranışlarının altında ne gibi kaygılar bulunmaktadır, bilememekle beraber tahminler yürütülebilir.
Hipnoz bu gün kesinlikle tıbbın bir çok alanında, tıp dünyasından olmayan insanların da geliştirdikleri metotları sayesinde, kullanılabilir durumdadır. Bu artık hipnoz ile ilgilenen her kesin bildiği bir şey. Bununla beraber hipnoz, doğal bir öğrenme modelidir. Annesinin söylediği ninniyi dinlerken bebek, sevdiği bir şarkıcının yerinde kendisini hayal ederken bir çocuk, kendisini en iyi futbolcu olarak düşleyen bir genç, yapacağı büyük işin ayrıntılarını hayal ederken bir yetişkin, hem doğal bir transa girmişlerdir hem de o trans sayesinde anneden sevgiyi, şarkıcıdan davranış modelini, kendi iç kaynaklarından profesyonelleşmeyi ve yine kendinden ayrıntıları öğrenmeye devam etmektedirler.
Üstelik bu öğrenmeler öylesine güçlüdürler ki, bunları bilinçli bir şekilde değiştirmek gerçekten çok zordur. Onun için insanlar kendilerini zorda bırakan öğrenme sonuçlarının farkına vardıklarında ne kadar da değişme kararı alsalar zorlanmaktadırlar. Asansörden korkmayı öğrenmiş, sigara içmenin keyifli olduğunu öğrenmiş, matematiğin zor olduğunu öğrenmiş kişiler haliyle bu durumlarından kurtulmakta ne kadar bilinçli çabalar da sarf etseler kurtulmakta zorlanmaktadırlar. Geçmişte, hipnozda öğrenilmiş tüm bu çaresizlikler “geçmişin hipnozu bozulup” yeni bir hipnoz öğrenmesi yaşamadan kolay kolay kurtulamazlar.
Zaten hepimiz “hipnozda öğrenilenlerin hipnozda bozulacağını” bilmiyor muyuz?
kaynak: İzzet Zülküf Çelik
ellerine saglık ,teşekkurler.
YA ÇARESİZSİZİNİZ YA DA ÇARE SİZSİNİZ
Benim Hayatımı Yargılamadan önce ..
Benim ayakkabılarımı giy
ve benim geçtiğim yollardan,
sokaklardan, dağ ve ovalardan geç .
Hüznü, acıyı ve neşeyi tad...
Benim geçtiğim senelerden geç,
benim takıldığım taşlara takıl,yeniden ayağa kalk
ve aynı yolu tekrar git, benim gittiğim gibi !!
Ancak ondan sonra BENİ YARGILAYA BİLİRSİN
Yer imleri